Ceza Bölümü 2009/11 E., 2009/11 K.

  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 19 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • "İçtihat Metni"

    Kars 14. Mknz. P. Tug. 2. Mknz. P. Tb. 4. Mknz. P. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık P. Onb. M. A.'ın, nöbet esnasında disiplinsizliği nedeniyle aynı Komutanlık emrinde görevli P. Çvş. H. M. tarafından tutulan tutanak sonucu 7 gün oda hapsi cezası ile cezalandırıldığı, 10.3.2006 günü disiplin cezaevine kapatılmadan önce arkadaşlarıyla görüşmek için izin alan sanığın, P. Çvş. H. M.'nın yanına giderek cebindeki bıçağı cebinden çıkarmadan eliyle tutarak "cezaevinden geldikten sonra seni doğrayacağım, iki hafta sonra gelip seni delik deşik edeceğim, seni keseceğim" diyerek tehdit ettiği, garajdan çıkıp koşarak üzerinde parkası ve palaskası olduğu halde tel örgülerden atlayarak kışla sınırları dışına çıktığı, daha sonra polis memurlarının da yardımıyla yakalandığı, yakalandığında üzerinde parka ve palaskasının bulunmadığı, böylece, sanığın üst'ü tehdit ve askeri eşyayı kasten terk suçlarını işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu'nun 82/2 maddesinin 1. cümlesi ve 130/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 9. Motorlu Piyade Tugay Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 11.5.2006 gün ve E: 2006/754, K: 2006/399 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    9. MOTORLU PİYADE TUGAY KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 30.4.2008 gün ve E:2008/130, K:2008/149 sayı ile, sanığın sağlık kurulu raporuna göre suç tarihinde ve halen askerliğe elverişsiz olduğu anlaşıldığından, yüklenen üst'ü tehdit suçunun Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen tehdit suçuna dönüşeceği, 353 sayılı Yasa'da yapılan değişiklik nedeniyle bu suçtan adli yargı yerinde yargılanması gerektiği açıklanarak görevsizlik, diğer suç açısından ise Türk Ceza Kanunu'nda herhangi bir suç tipine uymaması nedeniyle işlenemez suç durumunda bulunduğundan bu suçtan sanığın beraatine karar vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Kars Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    KARS SULH CEZA MAHKEMESİ: 27.11.2008 gün ve E:2008/588, K:2008/1209 sayı ile, sanık hakkında verilen sağlık kurulu raporunun değerlendirilmesi yapılarak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Kars Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler; Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, Mehmet MUTLU, Hasan DENGİZ, Bilgin AK, Yavuz SAYALGI'nın, katılımlarıyla yapılan 02.03.2009 günlü toplantısında;

    I-İLK İNCELEME:Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

    II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ'ın adli yargı, Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Özan ERSAYIN'ın davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Dosyanın incelenmesinden, dosya içinde bulunan Diyarbakır Asker Hastanesi Sağlık Kurulu'nun 29.11.2007 gün ve 5118 sayılı Raporuyla, sanığın suç tarihi olan 10.3.2006 tarihinde ve halen askerliğe elverişli olmadığına dair karar alındığı ve terhis edildiği anlaşılmaktadır.

    Bu durumda, Sağlık Kurulu Raporunun kapsam ve hukuki sonuçlarına göre, sanığın suç tarihinde "asker kişi" sıfatı kendiliğinden kalkmış sayılacağından, 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesi anlamında "asker kişi" olarak kabul edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

    Sanığın sivil kişi olması nedeniyle, 353 sayılı Yasa'nın asker olmayan (sivil) kişilerin askeri mahkemelerde yargılanma koşullarını belirleyen maddeleri yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir.

    353 sayılı Yasa'nın 11. maddesinde "Askeri mahkemeler, asker olmayan kişilerin aşağıda yazılı suçlarına ilişkin davalarına bakarlar.

    A) Askeri Ceza Kanununun 55, 56, 57, 58, 59, 63, 64, 81, 93, 94, 95, 100, 101 ve 102nci maddelerinde yazılı suçlar;

    B) Birinci askeri yasak bölgeler içinde veya nöbet yerlerinde, karakollarda, kışla ve karargahlarda, askeri kurumlarda, yerleşme ve konaklama amacıyla kullanılan bina ve mahaller içinde askerlere fiilen taarruzda bulunan, söven veya hakaret eden veyahut askerlik görevine ilişkin işleri yapmaya veya yapmamaya zorlamak için şiddet ve tehdide başvuranların Türk Ceza Kanunu'nun bu fiillere ilişkin 188, 190, 191, 254, 255, 256, 257, 258, 260, 266, 267, 268, 269, 271, 271 ve 273 üncü maddelerinde gösterilen suçları;

    C) Nöbetçi, devriye, karakol, inzibat, askeri trafik, kolluk veya kurtarma ve yardım görevi yapan askerlere (Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevlerini ifa ettikleri sırada jandarma, subay, astsubay, erbaş ve erleri hariç) karşı bu görevleri yaptıkları sırada işlenen yukarıdaki (B) fıkrasında yazılı suçlar;"

    D) (İptâl: Anayasa Mah. nin 14.2.1978 Tarihli ve E. 1977/130, K. 1978/13 sayılı kararı ile.)

    E) Diğer kanunlar ile askeri mahkemelerde yargılamaları öngörülen suçlar" denilerek asker olmayan kişilerin askeri mahkemede yargılanma koşulları belirlenmiş iken, madde, 5530 sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile değiştirilerek, uluslararası anlaşmalar gereğince yabancı asker kişilerin askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren suçları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasının Milli Savunma Bakanının iznine bağlı olacağı düzenlenmiştir.

    Öte yandan, 353 sayılı Yasa'nın 13. maddesi 5530 sayılı Yasa'nın 4. maddesi ile değiştirilerek, Askeri Ceza Kanunu'nun 55, 56, 57, 58, 59, 61, 63, 64, 75, 79, 80, 81, 93, 94, 95, 114 ve 131. maddelerinde yazılı suçların, askeri mahkemelerin yargı yetkisine tabi olmayan sivil kişiler tarafından barış zamanında işlenmesi halinde, bu kişilerin yargılanmalarının adli yargı mahkemeleri tarafından, Askeri Ceza Kanunu hükümleri uygulanmak suretiyle yapılacağı, belirtilmiştir.

    353 sayılı Yasada yapılan bu değişiklikle, sivil kişilerin barış zamanında, Askeri Ceza Kanunu'nun yukarıda belirtilen maddelerinde yazılı suçları işlemeleri halinde adli yargı yerinde yargılanacakları kuşkusuzdur.

    Ayrıca, sanığın sivil kişi olması nedeniyle, Askeri Ceza Kanunu'nda düzenlenen ve sırf askeri suçlardan olan eylem nedeniyle yargılanması da mümkün değildir.

    Açıklanan nedenlerle, olayda, 5530 sayılı Yasa ile değişik 353 sayılı Yasa'da belirtilen koşulların bulunmaması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Kars Sulh Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

    SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Kars Sulh Ceza Mahkemesi'nin 27.11.2008 gün ve E:2008/588, K:2008/1209 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 02.03.2009 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.