Hukuk Bölümü         1993/39 E.  ,  1993/38 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : F.K. ve T.B.

            Davalı            : Bakırköy Belediye Başkanlığı

            O L A Y       :Davacılar, Bakırköy Osmaniye’de 60/1 pafta, 154 ada, 62 numaralı parselde yapacakları inşaat nedeniyle proje tasdiki ve ruhsat alınması için belediyeye başvurduklarında, kendilerinden 39.701.894.- lira yol ve kanal katılım payı istendiğini, ödenmediği takdirde ruhsat verilmeyeceğinin bildirildiğini, bu yer için yeniden imar ve inşa gerekçesiyle açtıkları tahliye davasında ruhsat ve proje ibraz etmeleri gerektiğinden bu parayı ödemek zorunda kaldıklarını, 3194 sayılı İmar Yasası’nın 23. maddesinde katılım payının gelişen alanlarındaki yapı ruhsatı için sözkonusu olduğunun belirtildiğini, davalı idarenin verdiği imar durumunda, bu yerin İmar Yasasının 23. maddesine tabi olmadığının belirtildiğini, esasen aynı yerin 40-50 yıldan beri alt yapısının yapılmış bulunduğunu ileri sürerek, haksız alınan paranın istirdadı istemiyle 1.5.1991 tarihinde idare mahkemesinde dava açmışlardır.

            İSTANBUL 4. İDARE MAHKEMESİ; 7.5.1992 gün ve E:91/417, K:92/695 sayıyla: 2577 sayılı Yasa’nın 2. maddesinde idari dava türlerinin sayıldığı, davacılar tarafından açılan istirdat davasının maddede sayılan dava türleri arasında bulunmadığı ve özel hukuk davası niteliği taşıdığı gerekçesiyle davayı görev yönünden reddetmiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Davacılar aynı istekle 20.8.1992 tarihinde adli yargı yerinde dava açmışlardır.

            BAKIRKÖY 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 5.2.1993 gün ve E:92/629, K:93/44 sayıyla; davanın hukuksal nedenin sebepsiz zenginleşme olduğu, bu hususun gerçekleşip gerçekleşmediğinin anlaşılmasının da davalı idarenin meclis kararına dayalı işleminin, İmar Yasası’na ve belediye mevzuatına uygun olup olmadığının belirlenmesine bağlı bulunduğu, bunun da idari nitelikteki bir uyuşmazlık olması nedeniyle idare mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Davacının, görevli yargı yerinin belirlenmesi istemine ilişkin 22.4.1993 tarihli dilekçesi üzerine adli ve idari yargı dosyaları 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 6.9.1993 gün ve 68 sayılı yazıları ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

            Böylece, adli ve idari yargı yerleri arasında 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur.

           İNCELEME VE GEREKÇE           :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü; Selçuk  TÜZÜN’ ün Başkanlığı’nda: Şükrü Kaya EROL, Dr. Ekrem SERİM, Alp Yüksel FIRAT, Ahmet ÇOLAKOĞLU, İrfan ERDİNÇ ve Osman ŞİMŞEK’ in  katılmaları ile yaptığı 11.10.1993  günlü toplantıda, Raportör-Hakim Ayten ANIL’ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet GÖKALP ile Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan DİNÇ’in idari  yargı yerinin görevli olduğu yolundaki  yazılı  düşünceleri doğrultusundaki sözlü açıklamaları da alındıktan sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

Davacılar, anlaşmazlık konusu taşınmazın kentin gelişmiş alanında bulunduğunu, 3194 sayılı İmar Yasası’nın 23. maddesinin madde başlığından gelişme alanlarındaki yapıları kapsadığı anlaşılan bu maddenin olaya uygulanamayacağını, bu nedenle idarenin haksız olarak aldığı paranın iadesi gerektiğini ileri sürmektedir.

Davalı idare tarafından yazılarak belediye başkanınca onaylanan ve 3194 sayılı Yasa’nın 23. maddesinin uygulama esaslarını belirleyen yazıda: boş parselde yapılan inşaatlarda yada parselde mevcut ve İmar Yasası’na göre yol ve kanal katılım bedelleri alınmamış inşaata kat ilavesi yapılması, çekme kat veya tadilat yapılması ve benzeri durumlarda eski yıllarda yatırılmış katılım payının yeni hesaplanan paydan düşüleceği , aynı yasa gereği kanal ve yol katılım bedelinin bir defaya mahsus alınacağı, önceki yıllarda bu ad altında bir bedel alınmış ise tekrar bedel talep edilmeyeceği belirtilerek bu uygulamaya ilişkin çeşitli hususlar 25 madde halinde açıklanmıştır. Diğer taraftan Belediye Meclisinin 8.2.1988 gün ve 13 sayılı kararıyla, İmar Yasası’nın 23. maddesine göre yol ve kanal katılım payı alınmasında bölge ayrımı yapılmadan 1988 birim fiyatlarının aynen uygulanmasının kabul edilmiş bulunduğu hususu davalı idare savunmasında yer almıştır.

Harcamalara katılım payları 3194 sayılı İmar Yasası ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Yasasıyla düzenlenmiş olup, kamu hizmetinden yararlanma karşılı olarak idarece alınmakta ve kamu gelirleri arasında yer almaktadır.

2577 sayılı Yasa’nın 2. maddesinin (b) bendinde “idari eylem ve işlemlerden dolayı hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davaları” idari dava türleri arasında sayılmıştır. Davalı idare 3194 sayılı Yasa’nın 23. maddesine göre daha önce yol ve kanal katılım payı ödeyenlerin, yapının ve parselin durumuna göre kısmen ödeme yapacaklarını yahut hiç ödeme yapmayacaklarını kabul ettiğine göre, idarenin kamu yasasından kaynaklanan ve idari eylem ve işlemlere dayalı olarak alındığı anlaşılan yol ve kanal katılım paylarının Yasa’da gösterilen şartlara uygun olarak alınıp alınmadığının tespiti, idari yargının görevine girmektedir.

Bu itibarla davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi, İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ         :Anlaşmazlığın, niteliğine göre davanın İDARİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiğine, bu nedenle İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nin7.5.1992 günlü ve E:1991/417, K:1992/695 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 11.10.1993 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.