T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO      : 2013 / 1807

            KARAR NO : 2014 / 146

            KARAR TR   : 03.03.2014

 

ÖZET : Abonelik sözleşmesi gereği idare tarafından sağlanan kartlı su sayacı ile su kullanan davacının, sürekli ve kesintisiz su hizmeti alabilmek için sözleşme kapsamındaki sayacının değiştirilerek mekanik sayaç takılması talebinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

K  A  R  A  R

 

Davacı           : M.S.

            Davalı            : Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ASKİ Genel Müdürlüğü

            Vekili              : Av. İ.A.

 

O L A Y          : Davacı, dava dilekçesinde özetle; Kavaklıdere Mahallesi, Bestekar Sokak, 20/10 Çankaya/Ankara adresinde bulunan ikametgahında 78841 abone numarasıyla davalı idare ile aralarında su aboneliği bulunduğunu, davalı idareye verdiği 18.02.2013 tarihli dilekçesiyle kartlı su sayacının mekanik su sayacı ile değiştirilmesini talep ettiği halde bu talebinin 20.02.2013 gün ve 3446 sayılı yazı ile reddedildiğini; red kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek davalı idarenin 20.02.2013 gün ve 3446 sayılı işleminin iptali istemiyle idari yargıda dava açmıştır.

Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı idare arasında abonelik sözleşmesi olduğu, davacının bu sözleşmeye dayanarak tüketici sıfatıyla bu davayı açmış olması nedeniyle Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu gerekçesiyle görev itirazında bulunmuştur.

ANKARA 13. İDARE MAHKEMESİ: 03.07.2013 gün ve E:2013/559 sayılı kararında  “… davacının Kavaklıdere Mahallesi, Bestekar Sokak, 20/10 Çankaya adresinde bulunan ikametgahına ilişkin 78841 abonelik numarasıyla tesis edilen su kullanım aboneliği sözleşmesinde kartlı su sayacının mekanik su sayacı ile değiştirilmesi ile ilgili bir hususi şart yer almadığı, dolayısıyla bu istemin sözleşme hükümlerinden kaynaklanmadığı, sözleşmeden bağımsız olarak davacının hakkında idari bir işlem tesis edilmesine yönelik talebi sonucu idari bir makamca kamu gücüne dayalı olarak resen ve tek yanlı irade açıklaması sonucu tesis etmiş olduğu sonucuna varıldığından iptali istenen işlemden kaynaklanan uyuşmazlık, idari yargının görev alanında bulunmaktadır…” gerekçesiyle davalı idarenin görev itirazının reddine karar verilmiştir.

Davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ASKİ Genel Müdürlüğü vekilinin, idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması yolunda süresi içerisinde verdiği dilekçesi, dava dosyasının onaylı bir örneği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiştir.

YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI: “…Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünün, 21.11.1981 tarih ve 2560 sayılı Kanuna 3305 sayılı kanunla eklenen ek 4. madde ve Bakanlar Kurulunun 11.3.1987 tarih ve 87/11594 sayılı kararının 1. maddesi ile Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı olarak kurulmuş olup, Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kuruluş Kanununda belirtilen su ve kanalizasyon işlerini yapmakla görevli müstakil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğine haiz bir kuruluştur. Davalı idare su dağıtım faaliyetini tekel olarak yürütüp, kamu gücünü kullanarak abonelik şartlarını ve abonelik esaslarını belirlemektedir. İdare ile aboneler arasında sözleşme yapılmaktadır. Bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların adli yargı yerinde çözümleneceği kuşkusuzdur.

Davaya konu olayda, taraflar arasında su kullanımı konusunda 1002016 abone kodu ile 78841-98 nolu abone numarası verilerek abonelik sözleşmesi yapıldığı ve dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır. İdare tarafından sözleşme kapsamında sunulan hizmetin miktarının ölçülmesi ve ücretlendirilmesi, abonenin su hattına konulan ve ölçüme yarayan sayaç aracılığı ile sağlanmaktadır. Ölçüm için kullanılan sayacın kartlı ya da normal sayaç olması hizmetin sunumundaki kalite, süreklilik ve ücretlendirme politikaları ile ilgili olup, doğrudan doğruya sözleşmenin uygulanması ve hizmet bedelinin tahsili ile ilgili olmakla, bu aşamada ortaya çıkan sorunların Tüketicilerin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu düşünülmektedir…” gerekçesiyle, 2247 sayılı Kanun'un 10 ve 13. maddeleri gereğince, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına, dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’na gönderilmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Eyüp Sabri BAYDAR, Ali ÇOLAK, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Ayhan Akarsu ve Mehmet AKBULUT’un katılımlarıyla yapılan 03.03.2014 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; davalı vekilinin anılan Yasanın 10/2 maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve 12/1. maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nca, 10. maddede öngörülen biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Filiz BUDAK’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN’ın davada adli yargının, Danıştay Savcısı Mehmet Ali GÜMÜŞ’ün ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, abonelik sözleşmesi gereği idare tarafından sağlanan kartlı su sayacı ile su kullanan davacının, sürekli ve kesintisiz su hizmeti alabilmek için sözleşme kapsamındaki sayacının değiştirilerek normal sayaç takılması talebinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

2560 sayılı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Ku­ruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun Ek-5. maddesinde (5.6.1986 tarih ve 3305 sayılı Kanunun 3. maddesi ile gelen Ek-4. madde hükmü olup madde numarası teselsül ettirilmiştir), bu Kanunun diğer büyükşehir belediyele­rinde de uygulanacağına işa­ret edilmek suretiyle Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi de bu Kanun kapsamına alınmış anılan Yasanın 3305 sayılı Yasa ile değişik 23. maddesinde “su satışı, ka­nalizasyon tesisi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması, septik çukurların boşaltılması giderleri için ayrı tarifeler yapılır. Bu tarifelerin tespitinde, yönetim ve işletme gider­leri ile, amortismanları doğrudan gider yazılan (aktifleşti­rilmeyen) yenileme, ıslah ve tevsi masrafları ve %10’dan aşağı olmayacak nispe­tinde bir kâr oranı esas alınır.

Tarifelerin tespiti ile tahsilatla ilgili usul ve esaslar bir yönetmelik ile belirle­nir.”  hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Yasa hükümlerine dayanılarak çıkarılan Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği’nin “Amaç” başlıklı 1. Maddesinde; “ 20.11.1981 tarihli ve 2560 Sayılı İSKİ Kuruluş Kanununa 5.6.1986 tarihli ve 3305 sayılı Kanun ile eklenen Ek Madde 5 uyarınca kurulan Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürlüğü’nün; su satışı, kanalizasyon tesisi bulunan yerlerdeki kullanılmış suların uzaklaştırılması, septik çukurların boşaltılması, bu işlemlere ilişkin hizmetlerle ilgili tarifelerin tespiti ve bu bedellerin tahsili ile abonelere verilecek diğer tüm hizmetlere ilişkin usul ve esasların belirlenmesidir.”

“Kapsam” başlıklı 2. Maddesinde;Bu Yönetmelik, İdare’nin 20.11.1981 tarihli ve 2560 sayılı İSKİ Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 1’ inci maddesi ve diğer kanunlarla belirlenen görev alanı içerisinde, tüm su kaynaklarından sağlanan içme, kullanma ve endüstri suyunun tüketicilere ulaştırılması ve kullanımdan sonra uzaklaştırılmasına ilişkin her türlü hizmet, bedel, pay, teminat ve yaptırımların tespiti ile bunların tahakkuk ve tahsiline ilişkin usul ve esasları kapsar.”

            “Tanımlar” başlıklı 4. Maddesinde “ (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında;

a) Abone: İdarece sunulan su/atık su veya atık su hizmetlerinden faydalanan ve/veya faydalanacak gerçek veya tüzel kişileri,…

bb) Ön ödemeli/kartlı su sayacı: Abonenin bedelini daha önceden ödediği miktarda su kullanımına imkân veren, Ölçü ve Ölçü Aletleri Muayene Yönetmeliğine tâbi ve İdarenin sistemine uyum sağlayan ölçü aletini,

ff) Sayaç: “2004/22/AT MI-001 Ölçü Aletleri Yönetmeliğine” tâbi, Abonenin kullandığı suyu ölçmeye yarayan ve İdarenin sistemine uyum sağlayan ölçü aletini, (13) Yeni abone olan yerlere mekanik veya ön ödemeli/kartlı sayaç takılmasına karar vermeye Yönetim Kurulu yetkilidir. İdare, gerekli gördüğü hallerde abonenin mevcut mekanik/kartlı sayacını, kartlı/mekanik sayaçla değiştirmeye yetkilidir. Hangi durumlarda sayacın değişeceği ile sayaç bedelinin ve sayaç değiştirme bedelinin aboneden alınıp alınmayacağını Yönetim Kurulu belirler.”

“Abone olma koşuları ve uygulama esasları” başlıklı 33. Maddesinde;” (1) Su kullanılan yerde suyu fiilen tüketen ve atıksu üreten gerçek veya tüzel kişilerin:

a) Su ve kanalizasyon hizmetlerinden faydalanmak için idareye başvurarak abone sözleşmesi yapmaları şarttır.

b) İdare tarafından başvurular incelenip, su ve kanal hizmetiyle ilgili abonelik tesis edilip edilemeyeceği yasal, idari ve teknik yönden incelenir. Yapılan inceleme sonunda bu hizmetlerin verilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı tespit edilirse, başvuru sahibinden, yürürlükteki tarifesine göre, bu Yönetmelik uyarınca tahsili gereken bedeller tahsil edildikten sonra abonelik tesis edilir.

(2) Abonelik tesis edilen her yere bir abonelik esas numarası verilir. Abone değişikliği yapılsa bile abonelik numarası değiştirilmeksizin yeni kullanıcı ile abone sözleşmesi yapılır.

   (3) Abone sözleşmesi, abone veya idare tarafından feshedilmedikçe aynı koşullarla devam eder.

“Sayaçlar” başlıklı 34. Maddesinde: “(1) Abonelerin tükettiği su veya ürettiği atıksu miktarı, standartlara uygun sistem, çap ve tiplerde, ayarlı ve damgalı sayaçlarla ölçülür…

  (13) Yeni abone olan yerlere mekanik veya ön ödemeli/kartlı sayaç takılmasına karar vermeye Yönetim Kurulu yetkilidir. İdare, gerekli gördüğü hallerde abonenin mevcut mekanik/kartlı sayacını, kartlı/mekanik sayaçla değiştirmeye yetkilidir. Hangi durumlarda sayacın değişeceği ile sayaç bedelinin ve sayaç değiştirme bedelinin aboneden alınıp alınmayacağını Yönetim Kurulu belirler..” şeklinde düzenlemeler yer almaktadır.

Yukarıda açıklanan yönetmelik hükümlerine baktığımızda; gerçek kişilerin konutlarında su kullanabilmeleri için idare ile abone sözleşmesi yapılması gerekmektedir. Bu sözleşmenin nasıl ve ne şekilde yapılacağı belirtilen yönetmelikte ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

28/11/2013 tarih ve 28835 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 07/11/2013 tarih ve 6502 sayılı "Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 86. maddesi ile yürürlükten kaldırılan 4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun “ Amaç” başlıklı 1. Maddesinde; “ Bu Kanunun amacı, (...) kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, aydınlatıcı, eğitici, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı önlemleri almak ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konudaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.”

 “ Kapsam” başlıklı 2.maddesinde; “ Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar.

“ Tüketici Mahkemeleri” başlıklı 23. Maddesinde (Değişik madde: 06/03/2003 - 4822 S.K./30. md.); “Bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır…” hükümleri yer almakta iken söz konusu Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.

            28.11.2013 tarih ve 6502 sayılı “ Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Amaç” başlıklı1. Maddesinde; “ (1) Bu Kanunun amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmeleri teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir.”

            “Kapsam” başlıklı 2. Maddesinde; “ Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.”

            “Abonelik Sözleşmeleri” başlıklı 52.  Maddesinde “ (1) Abonelik sözleşmesi, tüketicinin, belirli bir mal veya hizmeti sürekli veya düzenli aralıklarla edinmesini sağlayan sözleşmelerdir.… (7) Sözleşmenin zorunlu içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir…”

            “Tüketici Mahkemeleri” başlıklı 73. Maddesinde; “ Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. “şeklinde düzenlemeler ile önceki 4077 sayılı Kanun’a göre daha ayrıntılı düzenlemelere yer vermekle birlikte uyuşmazlıkların çözümünün yine adli yargıda olduğu belirlenmiştir.

 

 

Dosya kapsamında yapılan incelemede; taraflar arasında su kullanımı konusunda 1002016 abone kodu ile 78841-98 nolu abone numarası verilerek abonelik sözleşmesi yapıldığı, davacının 18.02.2013 tarihinde kartlı su sayacının mekanik su sayacı ile değiştirilmesini talep ettiği ve bu talebin davalı idare tarafından 20.02.2013 gün ve M.06.1.ABB.5.01.12.00.314.01.01.01.-7221-3446 sayılı yazı ile aralarında bulunan akit gereği kartlı sayacın kullanılması beyan ve kabul edildiği gerekçesiyle reddedilmesi üzerine; idari yargıda işlemin iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.

ASKİ, Anayasada belirtilen mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamak amacı doğrultusunda belediyelerce yerine getirilen kamu hizmetleri arasında yer alan su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek üzere; büyükşehir beledi­yesine bağlı, müs­takil bütçeli ve kamu tüzel kişiliğini haiz olarak kanunla kurulmuş bir kamu kurulu­şudur.

Böyle olmakla birlikte, bu kuruluşun kişilere sağladığı hizmete ilişkin iş­lemlerinin yargısal denetimini yapacak yargı düzenini belirleyebilmek için, işlemin özel hukuk ilişkilerinden veya kamusal yetkilerin kullanılmasından doğup doğma­dığına bakmak gerekir.

Su satışı işi, bir kamu hizmeti niteliğini taşımakta ise de; ASKİ bu hizmeti, yasanın belirlediği kâr oranından aşağı olmamak üzere kârlılık ve verimlilik ilkele­rine ve özel hukuk kurallarına göre yürütmek durumunda­dır. Abone ile ASKİ ara­sında yapılan abone sözleşmesi, daha çok tip söz­leşme görünümündedir. Hizmetten yararlanan kişinin, sözleşmeyi idareyle birlikte düzenlemesi yerine katılımı söz konusudur. Ancak bu durum, idare ile kişi arasında kurulan özel hukuk ilişkisini kamu hukuku ilişkisine dö­nüştürmez. Çünkü, birçok durumda hizmetin tekel nite­liği ve çok kişiye götürülme zorunluluğu, işin, çoğunlukla tip sözleşmeler yoluyla ve kişilerin katılımı ile gerçekleşebilmesini olanaklı kılmaktadır.

Öte yandan, Anayasa Mahkemesi 18.2.1985 günlü, E:1984/9, K:1985/4 sa­yılı kararında, karayollarından, köprülerden alınan geçiş parası, su, elektrik, hava­gazı, demiryolları, hava yolları, kimi hastane ücretleri gibi, ekonomik koşullara göre oluşturulan ve tesislerin bakımını, idamesini ve yeni yatırımlar yapılmasını sağlamak için yapılan ödemeleri, belirli kamu hiz­metleri karşılığında kişilerden alınan, resim, harç ve benzeri mali yükümlü­lüklerden ayrı kabul etmiştir.

 

Tüm bu açıklamalara göre, ortada davacı ile davalı idare arasında yapılmış bir abone sözleşmesine dayalı olarak ortaya çıkan uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre çözümlenesi gerekeceğinden, davanın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının başvurusunun kabulü ile, davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ASKİ Genel Müdürlüğü vekilinin görev itirazının Ankara 13. İdare Mahkemesince reddine ilişkin kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç      : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ASKİ Genel Müdürlüğü vekilinin görev itirazının Ankara 13. İdare Mahkemesi’nin 03.07.2013 gün ve E:2013/559 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,  03.03.2014 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Eyüp Sabri BAYDAR 

 

 

 

Üye

Nurdane

TOPUZ

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

Üye

Ayhan

AKARSU

Üye

Sıddık

YILDIZ

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT