Ceza Bölümü 2000/43 E., 2000/42 K.

  • KAÇIRMA VE ALIKOYMA
  • SİVİL KİŞİNİN İŞLEDİĞİ SUÇ
  • ZORLA KAÇIRMA VE ALIKOYMA
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 11 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 12 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 430 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 6 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : İstanbul Gata Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Ds.Kt.Tk. Komutanlığı emrinde görevli sanık M.B.'ün, izinde bulunduğu 22.3.2000 günü, diğer sivil kişi sanıklar E.G., D.M.Ç. ve M.K. ile birlikte, bakkaldan evine dönmekte olan mağdure Y.B.'u, zorla kaçırdıkları, böylece reşit olmayan mağdureyi zorla kaçırmak ve bu suça iştirak etmek suçunu işledikleri ileri sürülerek, eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 430/1. maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 6.4.2000 gün ve E: 2000/825, K: 2000/63 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    KAHRAMANMARAŞ AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 6.7.2000 gün ve E: 2000/84, K: 2000/139 sayıyla; asker kişi sanığın, yüklenen askeri suç nedeniyle, sivil kişi sanıkların ise 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi hükmü gereğince, askeri yargı yerinde yargılanmaları gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek dava dosyası, 1. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    1. ORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 2.8.2000 gün ve 730 sayıyla; asker kişi sanığa yüklenen "kaçırma" suçundan açılan kamu davasında, Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulu'nun 27.5.1991 gün ve 20877 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 11.3.1991 gün ve 1 - 1 sayılı İlke Kararında; 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi ile Türk Ceza Kanunu'nun 8. babına yapılan göndermenin 8. babın 1. faslında yer alan ırz ve iffete tecavüz fiillerinin cezalandırılmasına ilişkin hükümleri kapsadığı; 8. babın 2. faslında yer alan Türk Ceza Kanunu'nun 430. maddesinde düzenlenen "kaçırma ve alıkoyma" eylemlerinin bu kapsamda bulunmadığı, bu nedenle askeri suç sayılmayacağı gerekçesiyle asker kişilerin bu suça ilişkin davalarının çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu kararlaştırılmış olup, ayrıca 26.5.2000 tarihinde yürürlüğe giren 26.3.2000 gün ve 24001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4551 sayılı Yasa'nın 38. maddesi ile 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesinin de tümüyle yürürlükten kaldırıldığı, bu durumda adli yargı yerinin davanın çözümünde görevli olduğu kanaat ve gerekçesiyle 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulmasına, davanın incelenmesinin, görevli yargı yerini belirleyen kararın verilmesine kadar ertelenmesine karar vermiş, dava dosyası, 1. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ'ın katılımlarıyla yapılan 23.10.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Recep Teoman AKÇA'nın davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Yasa'nın 19. maddesinde öngörüldüğü biçimde başvuru bulunmaktadır. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

    353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında görevsizlik kararı veren adli yargı yerince, sanığın yüklenen suçu işlediği ileri sürülen günde asker kişi olması ve yüklenen suçun da "askeri suç" olduğu gerekçesine yer verilmiş ise de, asker kişi sanığa yüklenen "kaçırma" suçundan açılan kamu davasında, Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulu'nun 27.5.1991 gün ve 20877 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 11.3.1991 gün ve 1 - 1 sayılı İlke Kararında; 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi ile Türk Ceza Kanunu'nun 8. babına yapılan göndermenin 8. babın 1. faslında yer alan ırz ve iffete tecavüz fiillerinin cezalandırılmasına ilişkin hükümleri kapsadığı; 8. babın 2. faslında yer alan Türk Ceza Kanunu'nun 430. maddesinde düzenlenen "kaçırma ve alıkoyma" eylemlerinin bu kapsamda bulunmadığı, bu nedenle askeri suç sayılmayacağı gerekçesiyle asker kişilerin bu suça ilişkin davalarının çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu kararlaştırılmış olup, ayrıca 26.5.2000 tarihinde yürürlüğe giren 26.3.2000 gün ve 24001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4551 sayılı Yasa'nın 38. maddesi ile 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi de tümüyle yürürlükten kaldırılmıştır.

    Bu durumda, asker kişi sanığa yüklenen "kaçırma" suçu, askeri suç olmadığından, asker kişiye karşı veya asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmediğinden, açılan kamu davasının adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği açıktır.

    Sivil kişi sanıklar açısından ise, 353 sayılı Yasa'nın asker olmayan (sivil) kişilerin askeri mahkemelerde yargılanma koşullarını belirleyen 11. maddesi ile 1632 sayılı Askeri Ceza Yasası'nın benzer düzenlemeyi içeren Ek. 6. maddesi yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir.

    Sivil kişi sanıklara yüklenen suçun, 353 sayılı Yasa'nın 11. ve 1632 sayılı Yasa'nın Ek. 6. maddesinde yer almaması karşısında, bu sanıklar hakkında açılan kamu davasının da adli yargı yerinde görülmesi, bu nedenle, 1. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesine göre yaptığı başvurunun kabulüne ve Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle 1. Ordu Komutanlığı, Askeri Mahkemesi'nin 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesine göre yaptığı BAŞVURUNUN KABULUNÜ ve Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi'nin 6.7.2000 günlü, E: 2000/84, K: 2000/139 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 23.10.2000 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.