Ceza Bölümü         2003/43 E.  ,  2003/43 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

             Davacı           : K.H. 

            Mağdure        : F.Ç.

            Sanıklar         : 1-A.Ö.

                                     2-R.E.

                                     3-M.S.  

            O L A Y          : Çüngüş ilçe Jandarma Komutanlığı emrinde görevli sanık J.Er R.E. ile, Kavak İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde görevli sanık J.Er M.S.'nın izinde bulundukları 13.9.2002 günü, diğer sivil kişi sanık A.Ö. ile birlikte saat 01.00 sıralarında lokantada tanıştıkları mağdure F.Ç.'ı, bıçak çekmek suretiyle zorla evlerine getirdikleri, burada her üç sanığın müteaddit defalar zorla mağdurenin ırzına geçtikleri, sanıklardan M.S.'nın mağdurenin çantasında bulunan 200.000.000 TL parayı zor kullanmak suretiyle aldığı, böylece, sanıkların zorla kaçırma, ırza ve gasp suçlarını işledikleri ileri sürülerek, sanıklar A.Ö. ile R.E.'nin eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 416/1, 80, 417, 429/1., sanık M.S.'nın eylemlerine uyan aynı Kanun'un 416/1, 80, 417, 429/1, 495/1, 497/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Batman  Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17.12.2002 gün ve E:2002/1995, K:2002/225 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

             BATMAN AĞIR  CEZA MAHKEMESİ: 19.12.2002 gün ve E:2002/339, K:2002/459 sayıyla; asker kişi sanıkların, yüklenen askeri suç nedeniyle ve sivil kişi sanığın da bu kişilerle birlikte işlediği ileri sürülen suç sebebiyle birlikte yargılanmalarının askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.  

7. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ:20.3.2003 gün ve E:2003/1344, K:2003/146 sayıyla; 26.5.2000 tarihinde yürürlüğe giren 26.3.2000 gün ve 24001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4551 sayılı Yasa'nın, 38. maddesi ile Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi yürürlükten kaldırıldığından, sanıklara yüklenen suçun askeri suç olma niteliği ortadan kalkmış olup, asker kişiye karşı, askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlendiğinin de ileri sürülmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı, Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Yalçın ACARGÜN'ün Başkanlığında, Üyeler; Süleyman ÖZCAN, Hamdi Yaver AKTAN, Muvaffak TATAR, Recep SÖZEN, Erdoğan GENEL, Mehmet Sadık LİMAN'ın  katılımlarıyla yapılan 29.9.2003 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Önder BAŞOĞUL'un, davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine  ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

 USULE İLİŞKİN İNCELEME :

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

 ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

           "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalâa edilmektedir.     

 Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, görevsizlik kararı veren adli yargı yerince, sanıklar R.E. ile M.S.'nın  yüklenen suçun işlendiği ileri sürülen günde asker kişi oldukları gerekçesine yer verilmiş ise de, sadece sanıkların “asker kişi” olmaları askeri mahkemede yargılanması için yeterli sebep olmayıp 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi hükmü uyarınca, yüklenen suçun da “askeri suç” olması gerekmektedir. Ancak, 26.5.2000 tarihinde yürürlüğe giren 26.3.2000 gün ve 24001 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 4551 sayılı Yasa’nın 38. maddesi ile 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun, 152. maddesi yürürlükten kaldırılmış olduğundan sanıklara yüklenen “ırza geçme ve kaçırma” suçlarının  “askeri suç” niteliği ortadan kalkmıştır. Unsurları ve cezaları Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen "gasp" suçunun da askeri suç olmadığı açıktır. 

353 sayılı Yasa'nın "Müşterek Suçlar" başlığı altında düzenlenen 12. maddesinde: "askeri mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi kişiler tarafından bir suçun müştereken işlenmesi halinde eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı bir suç ise sanıkların yargılanmaları askeri mahkemelere; eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı olmayan bir suç ise adliye mahkemelerine aittir" denmek suretiyle askeri olan suçlar ile askeri olmayan suçlara göre görevli yargı yeri belirlenmektedir.

             Bu durumda, sanıklara yüklenen "zorla kaçırma, ırza geçme ve gasp" suçları "askeri suç" kapsamında bulunmadığından 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi hükmü uyarınca sanıkları yargılama görevi adli yargı yerine  aittir. 

Açıklanan nedenlerle, davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Batman Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

 SONUÇ        : Davanın çözümünde ADLİ yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Batman Ağır Ceza Mahkemesi'nin 19.12.2002 günlü ve E:2002/339, K:2002/459 sayılı görevsizlik KARARININ kaldırılmasına, 29.9.2003 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.