Hukuk Bölümü         2002/21 E.  ,  2002/22 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           :Ş.Ç.

Davalılar        :1- Y.Tic. ve Kredi Bankası A.Ş.’ne izafeten Tasarruf Mevduatı                   

                      Sigorta Fonu

Vekili              : Av. T.Ç.

                        2- A.B.

                        3- Y.S. Off- Shore Ltd. Şti.

             O  L  A  Y       : Davacı, Y.B. A.Ş. nezdindeki mevduatının banka yönetimine el konulmasına çok yakın bir tarihte yetkililerin kasti yönlendirmeleri sonucunda off- shore hesabına aktarılmasından doğan alacağının, bankaya el konulma tarihinden itibaren hesaplanacak olan mevduat faiziyle birlikte davalılardan tahsiline hükmedilmesi istemiyle, 18.12.2000 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır.

            Davalılardan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu vekilince, birinci savunma dilekçesinde, kamu tüzel kişiliğini haiz Fon aleyhine idari nitelik taşıyan işlemleri nedeniyle açılan davanın idari yargının görevine girdiği ileri sürülerek, görev itirazında bulunulmuştur.

            ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ nce, 5.12.2001 gün ve E:2000/1021 sayı ile, davalılardan Fon İdaresinin görev itirazının reddine karar verilmiştir.

            Davalı Fon İdaresi vekilince, süresinde verilen dilekçe ile, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemiyle başvuruda bulunulması üzerine başvuru dilekçesi ve ekleri, Danıştay Başsavcılığına gönderilmiştir.

            DANIŞTAY BAŞSAVCISI; 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun  15/1. maddesinde, bankalardaki tasarruf mevduatının kamu tüzel kişiliğini haiz “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu” tarafından sigorta edileceğinin hükme bağlandığı; bankalara duyulan güveni arttırmak suretiyle tasarrufları korumak, mali piyasalarda güven ve istikrarı sağlamak amacıyla mevduatı güvence altına alan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, kanunla kendisine verilen görevleri, tek taraflı ve kamu gücünü kullanarak yaptığından davacının off- shore hesabındaki parasının Fon kapsamında olup olmadığına ilişkin uyuşmazlığın idari yargının görevine girdiği gerekçesiyle, davanın Fon aleyhine açılan kısmı yönünden idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkarmış olup, 2247 sayılı Yasa’nın 10. maddesine göre görev konusunun incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesi’nden istemiştir.

            Başkanlıkça, 2247 sayılı Yasa’nın 13. maddesine göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısından yazılı düşüncesi istenilmiştir.

             YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI; Davalı “ Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu” nun, 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 15/1. maddesi gereğince, Fona devredilen bankaların mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması ve üçüncü kişilere devri ve bu Kanun ile kendisine verilen işleri yapmakla görevli tüzel kişiliği haiz bir kamu kurumu olduğu; davalı idarenin, kanunlar tarafından kendisine verilen görevleri yaparken kamu gücünü kullanarak tek taraflı işlemler tesis ettiği; bu durumda, davalı kurum tarafından tesis edilen idari işlemlerin idare hukuku kurallarına göre denetiminin idari yargı yerinin görevine girdiği; bu nedenle, Danıştay Başsavcılığınca yapılan başvurunun kabulü gerektiği yolunda yazılı düşünce vermiştir.

            İNCELEME VE GEREKÇE  : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün,Samia AKBULUT’un Başkanlığında, Üyeler: Dr.Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Ayla ALKIVILCIM, Ertuğrul TAKA ve Turgut ARIBAL’ın katılımlarıyla yapılan 27.5.2002 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU’nun davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile Danıştay Başsavcısının idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının davada idari yargının görevli bulunduğuna ilişkin düşünce yazıları ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN’ın yazılı düşünceler doğrultusundaki açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

Başvuru dilekçesi ve ekleri üzerinde   2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı idarece anılan Yasa’nın 10. maddesinde öngörülen şekilde görev itirazında bulunulduğu ve 12. maddede öngörülen süre içinde başvurulduğu, bu nedenle Danıştay Başsavcısı tarafından Yasa’da öngörülen usul ve yönteme uygun biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmakta olup, esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

Dava,Y.B. nezdindeki davacıya ait mevduatın aktarıldığı Y.S. Off- Shore hesabından, anılan Bankanın yönetimi ve denetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilmesi nedeniyle geri dönmemesi sonucunda uğranılan zararın tazmini isteminden ibarettir.

18.6.1999 tarih ve 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 1. maddesinde, bu Kanun’un amacının, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumak, mali piyasalarda güven ve istikrarı ve ekonomik kalkınmanın gereklerini de dikkate alarak kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere bankaların kuruluş, yönetim, çalışma, devir, birleşme, tasfiye ve denetlenmelerine ilişkin esasları düzenlemek olduğuna işaret edilmiş; 3/1. maddesi ile, bu Kanun ve ilgili diğer mevzuatın, Kanunda gösterilen yetkiler çerçevesinde düzenlemeler de yapmak suretiyle uygulanmasını sağlamak, uygulamayı denetlemek ve sonuçlandırmak, tasarrufların güvence altına alınmasını temin etmek ve Kanunla verilen diğer görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak üzere kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip “ Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu” (BDDK) kurulmuş; aynı Kanun’un 15. maddesinin, 1 numaralı fıkrasında, bankalardaki tasarruf mevduatının kamu tüzelkişiliğini haiz “ Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu” tarafından sigorta edileceği ve Fon’un, 14. madde hükümlerine göre Kurum (BDDK) tarafından hisseleri ve/ veya yönetim ve denetimi kendisine devredilen bankaların mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması ve üçüncü kişilere devri ve bu Kanun ile kendisine verilen diğer işleri de yapmakla görevli ve yetkili olduğu belirtilmiş; aynı maddenin 4 numaralı fıkrasında, Fon’un, Kurulca hazırlanacak Fon Yönetmeliği dahilinde Kurum (BDDK) tarafından idare ve temsil olunacağı hükme bağlanmıştır.

 Anılan hükümlerden, Yasa’nın amacının gerçekleştirilebilmesi için idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzelkişiliğini haiz olarak kurulan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’ nun, 14. maddeye göre hisselerinin ve/ veya yönetimi ve denetiminin devrine karar verdiği bankaların mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması gibi görev ve yetkilerini ayrı bir kamu tüzelkişiliğini haiz Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu eliyle yürüttüğü; bu Kanunda öngörülen idari faaliyetlere ilişkin olarak kamu gücüne dayanan, re’sen ve tek yanlı işlemler tesis ettiği anlaşılmaktadır.

            Anayasa’nın 125. maddesinin son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kurala bağlanmış; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b. maddesinde, idari eylem ve işlemlerden dolayı hakları ihlal edilenler tarafından açılan tam yargı davaları, idari dava türleri arasında sayılmıştır.

            Buna göre, kamu tüzelkişiliğini haiz Fon tarafından, kendisine devredilen bankaların mudileri hakkında kamu gücüne dayalı, re’sen ve tek yanlı olarak tesis edilen ve idari nitelik taşıyan işlemler nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararların giderilmesi amacıyla Fon aleyhine açılan davada, olayda kamu hizmetinin yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, zararın doğumunda hizmet kusuru veya başka nedenle idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığının idare hukuku ilkelerine göre saptanması gerekmektedir.

            Bu durumda, davanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu aleyhine açılan kısmının, 2577 sayılı Yasa’nın 2/1-b. maddesinde yer alan tam yargı davası kapsamında görüm ve çözümünde idari yargı yerlerinin görevli olduğu açıktır.

            Belirtilen nedenlerle, Danıştay Başsavcısının başvurusunun kabulü ile, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce davalı Fon’un görev itirazının reddine ilişkin kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ         :Davanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu aleyhine açılan kısmının çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Danıştay Başsavcısının başvurusunun KABULÜ ile, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 5.12.2001 gün ve E:2000/1021 sayılı GÖREVLİLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 27.5.2002 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE  karar verildi.