T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2021/289

KARAR NO  : 2021/353     

KARAR TR  : 07/06/2021

 

ÖZET: Trafik kazası tespit tutanağının iptali istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

K A R A R

 

Davacı : H.C.

Vekili   : Av. E.S.Ö.

Davalı  : Osmaniye Valiliği

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili, müvekkilinin 80 ... ... plakalı aracının karıştığı trafik kazası nedeniyle, Osmaniye Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından tutulan 26/12/2019 tarihli trafik kaza tutanağının iptali ile yeniden düzenlenmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. Osmaniye 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/01/2020 tarihli ve D.İş 2020/68 sayılı kararı ile, maddi hasarlı kaza tespit tutanağının kazaya karışan taraflar arasında çıkabilecek cezai ve hukuki uyuşmazlıkların çözümüne esas olarak ve trafik zabıtasınca düzenlenen bir belge olduğu; 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 10. Maddesi çerçevesinde Sulh Ceza Hakimliğine görev yükleyen diğer Kanun niteliğindeki 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun'u ile bu Kanunu'na göre çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliğinde, maddi hasarlı ya da yaralamalı trafik kaza tespit tutanağının iptali için Sulh Ceza Hakimliğine başvurulabileceği yönünde bir hüküm bulunmadığı; maddi hasarlı ya da yaralamalı trafik kaza tespit tutanağının ileride görülebilecek uyuşmazlıklarda bir idari işleme veya adli yargıda görülecek bir davaya konu edildiğinde ilgililerce itiraz edilebilecek bir belge olduğu; bu nedenlerle trafik kaza tespit tutanağının iptali ve kusur oranın yeniden belirlenmesi talebinin Sulh Ceza Hakimliğinin görevleri arasında bulunmadığından itirazın reddine, ÖIümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağına yapılan başvurunun reddine karar verilmiş, bu karara davacı vekili itiraz etmiştir.

 

3. Osmaniye 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 21/01/2020 tarihli ve D.İş 2020/225 sayılı sayılı kararı ile, verilen kararın usul ve Kanun'a uygun olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin yerinde görülmeyen itirazının reddine karar verilmiş, bu karar kesinleşmiştir.

 

4. Davacı vekili bu kez aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

5. Gaziantep 1. İdare Mahkemesinin 20/02/2020 tarihli ve E.2020/171, K.2020/179 sayılı kararı ile, adli yargı yerinde açılan davada, trafik kaza tespit tutanağının iptali için Sulh Ceza Mahkemelerine başvurulacağına ilişkin mevzuatta bir hüküm bulunmadığı, maddi hasarlı ya da yaralamalı trafik kazalarında düzenlenen tespit tutanaklarının ileride görülebilecek uyuşmazlıklarda bir idari işleme veya adli yargıda görülecek bir davaya konu edildiğinde ilgililerce itiraz edilebilecek bir belge olduğu" gerekçesiyle başvurunun reddine karar verildiği, dolayısıyla, söz konusu "başvurunun reddine" ilişkin kararın idari yargı yerinin görevli olduğundan bahisle verilmiş bir görev ret kararı olmadığı görüldüğünden, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili; 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesinde yer alan adli yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı vermesi şartına tabi olan "Olumsuz Görev Uyuşmazlığı" çıkartılması şartının oluşmadığı görüldüğünden; bu cihetle başvuru şartının yokluğu nedeniyle Uyuşmazlık Mahkemesi nezdinde uyuşmazlık çıkartılmadığı gerekçesiyle, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-(a) maddesi hükmü uyarınca görev yönünden reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

 

6. Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 16/12/2020 tarihli ve E.2020/2677, K.2020/5439 sayılı kararı ile, olayda, davacı tarafından dava konusu işleme karşı Osmaniye 2. Sulh Ceza Mahkemesine itirazda bulunulduğu, Osmaniye 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nce "trafik kaza tespit tutanağının iptali talebinin Sulh Ceza Hakimliğinin görevleri arasında bulunmadığı” gerekçesiyle itirazın reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, bu karar üzerine idare mahkemesinde dava açıldığı, İdare Mahkemesince davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği" gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar veriliği görülmekte ise de, Sulh Ceza Hakimliğinin kararında, açıkça uyuşmazlıkta idare mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle itirazın görev yönünden reddedildiği belirtilmemekle birlikte, kararın gerekçesi ve hüküm fıkrasında yer alan kanun maddesi ile Hakimlikçe incelenebilecek kararlardan olmadığı yönündeki niteleme dikkate alındığında itirazın uyuşmazlıkta idare mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle reddedildiği sonucuna varıldığı; bu durumda, adli yargı yerince verilmiş kesinleşmiş bir görevsizlik kararı (Osmaniye Sulh Hakimliği'nin 06/01/2020 tarih ve Değişik İş No.2020/68 sayılı kararı) bulunduğundan anılan Kanun hükmü uyarınca gerekçeli bir karar ile görevli yargı merciinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurması ve davanın incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar erteleyerek Uyuşmazlık Mahkemesi kararından sonra (şayet adli yargının görevli olduğuna karar verilirse) görevsizlik kararı vermesi gerektiğinden istinaf talebine konu kararda hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulüne, Gaziantep 1. İdare Mahkemesince verilen 20/02/2020 tarih ve E.2020/171, K.2020/179 sayılı "davanın görev yönünden reddine" ilişkin kararın kaldırılmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

 

7. Gaziantep 1. İdare Mahkemesinin 11/02/2021 tarihli ve E.2021/68, K.2021/90 sayılı kararı ile,  03/07/2020 tarih ve 31174 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu'nun 01/07/2020 tarih ve 122 sayılı kararı ile Osmaniye ili, Adana İlinin yargı çevresine dahil edildiğinden, davanın görüm ve çözümünün, dava konusu idari işlemi tesis eden idari merciin bulunduğu Osmaniye İlinin yargı çevresi bakımından bağlı bulunduğu Adana İdare Mahkemesinin yetkisinde olduğu gerekçesiyle, 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin l/a bendi uyarınca davanın yetki yönünden reddine, dava dosyasının yetkili Adana İdare Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

 

8. Adana 2. İdare Mahkemesinin 04/03/2021 tarihli ve E.2021/235 sayılı kararı ile, maddi hasarlı kaza tespit tutanağı ve tarafların kusur durumlarını gösterir raporlar, kazaya karışan taraflar arasında çıkabilecek hukuki uyuşmazlıkların çözümüne esas olacak ve trafik görevlilerince düzenlenecek bir belge olup, idari işlem niteliği de bulunmayan bu belgenin, adli yargı yerlerinde çözümlenecek uyuşmazlıkların görümü sırasında o mahkemelerce değerlendirilecek olduğundan, maddi hasarlı kaza tespit tutanağına yönelik davanın idari yargı yerinde görülmesi olanağı bulunmadığı, bu sebeple davaya bakmakla görevli merciin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulması gerektiği sonuç ve kanaatine ulaşıldığı, Uyuşmazlık Mahkemesinin E.019/873, K.019/875 sayılı emsal kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle, dava dosyalarının görev uyuşmazlığı çıkarılması için Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve dosya incelemesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar verilmiştir.   

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

Mevzuat

 

9. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun “Trafik kazalarına el koyma ve bilirkişilik” başlığını taşıyan 83. maddesi şöyledir:

 

“Trafik kazalarına;

a) Adli yönden gereği yapılmak üzere mahalli genel zabıtaca,

 

b) Kazanın oluş nedenlerini, iz ve delillerini belirleyerek trafik kaza tespit tutanağı düzenlemek üzere de trafik zabıtasınca el konulur.

Trafik zabıtasının görevli olmadığı veya bulunmadığı karayollarında meydana gelen kazalarda trafik kaza tespit tutanağı mahalli genel zabıtaca düzenlenir ve bir örneği o yerin trafik zabıtasına gönderilir.

Karayollarında meydana gelen ve yalnız maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarında tarafların anlaşması halinde ve fiil başka bir suç oluşturmuyorsa adli kovuşturma yapılmaz ve Türk Ceza Kanununun 565 inci maddesi hükmü uygulanmaz.

Trafik kazalarında yolun trafiğe kapandığı hallerde; trafik zabıtası veya genel zabıta; iz ve delilleri kaybolmayacak şekilde işaretledikten ve gerekli işlemleri yaptıktan sonra, karayolunu trafiğe açmaya yetkilidir.

Karayolunun trafiğe kapanmasına ölümlü ve hayati tehlike yaratan yaralanmalı kazalar neden olmuş ve bu kaza can, mal ve trafik güvenliğini etkiliyor ve başka bir yoldan geçiş verilemiyorsa Cumhuriyet savcısının gecikeceğinin anlaşılması halinde, gerekli işaretlemeler yapılıp araç ve ölüler kenara alınarak durum bir tutanakla tespit edildikten sonra yol trafiğe açılır.

Trafik zabıtası, usul kanunlarına göre görevlendirilirse, trafik kazalarında bilirkişilik yapar.

Trafik kazaları, kaza tahkik memurluğu, bilirkişilik ve bunlarda aranacak şartlar ile diğer esaslar yönetmelikte gösterilir.”

 

10. “Görevli ve Yetkili Mahkeme” başlıklı 110. maddesi şöyledir:

 

“ (Değişik: 11/1/2011-6099/14 md.) İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır.

Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.”

 

11. “Suç ve ceza tutanakları” başlıklı 114. maddesi şöyledir:

 

“– (Değişik: 18/1/1985-KHK 245/13 md.; Değiştirilerek kabul: 28/3/1985-3176/13 md.)

(Değişik birinci fıkra: 3/5/2006 - 5495/3 md.) Bu Kanunda yazılı trafik suçlarını işleyenler hakkında yetki sınırları içinde Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı personeli ile Ulaştırma Bakanlığının ve Karayolları Genel Müdürlüğünün ilgili birimlerinin il ve ilçe kuruluşlarında görevli ve yetkili kılınmış personelince tutanak düzenlenir.

Birkaç trafik suçunun bir arada işlenmesi halinde her suç için ayrı ceza uygulanır.

(Değişik fıkra: 3/11/1988 - 3493/48 md.) Yargı yetkisine giren suçlarla ilgili tutanağın bir sureti ilgili mahkemeye 7 iş günü içinde gönderilir.

(…)

Bu maddenin uygulanmasına ait usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.

(…)”

 

12. 2918 sayılı Kanun'a dayanılarak çıkarılan Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin, “Trafik Kazalarına El Konulması” başlıklı 154. maddesi şöyledir:

 

“Trafik kazalarına el konulmasında aşağıda gösterilen esas ve usuller uygulanır.

a) Trafik kazalarına;

1) Adli yönden gereği yapılmak üzere mahalli genel zabıtaca,

2) Kaza nedenlerini, iz ve delillerini belirleyecek “Kaza Tespit Tutanağı” düzenlemek üzere de trafik zabıtasınca (polis veya jandarma), el konulur.

Trafik zabıtasının görev alanı dışında kalan yerler ile el koyamadığı durumlarda, trafik kaza tespit tutanağı, örneğine uygun olarak mahalli zabıta tarafından düzenlenir ve bir örneği o yerin trafik zabıtasına gönderilir.(…)”

 

13. Aynı Yönetmeliğin, “Trafik Kazalarına ilişkin işlemler” başlıklı 156. maddesi şöyledir:

 

“ (Değişik:RG-21/3/2012-28240)

Trafik kazaları ile ilgili olarak yapılacak işlemlerde aşağıdaki usul ve esaslar uygulanır.

a) Trafik kazası tespit tutanağının düzenlenmesi

1) Örneğine uygun olarak; kaza yerinin durumu, iz ve deliller, kazaya karışan sürücüler, varsa ölü veya yaralılar, hasar veya zarar, gün ve saat ile gerekli görülen diğer hususlar belirtilmek üzere düzenlenir ve olay yerinin durumu bir krokide gösterilir. Tutanağa kazazedelerin olay yerindeki ölüm veya yaralanma durumu işlenir.

Trafik Kazası Tespit Tutanağı; soruşturma evrakına eklenmek, dosyasında saklanmak ve sayısına göre taraflara verilmek üzere yeter sayıda düzenlenir.

Trafik kazası tespit tutanağının düzenlenmesi ile tutanakta yer alan bilgilerin bir veri tabanında toplanmasına ve bu bilgilerin ilgili taraflarla paylaşımına ilişkin usul ve esaslar Emniyet Genel Müdürlüğünce belirlenir.

2) Trafik kazası tespit tutanağı düzenlemeye 154 üncü maddenin (a) bendi gereğince trafik zabıtası ve genel zabıtanın görevli personeli yetkilidir.

Tutanaklar en az iki görevli tarafından düzenlenir. Hafif yaralanmalı veya hasarlı kazalarda tek görevli tarafından rapor şeklinde de düzenlenebilir.

Ancak, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait araçların karıştığı trafik kazalarında bir askeri temsilcinin bulundurulması mecburidir.

3) Tutanak düzenleyenler, tutanakta taraflar için kusur oranı belirtmeksizin sadece kazanın oluşumunda kimin hangi trafik kuralını ihlal ettiğini belirtirler.

4) Karayolu üzerinde ölüm veya yaralanma ile sonuçlanıp, olay yerindeki iz ve delillerin tespit ve değerlendirilmesi sonucunda trafik kazası olduğu anlaşılan durumlarda; kazaya karışan taraf veya unsurlardan birinin, birkaçının ya da tamamının olay yerinden ayrılmış olması halinde de trafik kazası tespit tutanağı düzenlenir.

5) Önceden meydana gelmiş veya olay yerinden kaldırılmış araçların karıştığı ve yalnız maddi hasarla sonuçlanan kazalar için trafik zabıtası ve genel kollukça hasar tespitine dair kazaya karışanlara verilmek üzere tutanak veya rapor düzenlenmez. Bu durumlarda hasar tespitleri ilgililerin sigortalarına veya yetkili mahkemelere başvurmaları suretiyle yapılır.

Ancak;

Can, mal ve trafik güvenliğini etkileyen veya yolun trafiğe kapandığı maddi hasarlı trafik kazalarında, kazaya karışanların kazanın oluşuna göre iz ve delilleri işaretleyerek, mümkün olduğu takdirde olay yerinin fotoğraflarını çekerek araçlarını en yakın ve uygun yerlere çekmeleri,

Karayolu üzerinde birden fazla sayıda aracın karıştığı sadece maddi hasarla sonuçlanan ve tarafların bu Yönetmelik çerçevesinde Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı düzenlemediği trafik kazalarında; taraflara ait araçlardan en az birinin olay yerinde bulunması ve olay yerindeki iz ve delillerden kazanın oluşumu ile o yerde meydana geldiğine kanaat getirilmesi,

hallerinde görevlilerce trafik kazası tespit tutanağı düzenlenir.

b) Kaza istatistikleri

Kazaların nedenlerini tespit etmek ve alınacak tedbirlerin belirlenmesinde kullanılmak üzere, trafik kazası tespit tutanaklarındaki bilgilerden yararlanılarak, kazaya el koyan birimlerce örneğine uygun istatistik formu düzenlenir.

Düzenlenen istatistik formları, her ilde şehiriçi trafik denetleme şube müdürlüklerinde toplanarak, il genelinde değerlendirmesi yapıldıktan sonra Emniyet Genel Müdürlüğüne gönderilir.”

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

14. Uyuşmazlık Mahkemesinin Celal Mümtaz AKINCI’nın başkanlığında, Üyeler Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 07/06/2021 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesince, anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, Mahkemece idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

15. Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, adli yargı yerinde verilen kararın yargı yolunu değiştirecek şekilde verilmiş bir görevsizlik kararı olmadığı, dolayısıyla başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ’nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

  16. Dava, 26/12/2019 tarihli trafik kaza tutanağının iptali ile yeniden düzenlenmesi istemiyle açılmıştır.

 

17. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları idari dava türleri arasında sayılmıştır.

 

18. Bu düzenlemelere göre, trafik kazası tespit tutanağı, kazaya karışan taraflar arasında çıkabilecek hukuki uyuşmazlıkların çözümüne esas olacak ve trafik zabıtasınca düzenlenecek bir belge olup, idari işlem niteliği de bulunmayan bu belgenin, adli yargı yerlerinde çözümlenecek uyuşmazlıkların görümü sırasında o mahkemelerce değerlendirilecek olduğundan, 26/12/2019 tarihli Trafik Kazası Tespit Tutanağının iptali istemine yönelik davanın idari yargı yerinde görülmesi olanağı bulunmamaktadır.

 

19. Bu durumda, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına itirazen açılan ve idari yargı yerinde görülmesi olanağı bulunmayan davanın görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

20. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak; Adana 2. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Osmaniye 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/01/2020 tarihli ve D.İş 2020/68 sayılı kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Adana 2. İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, Osmaniye 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 16/01/2020 tarihli ve D.İş 2020/68 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA

 

07/06/2021 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

           Başkan                        Üye                               Üye                              Üye

     Celal Mümtaz                  Şükrü                          Mehmet                          Birol     

         AKINCI                     BOZER                         AKSU                          SONER         

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Aydemir                         Nurdane                         Ahmet

                                              TUNÇ                           TOPUZ                       ARSLAN