Ceza Bölümü         2011/28 E.  ,  2011/28 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık             : M.Ş.

Yakınan        :1- B.A.

                      2- H.Ş.

                         OLAY             : Kırıklareli 55. Mknz. P. Tug. 1. Mknz. P. Tb. Muh. Ds. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık P. Er M.Ş.’ın, çarşı izninde olduğu 15.3.2008 günü, alkol aldıktan sonra şehir içinde gezinirken, üniformalı ve silahsız olarak devriye görevinde olan Merkez Komutanlığında görevli yakınanlar P. Çvş. B.A. ile P. Er H.Ş.’i görünce kendisinin üst tertip olduğunu yakınanları önemsemediğini belirtmesi üzerine, yakınanlar tarafından bu tarz hareketlerin hoş olmadığı belirtilince, yakınanlara küfür ederek üzerlerine yürüdüğü ve vurmaya çalıştığı, bu sırada olay yerinde devriye gezen çevik kuvvet polislerinin olaya müdahale ettikleri, böylece sanığın P. Çvş. B.A.’e karşı üste hakaret ve üste fiilen taarruza teşebbüs etmek, P. Er H.Ş.’e karşı kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve kamu görevlisine karşı kasten yaralamaya teşebbüs etmek suçlarını işlediği ileri sürülerek, H.Ş.’e karşı işlediği suçların diğer suçlar içersinde fikri içtima nedeniyle eridiği açıklanarak, P. Çvş. B.A.’e karşı işlediği suçlar nedeniyle eylemine uyan 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 85/1.,91/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması  istemiyle 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 30.12.2008 gün ve E:2008/380, K:2008/592 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

54. MEKANİZE PİYADE TUGAY KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 13.10.2010 gün ve E:2010/372, K:2010/614 sayıyla, sanığın suç tarihi itibariyle askerliğe elverişli olmadığı belirlenerek terhis edildiği anlaşıldığından, yüklenen eylemlerin Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme suçlarını oluşturacağı ve yargılamanın adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

EDİRNE 3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 19.9.2011 gün ve E:2010/595, K:2011/475 sayıyla, sanık hakkında alınan sağlık kurulu raporunun suç tarihini kapsamadığı, bu nedenle sanığın olay tarihinde asker kişi olduğu ve iddianamede belirtilen eylemler ve Askeri Ceza Kanunu’nda düzenlenen “askeri suç”lar nedeniyle sanığı yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle itiraz yolu açık olmak üzere görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Ali Cengiz ÖZBEK, Ahmet DURU,  Ahmet KARADAVUT, Y. Sezai KARAA, Turgut SÖNMEZ, Haluk ZEYBEL’in, katılımlarıyla yapılan 14.11.2011 günlü toplantısında, Raportör-Hâkim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Hulusi GÜL’ün, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararının itiraz yolu açık olmak üzere verildiği anlaşılmıştır. 

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almıştır.

 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un “Olumsuz görev uyuşmazlığı” başlığı altında düzenlenen 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir” denilmektedir. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, başvuracağı kanun yolu, süresi, mercii yasaya uygun olarak gösterilmeyen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Edirne 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmiştir. 

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşma-dığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 14.11.2011 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.