Hukuk Bölümü 2009/29 E., 2010/2 K.

"İçtihat Metni"

Davacı vekilince, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Ş. D. davalı olarak gösterilmek suretiyle verilen dava dilekçesinde, davalının tek taraflı tasarrufu ile Yönetim Kurulu üyeliği ve Genel Müdürlük görevine son verilen davacının birikmiş tüm yasal haklarının ödenmesi talebiyle bu davanın açıldığı, davacının, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin 22.5.2001 tarihinden 5.3.2003 tarihine kadar Yönetim Kurulu üyeliği ve Genel Müdürlük görevini yürüttüğü, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin, 24.2.2003 tarih ve 2003/5 toplantı ve 2003/6 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile davacının her iki görevine de tek taraflı tasarrufu ile son verdiği, bu kararın, 5.3.2003 tarihinde, davacı tarafından "Her türlü yasal ve personel hakları ile sözleşmeden doğan hakları baki kalmak kaydı ile tebellüğ..." edildiği, davacıyla söz konusu A.Ş arasında Yönetim Kurulunun 18.10.2002 tarih ve 2002/22 sayılı kararıyla düzenlenen belirli süreli özel hizmet akdinin 2-A maddesinde, "İşbu hizmet sözleşmesi imza tarihinden itibaren 2 yıl için yürürlükte olacaktır. İşbu özel hizmet akdinin işveren şirketçe her ne sebeple olursa olsun sözleşme hitamından önce feshi halinde, bakiye süreye ilişkin brüt aylık ücretlerinin tamamı tazminat olarak ödenecektir" hükmünün bulunduğu, bu hükme göre davacının hizmet akdinin 18.10.2004'te sona ermesi gerektiği, dolayısıyla, sözleşme süresi bitiminden önce fesih yapıldığı ve yine söz konusu hizmet akdine göre bakiye süreye ilişkin (5.3.2003 - 18.10.2004 arası) brüt aylık ücretlerinin tamamının tazminat olarak davacıya ödenmesi gerektiği, bunun yanısıra davacının sözleşmesi bir seneyi geçtiği için kıdem tazminatı almaya da hak kazandığı, davacının, Yönetim Kurulu ve Genel Müdürlük görevlerinden alınmasına ilişkin 24.2.2003 tarihli söz konusu A.Ş.nin Yönetim Kurulu Kararının 2. maddesinde, "…

…şirket Genel Müdürü Sayın A. K. Ö.'ın tüm personel hakları ile sözleşmeden doğan haklarının verilmesi kaydıyla görevden alınmasına..." ibaresi bulunduğu, davalı taraf davacının haklarını almasını engellediğinden, 10.3.2003 tarihinde düzenlenmiş ihtarnamenin, 12.3.2003 tarihinde Kartal 7. Noterliği tarafından davalı Ş. D.'e tebliğ edildiği, yasadan ve sözleşmelerden doğan tüm haklarına ve davalı tarafa tebliğ edilen ihtarnameye rağmen davacının kanuni alacaklarını temin edemediği için işbu davanın açılmak zorunda kalındığı belirtilerek, fazlaya ilişkin ve talep dışı kalan hakları saklı kalmak üzere davacının yasadan doğan ve işe başladığı tarihten işine son verildiği tarihe kadar geçen süre için almaya hak kazandığı kıdem ve fazla mesai alacaklarını, lojman kirasını, hizmet akdinden doğan ve işine son verilmesinden sözleşmenin bitim tarihine kadar almaktan mahrum kaldığı brüt aylık ücretlerinin tamamının ulaştığı tutardan şimdilik 500.000.000.-TL yi en yüksek faiz oranı üzerinden hesap edilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açılmıştır.

Davacı vekili, bilirkişi raporu üzerine 59.853.837.854.-TL için ıslah talebini içeren dilekçesini vermiştir. Daha sonraki dilekçesiyle de sıfatta yanılma nedeniyle dava dilekçesini davalı şirkete karşı vermiştir.

BAKIRKÖY 1. İŞ MAHKEMESİ; 7.2.2005 gün ve E:2003/1172, K:2005/36 sayı ile, 300.000.000.-lira bakiye ücret alacağının dava tarihinden, 44.965.378.390.-lira bakiye ücret alacağının 20.5.2004 ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı Ataköy Turizm Tesisleri A.Ş.'den alınarak davacıya verilmesine, fazla istemin ve oluşmayan kıdem, lojman kirası, mesai alacağı istemlerinin reddine, Ş. D. hakkında açılan davanın husumet nedeni ile reddine karar vermiş; bu kararın, davalı şirket tarafından temyizi üzerine YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ; 16.11.2005 gün ve E:2005/8683, K:2005/36281 sayı ile, "Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup yargılamanın her safhasında mahkemece nazara alınması gerekir. Davalı bilirkişi raporuna karşı verdiği itiraz dilekçesinde genel müdür sıfatıyla kapsam dışı personel olarak çalışan davacının davasının Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 22.1.1996 gün ve 1995/1 Esas, 1996/1 Karar sayılı ilke kararı gereği İdare Mahkemesinde görülmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davalının görev itirazının davacının hizmet akti ile çalıştığı gerekçesiyle reddedilmesi yerinde değildir. Uyuşmazlık Mahkemesi'nin anılan kararı gereği hizmet akti ile çalışmasına rağmen özelleştirme kapsamında bulunan ve bulunmayan kamu işyerinde kapsam dışı personel olarak çalışanların hizmet aktinden doğan alacak davalarının idari yargı yerinde görülmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Dava konumuzda önemli olan fesih tarihinde davalı kuruluşun kamu hisselerinin %50 sinden fazlasının özelleştirilip özelleştirilmediğidir. Mahkemece bu husus araştırılmalı, aktin feshi tarihinde kamu hisselerinin %50 sinden fazlası özelleştirilmemişse mahkemece davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmelidir.

Eksik inceleme ile yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA,…

…" karar vermiştir.

Bunun üzerine BAKIRKÖY 1. İŞ MAHKEMESİ; 24.7.2006 gün ve E:2006/1, K:2006/1436 sayı ile, davacı vekilinin, 7.5.2003 tarihli dava dilekçesi ile, müvekkilinin davalı işyerinde 22.5.2001 tarihinde genel müdür olarak göreve başladığını, şirket yönetim kurulunun 18.10.2002 günlü kararı ile yürürlüğe konulan 2 yıl belirli süreli hizmet akdi ile çalışmakta iken iş akdinin süresinin bitiminden önce 5.3.2003 tarihinde tebellüğ ettiğini, 24.2.2003 günlü yönetim kurulu kararı ile tüm personel hakları ile sözleşmeden doğan haklarının verilmesi kaydı ile sona erdirilmesine rağmen Beyoğlu 7. Noterliği'nden keşide edilen 10.3.2003 günlü ihtarnameye rağmen bir ödeme yapılmadığını iddia ile hak ettiği işçilik alacaklarından oluşan toplam 500.000.000.- lira alacağın fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalı vekilinin 5.9.2003 tarihli cevap dilekçesi ile, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini istediği, davacı vekilinin, 20.5.2004 tarihli cevap dilekçesi ile, talebini ıslah ettiğinin görüldüğü, dosyalarının Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 16.11.2005 gün ve 2005/8683-36281 sayılı ilamı ile bozularak geldiği, Mahkemelerinin yeni esasına kayda alındığının anlaşıldığı, Mahkemelerince verilen kararın, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 16.11.2005 günlü ilamı ile bozulduğu, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, bozma ilamına uygun olarak fesih tarihinde davalı kurumun kamu hisselerinin % 58.59'una sahip olduğu, % 50'sinden fazlasının özelleştirilmediğinin saptandığı, davacı her ne kadar hizmet sözleşmesi ile çalışmış ise de kapsam dışı personel olduğundan, bu davalara bakma görevinin idari yargıya ait olduğu, Mahkemelerinin görevsiz bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

Davacı vekili, bu kez, 45.000.-YTL brüt aylık ücretinin faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle Ataköy Turizm Tesisleri ve Tic. A.Ş.'yi davalı göstermek suretiyle idari yargı yerinde dava açmıştır. Mahkeme, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nı da hasım mevkiine almıştır.

İSTANBUL 8. İDARE MAHKEMESİ; 29.2.2008 gün ve E:2006/298, K:2008/453 sayı ile, davanın, Ataköy Turizm Tesisleri ve Tic. A.Ş.'nin yönetim kurulu üyesi ve genel müdürü iken bu görevine son verilen davacının, hizmet sözleşmesinin süresinden önce feshi nedeniyle ödenmeyen toplam 45.000.-YTL brüt aylık ücretinin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açıldığı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde; idari dava türlerini sayıldığı, tam yargı davalarının, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar olarak tanımlandığı, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, işveren veya vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanunu'na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuki uyuşmazlıkların çözülmesi görevinin iş mahkemelerine ait bulunduğu, dosyanın incelenmesinden, 4046 sayılı Kanun uyarınca özelleştirme kapsamına alınan Ataköy Turizm Tesisleri ve Tic. A.Ş.'nin yönetim kurulu üyeliği ve genel müdürlüğü görevini yürüten davacının, anılan müdürlükle yaptığı hizmet sözleşmesinin feshedilerek bu görevinden alınması üzerine, hizmet sözleşmesinin sona ereceği 18.10.2004 tarihine kadarki aylıkların ödenmesi gerektiği ileri sürülerek bakiye döneme ilişkin toplam 45.000.-YTL aylık tutarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle önce adli yargı merciine, bu davanın görev yönünden reddi üzerine de bu kez Mahkemelerinde görülmekte olan davanın açıldığının anlaşıldığı, davacının görev yaptığı şirketin özelleştirme kapsamında bulunduğu için Mahkemelerince husumetin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'na yöneltilip dava dosyasının tekemmül ettirildiği, ancak, 23.2.2007 ve 6.6.2007 günlü ara kararlarına verilen cevaplardan, şirketteki kamu hissesinin % 50'sinin üzerinde olduğu ve halen de özelleştirilmediği anlaşılmakla birlikte, davacının bu şirkette hizmet akdine bağlı olarak görev yaptığı, kamu görevlisi sıfatının bulunmadığı ve uyuşmazlığında, hizmet akdinin süresinden önce feshi nedeniyle kalan süreye ilişkin ödenmeyen aylıkların tazmini isteminden, başka bir anlatımla sözleşme hükümlerine aykırı davranıldığı iddiasından kaynaklandığı anlaşılmış olup, bu haliyle idari bir işlem ya da eylemden kaynaklanan zarardan söz etmeye olanak bulunmadığından, uyuşmazlığın görüm ve çözümünün genel hükümlere göre adli yargı merciince çözümlenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Nüket YOKLAMACIOĞLU, Serdar AKSOY ve Muhittin KARATOPRAK'ın katılımlarıyla yapılan 1.2.2010 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasanın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren Mahkemece 15. maddede belirtilen hükmün aksine, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası temin edilmeden gönderildiği görülmekte ise de; Başkanlıkça, adli yargı dosyası da ilgili Mahkemesinden getirtilmiş olup, sonuçta usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında her iki yargı yerinde de davalı konumunda olan Ataköy Turizm Tesisleri ve Tic. A.Ş. yönünden doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ'un, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU'nun davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

Dava, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş. ile davacı arasında imzalanan belirli süreli özel hizmet akdinin feshi üzerine ödenmeyen brüt aylık ücretinin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, Ataköy Marina ve Yat İşletmeleri A.Ş., Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş., Ataköy Otelcilik A.Ş.'nin 11.3.1998 tarih ve 98/26 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun kararı ile özelleştirme kapsam ve programına alındığı, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 22.4.1998 gün ve 2575 sayılı işlemi ile, davalı şirkete, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 11.3.1998 tarih ve 98/26 sayılı kararı ile şirketin özelleştirme kapsam ve programına alınarak 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu ile ilişkilendirildiğinin bildirildiği, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun özelleştirme stratejisini belirleyen 11.3.1998 tarih ve 98/26 sayılı kararı çerçevesinde Ataköy Marina ve Yat İşletmeleri A.Ş., Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş., Ataköy Otelcilik A.Ş.'nin sermayelerinde bulunan kamu hisselerinin satış yöntemiyle özelleştirilmesi için Başkanlık Makamının 7.10.2004 tarih ve 1668 sayılı Oluru'na istinaden 11.10.2004 tarihinde ilan yapılmak suretiyle ihaleye çıkarıldığı, Ataköy Marina ve Yat İşletmeleri A.Ş., Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş., Ataköy Otelcilik A.Ş.'nin sermayelerinde bulunan kamu hisselerinin alıcı DATİ Denizciler Ataköy Turizm İnşaat A.Ş. ile Özelleştirme İdaresi Başkanlığı arasında imzalanan 28.2.2005 tarihli sözleşme ile alıcıya devredildiği, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin özelleştirme öncesindeki kamu hisseleri oranının %58.59 olduğu, bu haliyle şirketin bir kamu kurumu olduğu, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin İş Mahkemesine gönderdiği 21.4.2006 tarihli yazıda, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun 31.1.2005 tarih ve 2005/18 sayılı kararına istinaden Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile DATİ Denizciler Ataköy Turizm ve İnşaat A.Ş. arasında 28.2.2005 tarihinde imzalanarak yürürlüğe giren Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş., Ataköy Otelcilik A.Ş., Ataköy Marina ve Yat İşletmeleri A.Ş.'nin özelleştirilmesine ilişkin Hisse Satış Sözleşmesi ile şirketin %58.59 oranındaki kamu hissesinin özelleştirildiğinin bildirildiği, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin İş Mahkemesine gönderdiği 19.7.2006 tarihli yazıda da, 5.3.2003 tarihinde şirketin kamu hisselerinin oranının %58.59 olduğunun belirtildiği görülmüştür.

Buraya kadar yapılan açıklamalardan, görevine son verildiği tarihte, davalı şirketin hisselerinin yarıdan fazlasının kamuya ait bulunması nedeniyle kamu kurumu niteliği ağır basan bir anonim şirket olduğu anlaşılmaktadır.

Davacının statüsüne gelince:

Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca alınan Devlet Bakanı V. imzalı 22.5.2001 günlü Olur'la 4046 sayılı Kanun'un 4. maddesinin (i) bendi gereğince, özelleştirme programında bulunan Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'de yönetim kurulu üyeliği ve başkanlığı ile Genel Müdürlük görevlerine davacının atanmasına karar verildiği, daha sonra, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş. ile davacı arasında Yönetim Kurulunun 18.10.2002 tarih ve 2002/22 sayılı kararı uyarınca imzalanan belirli süreli özel hizmet akdi imzalandığı, bu hizmet akdinin 2-A maddesinde, iş bu hizmet akti/sözleşmesinin imza tarihinden itibaren 2 yıl için yürürlükte olacağı, iş bu özel hizmet aktinin işveren şirketçe her ne sebeple olursa olsun sözleşme hitamından önce feshi halinde, bakiye süreye ilişkin brüt aylık ücretlerinin tamamının tazminat olarak ödeneceğinin belirtildiği, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca alınan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı imzalı 20.2.2003 günlü Olur'la özelleştirme programında bulunan Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'de Genel Müdür ve Yönetim Kurulu üyesi ve başkanı olarak görev yapmakta olan davacının bu görevlerden alınmasına 4046 sayılı Kanun'un 4. maddesinin (i) bendi gereğince karar verildiği, bunun üzerine, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin 24.2.2003 gün ve 2003/6 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 21 Şubat 2003 tarih ve 1396 sayılı yazısı uyarınca şirket Genel Müdürü olan davacının tüm personel haklarıyla sözleşmeden doğan haklarının verilmesi kaydıyla görevden alınmasına karar verildiği, davanın da, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş.'nin 5.3.2003 gün ve 386 sayılı yazısı ile, davacıya, Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın 21 Şubat 2003 tarih ve 1396 sayılı yazısı ve Yönetim Kurulu'nun 24.2.2003 tarih, 2003/5 toplantı ve 2003/6 sayılı kararı gereği şirketin Yönetim Kurulu üyeliği ve Genel Müdürlük görevinin sona erdiğinin bildirilmesi üzerine hizmet akdinden doğan ve işe son verilmesinden sözleşmenin bitim tarihine kadar almaktan mahrum kalınan brüt aylık ücretlerinin faizi ile birlikte tahsili istemiyle açıldığı dosyadaki belgelerin incelenmesinden anlaşılmıştır.

Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca davalı şirkete gönderilen 13.8.2003 gün ve 7114 sayılı yazıda, 4857, 2821 ve 2822 sayılı Kanunlar gereğince işveren vekili ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca yönetici konumunda bulunan müdür ve eşiti ile üst kadrolarda çalışanların (genel müdür, genel müdür yardımcısı, müdür vb) 4046 sayılı Kanun'un 22. maddesi gereğince kapsam dışı personel statüsünde oldukları ve bu personelin ücretlerinin, (yönetim ve denetim kurulu üyeleri dahil) Yüksek Planlama Kurulu kararları doğrultusunda belirlenmeye devam edilmesinin zorunlu olduğunun belirtildiği, davalı şirketin İş Mahkemesi kararını temyiz dilekçesinde ve İdare Mahkemesine verdiği dilekçesinde de davacının kapsam dışı personel statüsünde olduğunu ifade ettiği görülmüş olup, buna göre davacının davalı şirkette kapsam dışı personel statüsünde çalıştığı sonucuna varılmıştır.

1994 tarih ve 4046 sayılı Yasa'nın olay tarihinde yürürlükte bulunan 22. maddesinde, özelleştirme programına alınan, özelleştirilen, faaliyeti durdurulan, küçültülen, kapatılan veya tasfiye edilen kuruluşlarda çalışan sözleşmeli personel (657 sayılı Yasa'ya tabi personel ile kapsam dışı personel dahil) "kamu personeli" sayılmıştır.

Yukarıda açıklandığı üzere, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş., 4046 sayılı Yasa kapsamına alınıp, olay tarihinde özelleştirme sürecine girmiş olmakla birlikte henüz satışı tamamlanmamış ve sermayesindeki kamu payı çoğunlukta bulunduğundan, kamu personeli sayılan kapsam dışı personel ile davalı şirket arasındaki ilişkinin, idare hukuku ilkelerine dayanan ve idare hukuku kurallarıyla düzenlenen bir kamu hukuku ilişkisi olduğu kabul edilmelidir.

Belirtilen tüm bu hususlar ile Uyuşmazlık Mahkemesi'nin, 1.3.1996 tarih ve 22567 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 22.1.1996 günlü, E:1995/1, K:1996/1 sayılı kararıyla; özelleştirme kapsamında bulunan kuruluşlarda kapsam dışı statüde çalışan personelin kurumları ile olan ilişkilerinden doğan anlaşmazlıkların çözüm yerinin idari yargı olduğuna ve konunun 2247 sayılı Yasa'nın 30. maddesi uyarınca bu doğrultuda ilke kararına bağlanmasına karar verilmiş olması karşısında, Ataköy Turizm Tesisleri ve Ticaret A.Ş. ile davacı arasında imzalanan belirli süreli özel hizmet akdinin feshi üzerine ödenmeyen brüt aylık ücretinin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın, idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ:Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle İstanbul 8. İdare Mahkemesi'nin 29.2.2008 gün ve E:2006/298, K:2008/453 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 1.2.2010 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.