Ceza Bölümü 2000/72 E., 2000/80 K.

  • ASKERİ SUÇ
  • HIRSIZLIK
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 17 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 491 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 522 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 64 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 81 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Kırklareli 3. Mknz.P.Tb.Komutanlığı emrinde görevli sanıklar P.Er. Fatih Kaynak, Barış Doğan, P.Onb. Cumali Hergün'ün, 15.2.1999 günü, alışveriş yapmak üzere, yakınanın tezgahtarlık yaptığı işyerine gittikleri ve çekmecede bulunan yakınana ait bir adet sharp marka telefonu çaldıkları, böylece hırsızlık suçunu işledikleri ileri sürülerek, eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 64. maddesi delaletiyle 491/3, 522, 81. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Lüleburgaz Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17.2.1999 gün ve E: 1999/60, K: 1999/13 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    LÜLEBURGAZ SULH CEZA MAHKEMESİ: 23.11.1999 gün ve E: 1999/98, K: 1999/758 sayıyla; sanıkların, asker kişi olmaları nedeniyle askeri yargı yerinde yargılanmaları gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesine gönderilmiştir.

    5. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 10.8.2000 gün ve E: 2000/1388, K: 2000/652 sayıyla; sanıklara yüklenen eylemin, askeri suç olmaması, askeri bir suça da bağlı bulunmaması ve yargılama sırasında sanıkların terhis edilmeleriyle askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ'ın katılımlarıyla yapılan 20.11.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Mehmet ALP'in, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME: 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında görevsizlik kararı veren adli yargı yerince, sanıkların yüklenen suçu işledikleri ileri sürülen günde asker kişi oldukları gerekçesine yer verilmiş ise de; sanıkların sadece "asker kişi" olmalarının, yukarıda anılan 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesi hükmüne göre askeri mahkemede yargılanmaları için yalnız başına yeterli olmadığı, bu kriterin yanısıra asker kişi sanıklara yüklenen suçun "askeri suç" olması veya askeri suç olmasa bile asker kişiye karşı yahut askeri mahalde ya da askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlenmiş olması kriterlerinin ve bunlardan en az birinin de ayrıca mevcut olması gerekmektedir.

    Sanıklara yüklenen, unsurları ve cezalarıyla birlikte Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen "hırsızlık" suçunun askeri suç kapsamında bulunmadığı açıktır.

    Ayrıca, aynı Yasa'nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4191 sayılı Yasa'yla değişik 17. maddesinde; "askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer" denilmektedir.

    Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E: 1996/74, K: 1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir.

    Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

    Somut olayda, asker kişi sanıklar hakkında, işlendiği ileri sürülen "hırsızlık" suçu nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun 491/3. madde ve fıkrası uyarınca cezalandırılmaları istemiyle, kamu davası açıldığı, yargılama sırasında sanıkların terhis edildikleri, dosya içindeki bilgilerden anlaşılmaktadır. Adli yargı yerinin görevsizlik kararı gerekçesinde, sanıkların asker kişi olmaları nedeniyle, yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesine yer verilmiş ise de; sanıklara yüklenen suçun, askeri suç olmadığı gibi asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlenmediği de açıktır.

    Açıklanan nedenlerle, sanıklara yüklenen suç askeri suç olmadığından, asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmediğinden, davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Lüleburgaz Sulh Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Lüleburgaz Sulh Ceza Mahkemesi'nin 23.11.1999 günlü, E: 1999/98, K: 1999/758 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 20.11.2000 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.