Hukuk Bölümü         1994/11 E.  ,  1994/21 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı            : Y.D.

Davalı             : 1- Esnaf Sicil Memurluğu

                           2- T.D. Bşk.

 OLAY: Davacı, tuhafiyecilik işini 29.12.1989 tarihinde terk ettiği ve vergi mükellefiyeti bu tarihte sona erdiği halde, esnaf sicilindeki ve derneğindeki kaydı­nın silinmesi işleminin başvuru tarihinden itibaren başlatıldığını ileri sürerek Bağ-Kur pirimi ödemeleri yönünden mağduri­yetine sebep olan yanlış kaydın terkin edilmesi istemiyle 6.8.1993 tari­hinde adli yargı yerinde dava açmıştır.

Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi; 28.10.1993 gün ve 974-1099 sa­yıyla: Davalı tarafın kamu kurumu olması, kamu kurumlarına karşı açılan davaların İdare Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle davayı görev yönünden reddetmiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşmiştir.

Davacı, yanlış kaydın iptali istemiyle 10.12.1993 tarihinde idari yargı ye­rinde dava açmıştır.

Bursa 1. İdare Mahkemesi; 12.04.1994 gün ve 300 sayıyla: 507 sayılı Yasa’nın 3153 sayılı Yasayla değişik 119. ve 114. maddelerine ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 36. maddesindeki yasal düzenle­melere göre Esnaf ve Sanat­karlar Siciliyle ilgili olarak vukubulacak tes­cil, terkin yahut tadil talepleri üzerine sicil memurlarınca verilecek ka­rarlara karşı adli yargı yerinde dava açılacağının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın çözümünün idare mahkemesinin görevine girme­diği sonucuna vararak daha önce adli yargı yerince görevsizlik kararı verildiğinden, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesi uyarınca görevli mahkemenin belirlen­mesi iste­miyle Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurulmasına karar veril­miştir.

İnceleme ve Gerekçe: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü Selçuk Tüzün’ün Başkanlığında, Şükrü Kaya Erol, Dr. Ekrem Serim, Nurşen Çatal, Zafer Kantarcıoğlu, İrfan Erdinç ve Osman Şimşek’in ka­tılmaları ile yaptığı 3.10.1994 günlü toplantıda, Raportör-Hâkim Ayten Anıl’ın raporu ile dosyadaki belgeler okun­duktan; toplantıya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet Gökalp ile Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan Dinç’in adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki yazılı düşünceleri doğrultusundaki sözlü açıkla­maları da alındıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, yanlış yazıldığı ileri sürülen işyeri kapatma tarihinin düzel­tilmesi is­temiyle açılmıştır.

17.07.1964 tarih ve 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanunu’nun 14.02.1985 gün ve 3153 sayılı Yasayla değişik 1. maddesinde derneğin ve üst kuruluşlarının, esnaf ve sanatkarın ve birlikte çalışanların mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleğin gelişmesini sağlamak ve mensuplarının birbirleriyle ve halkla olan iliş­kilerinde dürüstlük ve güveni hakim kılmak, meslek disiplini ve ahlakını korumak, amacıyla kurulan kamu kurumu olduğu belirtilmek­tedir.

Aynı Yasa’nın “Sicile kayıt mecburiyeti” başlığını taşıyan 3153 sa­yılı Ya­sayla değişik 119. maddesinde: “Tescili gerektiren olay veya iş­lemlerin tamamen veya kısmen sona ermesi veya ortadan kalkması ha­linde sicilindeki kayıt kısmen veya tamamen silinir.” denilmekte; yine aynı Yasa’nın “Esnaf ve Sanatkarlar Sicili” ile ilgili değişik 114. madde­sinde de: “…Sicil işlemleri, ticaret davalarına bakan Asliye Hukuk Mah­kemesinin gözetimi altında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nca atanan sicil memurları tarafından yönetilir. Türk Ticaret Kanunu’nun bu Kanuna ay­kırı olmayan Ticaret Siciline ilişkin 26-40. maddeleri hükümleri uygula­nır.” hükmüne yer verilmiş; 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 36. maddesinde ise: “ilgililer vukubulacak tescil veya tadil yahut terkin ta­lepleri üzerine sicil memurlu­ğunca verilecek kararlara karşı tebliğden  itibaren sekiz gün içinde sicilin bağlı bulunduğu mahkemeye dilekçe ile itiraz edebilirler.” hükmü yer almış bulunmakta­dır.

Uyuşmazlık bir sicil kaydına (sicil işlemine) ilişkindir.

507 sayılı Yasa’nın yukarıda açıklanmış bulunan 119. maddesinin başlığı “sicile kayıt mecburiyeti”dir. Maddenin içeriğinde sicile kayıt (tescil) ve sicildeki kaydın kısmen veya tamamen silinmesi hususları dü­zenlenmiştir. Bunlar sicil iş­lemleridir.

Aynı Yasa’nın 114. maddesinde de sicil işlemlerinin ticaret davala­rına bakan Asliye Hukuk Mahkemelerinin gözetimi altında yürütüleceği açıklanmış ve ayrıca bu sicil işlemlerinde Türk Ticaret Kanununun 26-40. maddeleri hükümlerinin (ko­şula bağlı olmak kaydıyla) uygulanacağı ön­görülmüştür. Yasa’nın 36. maddesinde sözü edilen mahkemenin, 114. maddede yazılı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kuşkusuzdur.

Bu durumda Esnaf ve Sanatkarlar siciliyle ilgili tescil, tadil veya terkin ta­lepleri üzerine, sicil memurlarınca verilecek kararlara karşı, bu kararın tebliğinden itibaren sekiz gün içinde ticaret davalarına bakan Asliye Hukuk Mahkemesine baş­vurulabileceği sonucuna varılmaktadır.

Sonuç olarak Bursa İdare Mahkemesinin 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine dayalı başvurusunun kabulüyle Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev­sizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

SONUÇ: Anlaşmazlığın, niteliğinre göre davanın adli yargı ye­rinde görül­mesi gerektiğine, bu nedenle Bursa 1. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28.10.1993 günlü, 974-1099 sayılı görevsizlik kararının kaldırılma­sına, 3.10.1994 gününde kesin olarak oybirli­ğiyle karar verildi.