T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

           CEZA BÖLÜMÜ

           ESAS     NO  : 2017/19

           KARAR NO  : 2017/20

           KARAR TR   : 10.04.2017

 

ÖZET: 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. mad-desinde belirtilen koşullar oluşmadığından, (Asliye Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararı kesinleşmediğinden) aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE karar verilme-sinin gerektiği hk.                                                                                                                                                                                 

 

 

 

K A R A R

 

 

 

 

             Davacı           : K.H.

             Müştekiler      : 1-S.A.

                                     2-Ö.Ö.

                                     3-S.S.

            Sanık               : K.K.

 

OLAY            : Nevşehir Cezaevi Jandarma Bölük Komutanlığı emrinde görevli sanık J.Er K.K.’un,  2014 yılı  Eylül  ayı  başlarında,  aynı  Komutanlık emrinde görevli müşteki J.Er Ö.Ö.’in bölük komutanlığının yatakhanesinde elbise dolabında siyah elbise kılıfı içerisindeki cüzdanından 100 TL, müşteki J.Er S.A.’ın yastığının içerisinde bulunan cüzdanından 50 TL,  20.9.2014  günü, müşteki  J.Er S.S.’ın  soyunma  dolabında  bulunan  50 TL tutarındaki parayı aldığı, böylece sanığın kamu kurumu niteliğinde bulunan Cezaevi Bölük Komutanlığının yatakhanesinde hırsızlık suçunu işlediği ileri sürülerek, Ö.Ö. ve S.S.’a yönelik olarak eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun  142/1-a ve 53. (2 kez), S.A.’a yönelik olarak eylemine uyan aynı Kanun’un 142/1-a, 168/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Nevşehir  Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 21.11.2014 gün ve E: 2014/2640, K:2014/1639 sayılı  iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

 

NEVŞEHİR 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 10.12.2014 gün ve E: 2014/921, K: 2014/740 sayıyla, olay tarihinde ve halen asker kişi olan sanığa yüklenen eylemin 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 132. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu, bu nedenle 353 sayılı Kanun’un 9. maddesi uyarınca  sanığı  yargılama  görevinin  askeri  yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle Nevşehir Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

 

HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 1.11.2016 gün ve E:2016/517, K:2016/197 sayıyla,  2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nda, 25.7.2016 tarihli ve 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan değişiklikler sonucunda, Jandarmanın  askeri bir güvenlik kuvveti  olmaktan çıkarıldığı ve  kural olarak  Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinden ayrıldığı, Jandarma personelinin askerî görevlerinin sınırlandırıldığı, Jandarma personeline askerî görev verilmesinin istisnai olduğu ve belirli şartlar gerçekleştiğinde ancak askeri görev verilebileceği, Askerî Mahkemelerin Jandarma personelini yargılama görevinin sadece askerî görev verildiği takdirde söz konusu olabileceği, 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun  7. maddesine göre, Jandarmaya sadece Kanunlarla askerî görev verilebilecek ve aynı Kanunun 15/d maddesine göre, Jandarma personeli sadece askerî görev verildiği takdirde askerî mahkemelerde yargılanabileceğinden, sanığı  yüklenen eylem nedeniyle yargılama görevinin adli  yargı  yerine  ait  olduğu gerekçesiyle görevsizlik  kararı vermiş, kararın temyiz edilmeden  kesinleşmesi üzerine dava dosyası, aynı Mahkemece, Mahkememize gönderilmiştir.

 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Nuri NECİPOĞLU’nun Başkanlığında, Üyeler; Kenan YUMUŞAK, Osman ATALAY, Gökhan KARABURUN, Mehmet AVCIOĞLU, Sevilay TEMİZYÜREK BATIR, Remzi İĞREK’in katılımlarıyla yapılan 10.04.2017 günlü toplantısında; Raportör-Hâkim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı  Ekin MANAV’ın, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü  açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 

Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararının itiraz yolu açık olmak üzere verildiği anlaşılmıştır.

 

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi ikinci fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek  kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin onuncu fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır”  düzenlemesi yer almış, 232. maddesinin altıncı fıkrasında ise, “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir” hükmüne yer verilmiştir.

 

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un “Olumsuz görev uyuşmazlığı” başlığı altında düzenlenen 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun  ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir” denilmektedir.

 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin onuncu fıkrası hükmü uyarınca yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, başvuracağı kanun yolu, süresi, mercii  yasaya  uygun olarak gösterilmeyen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerek-mektedir.

 

Açıklanan nedenlerle, Nevşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.

 

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE 10.04.2017 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.

 

           Başkan

Nuri NECİPOĞLU

 

 

 

 

 

Üye

Kenan YUMUŞAK

 

                           

 

 

 

 

Üye

Mehmet AVCIOĞLU      

 

Üye

Osman ATALAY

 

 

 

 

 

 

Üye

Sevilay TEMİZYÜREK BATIR

Üye

Gökhan KARABURUN

 

 

 

 

 

 

Üye

Remzi İĞREK