Ceza Bölümü         2001/65 E.  ,  2001/61 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık            : M.U. 

            O L A Y          : Kars 14. Mknz. Tug. 3. Tb. 8. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık P.Onb. M.U.'ın, 28 Kasım 1995 tarihinde terhis edildikten sonra, 1999 yılının Kasım ayında evinde yapılan aramada bir adet el bombası,25 adet G3, 4 adet kaleşnikof ve 2 adet M16 mermisi ele geçirildiği, böylece, 6136 sayılı Yasa'ya muhalefet suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 6136 sayılı Yasa'nın 13/2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle Nevşehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13.12.1999 gün ve E:1999/1258, K:1999/557 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            NEVŞEHİR ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 24.5.2000 gün ve E:1999/621, K:2000/241 sayıyla; sanığın beyanından, suça konu mermiler ve el bombasının Tunceli bölgesinde askerlik yaptığı sırada, çatışma sırasında kullanmadığı malzemeler olduğu, terhis olurken beraberinde getirdiği anlaşıldığından, olay tarihinde sanık asker kişi olduğundan yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 3. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

            3. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi, sanığın askerlik görevini yaptığı birliği itibariyle yetkisizlik kararı vermiş, dava dosyası, 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

             9. PİYADE TÜMEN KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 11.12.2000 gün ve E:2000/1348, K:2000/888 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı ve sanığın terhis edilmiş olması nedeniyle askeri mahkemede yargılanmayı gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

 İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ' ın  katılımlarıyla yapılan 11.6.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Cemil KAYILIOĞLU'nun, davanın çözümünün askeri yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.           

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalâa edilmektedir.       

            Dosyada mevcut, 14. Mknz. Tg. 3. Mknz. P. Tb. Komutanlığı'nın 6.11.2000 gün ve 7200-659-00/2277 sayılı yazısından, sanığın askerlik görevini yaptığı sırada, 10 ay 5 gün süre ile Tunceli bölgesinde görev yaptığı anlaşılmaktadır. Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın 7.4.2000 gün ve 6082-50-00/Ord. D. Müht. Ş. Stok Kont. sayılı yazısından ise, suça konu mühimmatın Türk Silahlı Kuvvetleri ve İçişleri Bakanlığı Birimlerince kullanıldığının bildirildiği görülmektedir. Sanığın, aşamalarda alınan beyanlarında, Tunceli bölgesinde görevli iken, kendisine teslim edilen suça konu malzemeleri çatışmada kullandığını söyleyerek teslim etmediğini, saklayarak terhis olurken beraberinde hatıra olarak getirdiğini söylediği açıkça anlaşıldığından, yüklenen eylemin askeri eşyayı gizlemek suçuna uygun olduğu görülmektedir. 

353 sayılı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir. 

            Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı  kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir. 

            Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. Artık, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.           

Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, görevsizlik kararı veren askeri yargı yerince sanığa yüklenen eylemin askeri suç olmadığı gerekçesine yer verilmiş ise de; tüm dosya içeriğinden, sanığın eylemi Askeri Ceza Kanunu'nun 131. maddesinde düzenlenen suçlar kapsamında bulunduğundan ve 353 sayılı Yasa'nın 17. maddesinde, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması durumunda, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği düzenlenmiş bulunduğundan ve somut olayda sanığa yüklenen eylem askeri bir suç olduğundan, yargılama görevi askeri yargı yerine aittir, bu nedenle 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

            SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin 11.12.2000 günlü, E:2000/1348, K:2000/888 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 11.6.2001 günü kesin olarak oybirliği ile karar verildi.