T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

        ESAS   NO : 2020/389

        KARAR NO : 2020/463

        KARAR TR: 13.07.2020

ÖZET: Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün 35211520 - 208.01.01 _ 12759/50131 sayı ve 28.3.2019 tarihli yazısı sebebiyle, 31.3.2019 günü yapılmış olan yerel seçimlerde tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumundan oy kullanma hakkının hukuka aykırı olarak engellendiğinden bahisle, idari işlemin iptali ile lehine tazminata karar verilmesi istemiyle açılan davanın İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

KARAR        

 

Davacı   : E.A.

Davalı : Adalet Bakanlığı

 

O L A Y: Davacı dava dilekçesinde özetle; Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün 35211520-208.01.01_12759/50131 sayı ve 28.3.2019 tarihli yazısı sebebiyle, 31.3.2019 günü yapılmış olan yerel seçimlerde tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumundan oy kullanma hakkının hukuka aykırı olarak engellendiğinden bahisle, idari işlemin iptali ile lehine tazminata karar verilmesi istemleriyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

              ANKARA 18. İDARE MAHKEMESİ: E: 2019/940 sayılı dosyasında 17.5.2019 gün, K:2019/1051 sayılı kararında "...4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun 'Amaç ve Kapsam' başlıklı 1.maddesinde, bu Kanunun amacının, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutuklular hakkında yapılan işlemler veya bunlarla ilgili faaliyetlere yönelik şikayetleri incelemek, karara bağlamak ve kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirmek olduğu belirtilmiştir.

Aynı Kanunun 4. maddesinin 1. bendinde ise, hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikayetleri incelemek ve karara bağlamak İnfaz Hakimliklerinin görevleri arasında sayılmıştır.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, Kırıkkale Sulh Ceza Hakimliği'nin 01/08/2016 tarihli kararı ile tutuklandığı ve halen de tutuklu olarak Keskin T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutulduğu, 08/02/2019 tarihinde, mahalli idare seçimlerinin yapılacağı 31/03/2019 tarihinde oy kullanacağı sandığa götürülerek oy kullanmasının sağlanması istemiyle Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürlüğü'ne yaptığı başvurunun 28/03/2019 tarihli ve 35211520-208.01.01-12759/50131 sayılı Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürlüğü işlemi ile reddi üzerine bu işlemin iptali ile işlemden dolayı lehine tazminata hükmedilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler karşısında dava konusu uyuşmazlığın; Keskin T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan davacının, mahalli idare seçimlerinin yapılacağı 31/03/2019 tarihinde oy kullanacağı sandığa götürülerek oy kullanmasının sağlanması talebiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemden kaynaklandığı anlaşılmakla, tutuklu ve hükümlerinin dışarıyla ilişkilerine ilişkin infaz aşamasında tesis edilen bir işlemin idari işlem olarak kabulüne hukuken imkan bulunmadığından, işbu uyuşmazlığın, idari yargının görev alanı dışında kaldığı ve yukarıda anılan Kanun hükmü uyarınca İnfaz Hakimliğince çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 15/1-a. maddesi hükmü uyarınca görev yönünden reddine ..." dair verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesi'nce istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ve hüküm 17.12.2019 tarihinde kesinleşmiştir.

Davacı bu kez aynı taleple adli yargı yerine müracaat etmiştir.

KIRIKKALE İNFAZ HÂKİMLİĞİ: E:2020/57 sayılı dosyasında, " ... hükümlünün söz konusu 31/03/2019 tarihli seçimlerde oy kullanabilmek için Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğüne başvuruda bulunmuş olduğu, hükümlünün iptal işlemini talep ettiği Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün 28/03/2019 tarihli 35211520-208.01.01.-12759/50131 sayılı yazısında da ; seçimlerin başlamasından bitimine kadar seçimin düzen içinde yönetimi ile ilgili bütün işlemleri yapmak veya yaptırmak, süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili şikayet ve itirazları incelemek ve kesin olarak karara bağlamak, seçmen kütüğünün oluşturulması, güncellenmesi,yönetilmesi ve denetimine ilişkin usul ve esasları belirlemek YSK'nun görev ve yetkisindir şeklinde belirtilmiş olduğu, kaldı ki infaz hakimliğinin yetkilerinin 4675 4. Maddesinde düzenlendiği;

Buna göre;

' Madde 4 - İnfaz hakimliklerinin görevleri şunlardır :

    1. Hükümlü ve tutukluların ceza infaz kurumları ve tutukevlerine kabul edilmeleri, yerleştirilmeleri, barındırılmaları, ısıtılmaları ve giydirilmeleri, beslenmeleri, temizliklerinin sağlanması, bedensel ve ruhsal sağlıklarının korunması amacıyla muayene ve tedavilerinin yaptırılması, dışarıyla ilişkileri, çalıştırılmaları gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikayetleri incelemek ve karara bağlamak.

    2. Hükümlülerin cezalarının infazı, müşahadeye tabi tutulmaları, açık cezaevlerine ayrılmaları, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri; tutukluların sevk ve tahliyeleri gibi işlem veya faaliyetlere ilişkin şikayetleri incelemek ve karara bağlamak.

    3. Hükümlü ve tutuklular hakkında alınan disiplin tedbirleri ve verilen disiplin cezalarının kanun, tüzük veya yönetmelik hükümleri ile genelgelere aykırı olduğu iddiasıyla yapılan şikayetleri incelemek ve karara bağlamak.

    4. Ceza infaz kurumları ve tutukevleri izleme kurullarının kendi yetki alanlarına giren ceza infaz kurumları ve tutukevlerindeki tespitleri ile ilgili olarak düzenleyip intikal ettirdikleri raporları inceleyerek, varsa şikayet niteliğindeki konular hakkında karar vermek.

    5. Kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak şeklinde belirtilmiştir. Buna göre infaz hakimliğinin görev alanının kurum idaresince yapılan işlemler veya bunlarla ilgili faaliyetlerle sınırlı olduğu, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün 28/03/2019 tarihli 35211520-208.01.01.-12759/50131 sayılı yazısının iptalinin,hükümlünün oy kullanamaması nedeniyle tazminat ve adli yardım talebinin hakimliğimiz görev alanında olmadığı ve bu hususta hakimliğimizce bir karar verilemeyeceği anlaşılmış, bu nedenle talebe ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :

1-Hükümlü Erhan Akbaba'nın başvuru ve taleplerinin hakimliğimizin görev alanına girmediği anlaşılmış olduğundan hakimliğimizin GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE, ..." dair verilen 24.2.2020 gün, K:2020/405 sayılı kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.

Davacı tarafından olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için 3.3.2020 tarihli dilekçeyle Mahkememize müracaat edilmiş, başvuru 22.6.2020 tarihinde kayıt altına alınmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Hicabi DURSUN’un Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan13.7.2020 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; adli ve idari yargı yerleri arasında 2247 sayılıKanun'un 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, usule ilişkin işlemlerde herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Burak Cenk İLHAN’ın, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

              Dava; Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün 35211520 - 208.01.01 _ 12759/50131 sayı ve 28.3.2019 tarihli yazısı sebebiyle 31.3.2019 günü yapılmış olan yerel seçimlerde tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumundan oy kullanma hakkının hukuka aykırı olarak engellendiğinden bahisle, idari işlemin iptali ile lehine tazminata karar verilmesi istemleriyle açılmıştır.

                 Anayasanın 125. maddesinin son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kurala bağlanmış olup, bununla birlikte idarenin yürütmekle görevli olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişinde nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusurunun hizmetin kötü işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleştiği ve bunun idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açtığında kuşku bulunmamaktadır.

Öte yandan, kamu hizmetinin, yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, kamu yararına uygun şekilde işletilip işletilmediğinin, hizmet kusuru ya da başka bir nedenle idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığının yargısal denetiminin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde "idari dava türleri" arasında sayılan "idari işlem ve eylemlerden dolayı zarara uğrayanlar tarafından açılacak tam yargı davası" kapsamında, idari yargı yerlerince yapılacağı açıktır.

Dava dosyasının incelenmesinden; Keskin T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan davacıya 31.3.2019 tarihinde yapılan seçimlerde oy kullandırılmayarak seçme hakkının ihlal edildiğinden bahisle, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün yukarıda gün ve sayısı belirtilen yazısıyla tesis edildiği belirtilen idari işlemin iptaline, ve tazminata karar verilmesi istemiyle Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'ne karşı açılan davada, anılan Genel Müdürlüğün söz konusu yazısında belirtilen hususların kamu hizmeti yöntemine ve hukuk kurallarına uygun olup olmadığının, dolayısıyla hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığının belirlenmesinde İdare Hukuku ilkelerinin uygulanmasının zorunlu olduğu, dolayısıyla uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu açıktır.

Açıklanan nedenlerle davanın görüm ve çözümü idari yargı yerinin görevine girdiğinden, Ankara 18. İdare Mahkemesi'nin 17.5.2019 gün ve E:2019/940, K:2019/1051 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 18. İdare Mahkemesi'nin 17.5.2019 gün ve E:2019/940, K:2019/1051 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 13.7.2020 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

      Başkan                               Üye                               Üye                              Üye

      Hicabi                              Şükrü                          Mehmet                          Birol       

    DURSUN                        BOZER                         AKSU                          SONER          

 

 

 

 

                                                  Üye                                Üye                              Üye    

                                              Aydemir                        Nurdane                         Ahmet

                                                TUNÇ                           TOPUZ                       ARSLAN