Hukuk Bölümü         2013/861 E.  ,  2013/999 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı      : H.B.

Vekili       : Av. E.B.K.

Davalı      : Mamak Belediye Başkanlığı

Vekili      : Av. Y.O.T.

O L A Y  : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 50944 Ada’da bulunan taşınmazının üzerinde ev ve ağaçlarının bulunduğunu, dava konusu taşınmazın davalı Belediye Başkanlığı imar planında “Park Alanı” olarak ayrıldığını ve dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan evin yıkılması konusunda karar alındığını ancak davalı belediye başkanlığına yapılan başvuruya rağmen kendisine herhangi bir ödemede bulunulmadığını, müvekkili tarafından Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yaptırılan tespit neticesinde  davalının yıkılan bina bedeli olarak 20263,25 TL, ağaç bedeli olarak 4350,00 TL zararının olduğunun saptandığını, bu nedenlerle 24613,25 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini talep ettiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.

Davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekili süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; görev itirazında bulunmuştur.

Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ; 27.02.2013  gün 2012/465 esas sayılı kararı ile görev itirazının reddine karar vermiştir.

Davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekilinin idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması yolunda süresi içinde verdiği dilekçesi üzerine dava dosyasının onaylı bir örneği Danıştay Başsavcılığına gönderilmiştir.

Danıştay Başsavcısı; İdarelerin 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 8'inci maddesi uyarınca tek yanlı irade açıklamaları ile tesis ettikleri, genel ve düzenleyici imar planları ile bu planlara dayanılarak tesis edilen parselasyon, kamulaştırma, ruhsat gibi bireysel işlemler, "idari işlem, bu imar planı uyarınca yapmak zorunda oldukları program ve uygulamaları bunun için gerekli zamanda gerçekleştirmemeleri yani, bu konudaki hareketsizliklerin de, idari eylem niteliği taşıdığını belirterek, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2'nci maddesinin 1'inci fıkrasının (b) bendinde yer alan "idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları," hükmü gereğince idari yargı yerinde görülmesinin gerektiği belirtilerek, 2247 sayılı Yasa'nın 10'uncu maddesi uyarınca,  olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Mustafa AYSAL, Bahri AYDOĞAN, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Ayhan AKARSU ve Metin ULUKANLIGİL’in katılımlarıyla yapılan 4.6.2013 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Başvuru yazısı ve dava dosyası örneği üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekilinin anılan Yasanın 10/2 maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve 12/1. maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Danıştay Başsavcısı'nca, davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekili bakımından 10.maddede öngörülen biçimde, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Birgül YİĞİT’in, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Danıştay Savcısı Mehmet Ali GÜMÜŞ’ün davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, imar planında “Park Alanı” olarak ayrılan davalıya ait taşınmaz üzerinde bulunan binanın davalı Belediye Başkanlığı encümeninin kararına istinaden davalı tarafından yıktırılması nedeni ile uğranılan zararın ve dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların bedelinin tespiti ile davalıdan tahsili amacına dayalı olarak açılan tazminat davası niteliğindedir.

Dava dosyanın incelenmesinden; Mamak ilçesi,  General Zeki Doğan Mahallesi, 504 Sokak, No:2 adresinde 50944 pafta sayılı olarak davacı adına hisseli olarak tapuda tescilli olan taşınmaz üzerine ev inşaa edildiği; taşınmazın imar uygulaması sonucu 36190 Ada 2 parsel ve 36188 Ada 1 sayılı parsele dönüştüğü, bu alanın imar planında park alanı olarak belirlenmesinden dolayı davacıya 36190 Ada 2 parselde 149/61 hisse ve 36188 Ada 1 parselde 233/883 hissenin verildiği; 21.03.2012 tarihinde düzenlenen yapı tatil tutanağı ile 50994 Ada sayılı parsel üzerinde bulunan davacıya ait yapının ruhsatsız olduğunun tespit edildiği, davacı tarafından, 10.04.2012 tarihinde, yapının maliyet bedeli saptanmaksızın yıkım kararı verilmesi nedeni ile Ankara 22.Aliye Hukuk Mahkemesinde bina maliyet bedeline ve ağaç bedeline yönelik olarak yaptırılan tespitte belirlenen toplam 24613,25 TL’nin, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle bu davanın açıldığı ve 11.9.2012 tarihli tutanaktan söz konusu yapıların Belediye Encümenliğinin yıkım kararının tebliği üzerine davacı tarafından yıkıldığı anlaşılmıştır.

Bu durumda, her ne kadar davacı tarafından Ankara 22. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılan tespit dosyasında ev ve ağaçlar için bedel tespiti yaptırılmış ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla bu bedel dava konusu edilmiş ise de, ortada idarenin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu kapsamında bir işleminin bulunmadığı, davanın anılan Yasanın 14. maddesinde işaret edilen bedel arttırma davası niteliğinde olmadığı sonucuna varılmıştır.

Olayda, imar uygulaması sonucu 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca yıkım işlemi tesis edildiği,  davacıya ait tapulu hissenin başka imar parselinden karşılandığı anlaşılmış olup, belirtilen duruma göre, tapulu alan üzerinde ruhsatsız olarak yapılan yapılar için yapı maliyet bedeli ödenip ödenmeyeceğine, dolayısıyla imar uygulaması sonucunda uğranılan zararın tazminine yönelik bulunan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesinde yer alan "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında idari yargı yerince çözümlenmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, Danıştay Başsavcısı’nın başvurusunun kabulü ile davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekilinin görev itirazının Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesince reddine ilişkin kararın kaldırılması gerekmiştir.

 

SONUÇ   : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Danıştay Başsavcısı’nın BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, davalı Mamak Belediye Başkanlığı vekilinin GÖREV İTİRAZININ Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.02.2013  gün 2012/465 sayılı REDDİNE İLİŞKİN KARARIN KALDIRILMASINA, 4.6.2013 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.