T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

            ESAS   NO : 2019/210

            KARAR NO : 2019/316

            KARAR TR: 29.04.2019

ÖZET : Amasya İl Müdürlüğü bünyesinde usta öğretici olarak görev yapan davacının, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve tatil günleri alacaklarının ödenmesi istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KARAR  

 

 

 

Davacı                          : H. Y.

Vekili                             : Av. O.A.

Davalı                          : Amasya Milli Eğitim Müdürlüğü

Vekili                            : Av. M.Y.

 

O L A Y : Davacı vekili dilekçesinde; davacının Amasya Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde olan İMKB Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesinde 15.03.2006 tarihinde çalışmaya başladığı ve işten çıkarıldığı tarihe kadar usta öğretici olarak çalıştığını, mesai saatlerinin akşam 22:00 ile sabah 07:00 arasında olduğu, nadiren gündüz mesaisi yapan davacının sabah 07:00 da çalışmaya başlayıp saat 16:00 a kadar çalıştığını, 2012-2013 yıllarında akşam 20:00 da başlayan mesainin sabah 08:00 da sona erdiği, çok nadiren fazla mesai adı altında cüzi ödeme yapıldığını, hak edilen fazla mesai ücretinin ödenmediğini, davalı idare tarafından performans düşüklüğü gerekçesi ile iş akdinin askıya alındığını, herhangi bir ihtar yapılmadan habersiz şekilde sözleşmenin feshedildiğini, yıllık izin kullandırılmadığını, dini ve milli bayramlarda tatil yapmadığını, hafta tatili kullandırılmadığını iddia ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve bilirkişi incelemesinden sonra arttırılmak kaydıyla, 98,00.-TL Kıdem tazminatının fesih tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiziyle, 3.702,00.-TL ihbar tazminatının en yüksek yasal faiziyle, 35.000,00.-TL fazla mesai alacağının en yüksek banka mevduat faiziyle, 9.000,00.-TL dini-milli bayram günlerinde çalışma ücretinin en yüksek banka mevduat faiziyle, 13.000,00.-TL yıllık ücretli izin alacağının en yüksek banka mevduat faiziyle, 15.000,00.-TL hafta tatilinde yapılan mesai ücretinin en yüksek yasal faiziyle ve 10.000,00.-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte tahsili istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

Amasya İş Mahkemesi : 17.3.2017 gün ve E:2014/534, K:2017/110 sayı ile, dosya kapsamından tanımlandığı üzere mobbing olarak değerlendirilebilecek her hangi bir eylem veya söylem oluştuğu yönünde somut kanıt oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar vermiş, tüm dosya kapsamı, taraf beyanları, tanık ifadeleri, bilirkişi raporu, ilgili yasa maddeleri, Yargıtay içtihatları ve her alacak kalemi için karar içeriğinde açıklanan gerekçeler doğrultusunda davacının davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine karar vermiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf isteminde bulunmuştur.

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi: 10.4.2018 gün ve E:2018/53, K:2018/33 sayı ile, Davacının 657 sayılı Yasanın 89. maddesinde belirtilen statü içinde ve Valilik onayı ile görevlendirildiği, davacı ile davalı arasında iş sözleşmesi bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin statü hukukuna tabi olduğunun kabulü gerektiği, aradaki hukuki ilişkinin iş sözleşmesi, bir başka anlatımla işçi-işveren ilişkisi olarak nitelenemediği, bu hukuki olguya göre uyuşmazlığın çözüm yeri idari yargı olup, Mahkemece “dava dilekçesinin yargı yolunun caiz olmaması nedeni ile usulden reddine” karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, Mahkemece yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmesi gerekirken hüküm oluşturulduğu görülmekle 6100 sayılı HMK'nun 353/1-a.4 hükmü gereğince davanın esası incelemeden, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine kesin olarak karar vermiştir.

AMASYA İŞ MAHKEMESİ : 18.7.2018 gün ve E:2018/83, K:2018/278 sayı ile, mahkemelerince bozma ilamına uyarak, yargı yolunun caiz olmadığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle, 6100 Sayılı Yasanın 114-115 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir.

Davacı vekili bu kez aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

SAMSUN 1. İDARE MAHKEMESİ: 21.2.2019 gün ve E:2019/48 sayı ile, davanın, idareyle arasında bir hizmet ilişkisi kurulmak suretiyle çalışan davacı tarafından talep edilen kıdem ve ihbar tazminatı alacağının, İş Kanunundan kaynaklanan haklardan olduğu, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varıldığı; Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının da bu yönde olduğu gerekçesiyle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasa'sının 15/1-a. maddesi uyarınca Mahkemelerinin görevsizliğine, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine, iş bu davanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi'nin, Hicabi DURSUN’un Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Süleyman Hilmi AYDIN, Aydemir TUNÇ ve Nurdane TOPUZ'un katılımlarıyla yapılan 29.04.2019 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; İdare Mahkemesince, idari yargı dosyası ile birlikte adli yargı dosyası da temin edilmek sureti ile 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen şekilde başvurulduğu ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, Amasya İl Müdürlüğü bünyesinde usta öğretici olarak görev yapan davacının, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve tatil günleri alacaklarının ödenmesiistemiyle açılmıştır.

506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 2. maddesinde “Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar…” denilmiş, aynı Yasanın “Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri” Başlıklı 134. maddesinde, “Bu kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür” hükmüne yer verilmiş; 506 sayılı yasa hükümleri 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır. 5510 sayılıKanunun3.maddesinde;kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişi sigortalı olarak tanımlanmış; 79.madde ile başlayanDördüncü Kısmında, primlere ilişkin hükümlere yer verilmiş; 101. maddesinde “Bu kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar İş Mahkemelerinde görülür” denilmiştir.

Öte yandan, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 1.maddesinde,Kanunun amacının,işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemek olduğu belirtilmiş; aynı zamanda, bakılan davanın da konusunu oluşturan“İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi” hususuna Kanunun 8.maddesi ve devamında, kıdem tazminatı,ücretli izin, bildirim süresinden kaynaklanan yükümlülük ve haklara ilişkin hususlara ise Kanunun değişik maddelerinde yer verilmiştir.

Diğer taraftan; 12.10.2017 gün ve 30221 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun;

"İş mahkemelerinin kuruluşu" başlıklı 2. maddesinde,

“(1) İş mahkemeleri, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun hükümlerine göre belirlenir.

(2) İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde iş mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. İhtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.

(3) İş mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince, bu Kanundaki usul ve esaslara göre bakılır." denilmiş,

"Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 3/1. maddesinde;

" (1) Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır..." denilmiş,

"Görev" başlıklı 5. maddesinde;

" (1) İş mahkemeleri;

a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,

b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,

c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar" denilmiştir.

Aynı Kanun'un "Geçici Hükümleri" başlıklı Geçici 1. maddesinde;

"(1) Mülga 5521 sayılı Kanun gereğince kurulan iş mahkemeleri, bu Kanun uyarınca kurulmuş iş mahkemeleri olarak kabul edilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam olunur.

(2) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.

(3) Başka mahkemelerin görev alanına girerken bu Kanunla iş mahkemelerinin görev alanına dâhil edilen dava ve işler, iş mahkemelerine devredilmez; kesinleşinceye kadar ilgili mahkemeler tarafından görülmeye devam olunur.

(4) İlk derece mahkemeleri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararlar, karar tarihindeki kanun yoluna ilişkin hükümlere tabidir. " hükmüne yer verilmiştir.

Dosya kapsamında yapılan incelemede; davacının Amasya İMKB Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi müdürlüğü bünyesinde usta öğretici olarak çalıştığı; davanın, fiilen çalışmış olduğu günler için tazminatlarının ödenmesi istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.

Davacının, idareyle arasında bir hizmet ilişkisi kurulduğu, talep edilen tazminatlarının İş Kanunu’ndan kaynaklanan haklardan olduğu dikkate alındığında, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, Samsun 1. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile Amasya İş Mahkemesince verilen 18.7.2018 gün ve E:2018/83, K:2018/278 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle  Samsun 1. İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile Amasya İş Mahkemesince verilen 18.7.2018 gün ve E:2018/83, K:2018/278 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 29.04.2019 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

      Başkan                               Üye                               Üye                              Üye

      Hicabi                              Şükrü                          Mehmet                          Birol      

    DURSUN                           BOZER                         AKSU                          SONER          

 

 

 

 

                                                  Üye                                Üye                              Üye    

                                        Süleyman Hilmi                 Aydemir                        Nurdane

                                              AYDIN                          TUNÇ                          TOPUZ