Hukuk Bölümü 2008/31 E., 2008/286 K.

  • 2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU'NUN 52/1-A MADDESİNE AYKIRILIK
  • İDARİ YAPTIRIM TÜRLERİ
  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • 5326 S. KABAHATLER KANUNU [ Madde 3 ]
  • 5326 S. KABAHATLER KANUNU [ Madde 16 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • 2918 S. KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU [ Madde 52 ]
  • "İçtihat Metni"

    O L A Y

    : Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nün 20.1.2007 gün ve 553244 sayılı trafik idari para cezası karar tutanağı ile, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 52/1a maddesi uyarınca davacı adına idari para cezası verilmiştir.

    Davacı vekili, trafik idari para cezası karar tutanağına ve dayanağı kaza tespit tutanağına karşı adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur.

    BURSA 3. SULH CEZA MAHKEMESİ; 7.2.2007 gün ve E:2007/189 Müt., K:2007/50 Müt. sayı ile, başvuruda bulunan hakkında Bursa Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nün 20.1.2007 tarih ve 553244 sayılı trafik ceza tutanağı ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 52/1-a maddesi gereğince 52,00YTL idari para cezası tahakkuk ettirildiği, 5326 sayılı Kanun'un 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun'la değişik 3. ve 27. maddelerinden söz ederek, başvuru dilekçesinde aracın trafikten men kararına karşı başvuruda bulunulduğu anlaşılmakla başvurunun görev yönünden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, karara itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir.

    Davacı vekili, bu kez, aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

    BURSA 1. İDARE MAHKEMESİ; 11.4.2007 gün ve E:2007/575, K:2007/647 sayı ile, davanın, davacıya 20.1.2007 günlü, 553244 sayılı trafik ceza tutanağı ile sahip olduğu 16 GG 688 plakalı aracına Karayolları Trafik Kanunu'nun 52/1A maddesi uyarınca 52,00YTL para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açıldığı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun "Adli Kovuşturma" başlıklı 112. maddesinde; sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması hariç olmak üzere bu Kanundaki hafif hapis cezasını veya bununla birlikte hafif para cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde dava açılacağının belirtildiği, öte yandan, 31.3.2005 gün ve 25772 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 2. ve 3. maddelerinden söz ederek, olayda, davacıya ait 16 GG 688 plakalı araçla, kavşaklara yaklaşırken aracının hızını azaltmadığından bahisle 20.1.2007 günlü 553244 sayılı işlemle 52,00YTL para cezası kesildiği, işbu davanın bahse konu trafik para cezası işleminin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmış olup, davanın görüm ve çözümünde yukarıda yer verilen 5326 sayılı Yasa kuralı gereğince adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, karara itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Nüket YOKLAMACIOĞLU, Serdar AKSOY ve Muhittin KARATOPRAK'ın katılımlarıyla yapılan 17.11.2008 günlü toplantısında;

    l-İLK İNCELEME : Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

    Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulunun 11.7.1988 günlü, E:1988/1, K:1988/1 sayılı İlke Kararında, "2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun bütünüyle incelenip değerlendirilmesinden, bu Kanunun uygulanması yönünden 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, 'ceza uyuşmazlıkları' ibaresinden, savcının ya da şahsi davacının talebi ile başlayan yargılaması sonunda sanığın mahkumiyetine ya da beraatine hükmedilebilecek davalarda, askeri ve adli ceza mahkemeleri arasında çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarının anlaşılması, bunun dışında kalan tüm görev uyuşmazlıklarının 'hukuk uyuşmazlığı' sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Uygulanması idari organlara bırakılan cezalar, adli nitelikte olmadığından, bunlar hakkında yapılan itirazlar ya da açılan davalar 'ceza davası' olarak nitelendirilemezler. İdari niteliklerinden dolayı bu davalara ilişkin görev ve hüküm uyuşmazlıklarının Uyuşmazlık Mahkemesinin Hukuk Bölümünde incelenip çözümlenmesi gerektiği…

    …" açıkça belirtilmiştir. Bu durum göz önüne alındığında, olay bölümünde yazılı başvuru konusu görev uyuşmazlığının Hukuk Bölümünde incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur.

    Adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasanın 14. maddesinde öngörülen biçimde idari para cezası yönünden olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren Mahkemece Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na, Başsavcılık tarafından da Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderildiği, Başkanlıkça adli yargı dosyasının da ilgili Mahkemesinden getirtildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

    II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ'un, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU'nun, davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    Dava, 2918 sayılı Yasa'nın 52. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen para cezasının kaldırılması istemiyle açılmıştır.

    13.10.1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 52. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, sürücülerin, kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorunda oldukları belirtilmiş; ikinci fıkrasında, bu madde hükmüne uymayan sürücülerin 1 800 000 lira para cezası ile cezalandırılacakları hükmüne yer verilmiştir.

    Uyuşmazlık Mahkemesi, 2918 sayılı Yasa'nın 116. maddesi kapsamında araç tescil plakasına göre düzenlenenler dışında trafik zabıtasınca uygulanan idari para cezalarına karşı açılan davaları; bu uygulamanın idari ceza kapsamında bulunması; Yasada idari cezalarla ilgili davalarda (116. maddedeki itiraz yolu hariç) görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; bu Yasada gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel ilkelere göre idari yargının görev alanında görmüştür.

    30.3.2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 6.12.2006 günlü, 5560 sayılı Yasa'nın 31. maddesi ile değişik 3 üncü maddesinde " (1) Bu Kanunun;

    a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

    b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,

    uygulanır." denilmiştir.

    19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren bu düzenlemeye göre, Kabahatler Kanunu'nun; İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterildiği

    durumunda ise uygulanmayacağı anlaşılmaktadır.

    Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesidir.

    Davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme, yeni bir yasa ile görevsiz hale gelmiş ise, (davanın açıldığı anda görevli olan ve fakat yeni yasaya göre görevsiz hale gelen) mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekeceği; ancak, yeni yasadaki görev kuralının, değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra açılacak davalarda uygulanacağına dair intikal hükümlerinin varlığı halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilemeyeceği açıktır.

    Diğer taraftan, dava görevsiz mahkemede açılmış, bu sırada yapılan bir kanun değişikliği ile görevsiz mahkeme o dava için görevli hale gelmiş ise, mahkeme, artık görevsizlik kararı veremeyip (yeni kanuna göre görevli hale geldiği için) davaya bakmaya devam etmesi gerekir.

    İncelenen uyuşmazlıkta, öngörülen trafik para cezasının 5326 sayılı Kanun'un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda da bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, Kabahatler Kanunu'nun 5560 sayılı Kanun'la değişik 3. maddesinde belirtildiği üzere, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı nedeniyle, görevli mahkemenin belirlenmesinde 5326 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınacağından, idari para cezasına karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, anılan Kanunun 27. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

    Açıklanan nedenlerle, Sulh Ceza Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

    SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Bursa 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 7.2.2007 gün ve E:2007/189 Müt., K:2007/50 Müt. sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 17.11.2008 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.