Ceza Bölümü         2012/39 E.  ,  2012/39 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı     : K.H.

Sanık       : E.S. 

O L A Y : Çatalca İlçe Jandarma Komutanlığında Personel Lojistik kısım amiri olarak görevli sanık E.S.’ın, 4.7.2008-9.8.2008 tarihleri arasında, İlçe Jandarma Merkez Karakol Komutanı olarak vekaleten görevli olduğu sırada, Muratbey beldesindeki maden ocaklarında yapılan patlatmalarda, ilgili tüzük hükümleri uyarınca, ne miktarda patlayıcının sarfedildiğine dair hizmet kağıtlarını düzenlemediği, genel emniyet tedbirlerini almadığı, matbu olarak oluşturulmuş patlayıcı atım tutanaklarını olay yerine gitmeden karakola getirtip imzaladığı, böylece resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204/2, 43 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.1.2010 gün ve E:2010/245, K:2010/16 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

SİLİVRİ AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 26.1.2010 gün ve E:2010/21, K:2010/8 sayı ile, asker kişi sanığı, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak ve askeri mahalde işlendiği ileri sürülen suç nedeniyle yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle, itirazı kabil olmak üzere görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

3. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 7.5.2010 gün ve E:2010/719, K:2010/324 sayı ile, sanığa yüklenen eylemin, Jandarma olan sanığın mülki görevleri sırasında işlendiği anlaşıldığından yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay 2. Dairesi’nce, hükmün onanmasına karar verilmiş, dava dosyası, 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler; Ahmet DURU,  Ahmet KARADAVUT, Dilaver KAHVECİ, Turgut SÖNMEZ, Haluk ZEYBEL, A. Zeki LİMAN’ın katılımlarıyla yapılan 24.12.2012 günlü toplantısında, Raportör-Hâkim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Hüseyin KORKUSUZ’un, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosyanın  incelenmesinde,  adli  yargı  yerince  verilen  görevsizlik kararının itiraz yolu açık olmak üzere verildiği anlaşılmıştır.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almış, 232. Maddesinin 6. Fıkrasında ise, “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir” hükmüne yer verilmiştir.

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un “Olumsuz görev uyuşmazlığı” başlığı altında düzenlenen 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir” denilmektedir.

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, başvuracağı kanun yolu, süresi, mercii yasaya uygun olarak gösterilmeyen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Silivri Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 24.12.2012 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.