Ceza Bölümü         2012/34 E.  ,  2012/34 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Yakınan        : M.T.

            Sanıklar        : 1-Y.Y.

                                     2-M.M.

                                     3-S.G.

                                   4-Y.D.

                                   5-V.B.

                                  6-H.F.Ç.

 O L A Y          : Denizkent Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde görevli sanıklar Uzm. J. Çvş. Y.Y., Uzm. J. Çvş. M.M., Uzm. J. Çvş. S.G., Uzm. J. Çvş.Y.D., Uzm. J. Çvş. V.B., Uzm. J. Çvş. H.F.Ç. ve J. Er S.U.’nun karakolda oldukları 7.7.2004 günü, saat 20:00 sıralarında, yıllık izni nedeniyle İlçede bulunan Hv. Kont. Ütğm. Ü.T.’nın karakola gelerek “kim ulan buranın komutanı” diye küfür ettiği sırada yakınan M.T.’nın da karakola yönelerek “bu karakolda yedi tane köpek var” diyerek hakaret etmesi üzerine, bu şekilde davranamayacağını belirterek kendisini engellemek isteyen S.U.’yu iterek yere düşürmesi sonucu çıkan arbede esnasında, Ü. ve M.T.’nın sanıkları, sanıkların da bu kişileri yaraladıkları ileri sürülerek Ü. ve M.T. haklarında eylemlerine uyan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/4, 271/2, 1. bent, 266/1, (7kez) sanıklar haklarında eylemlerine uyan aynı Kanun’un 456/4, 251. (2 şer kez) maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Gönen Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 7.12.2004 gün ve E:2004/569, K:2004/306 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.           

            GÖNEN ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 19.12.2005  gün  ve    E:2005/360, K:2005/324 sayıyla, M.T. hakkında açılan kamu davasının tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydından sonra, asker kişi sanıklara yüklenen eylemin askeri mahalde işlendiği ileri sürüldüğünden yargılamanın askeri yargı yerine ait olduğu açıklanarak, sanıkların üste fiilen taarruz ve görev sırasında etkili eylem suçlarından, Ü.T.’nın asta müessir fiil suçundan yedi kez yargılanmak üzere görevsizlik kararı vermiş, kararın bir kısım sanıklar tarafından temyiz edilmesi üzerine, hükmün Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nce onanmasına karar verilmiş, bu şekilde kesinleşen dava dosyası, Muharebe Hizmet Destek Eğitim Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

MUHAREBE HİZMET DESTEK EĞİTİM KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 13.9.2011 gün ve E:2011/64, K:2011/195 sayıyla, Ü.T.’nın, hakkında açılan kamu davaları nedeniyle bir kısmından cezalandırılmasına, bir kısmından beraatine, sanıklardan H.F.Ç.’in üste fiilen taarruz suçu nedeniyle cezalandırılmasına, diğer sanıkların bu suçtan beraatlerine, sanıklar hakkında yakınan M.T.’ya yönelik eylemleri ile görevde etkili eylem suçu nedeniyle açılan kamu davasında ise, Anayasa’da yapılan değişiklik nedeniyle yüklenen eylemin asker kişiye karşı, askerlik hizmet ve görevleri nedeniyle işlenmemiş olması, askeri suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması nedeniyle yargılamanın adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın görevsizlik kararına ilişkin kısmı temyiz edilmeyerek kesinleşmiş, dava dosyası, Muharebe Hizmet Destek Eğitim Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler; Ali Cengiz ÖZBEK, Ahmet DURU, Ahmet KARADAVUT, Turgut SÖNMEZ, Haluk ZEYBEL, Zafer YAĞLIOĞLU’nun katılımlarıyla yapılan 05.11.2012 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde sanıklar hakkında M.T.’ya karşı görevde etkili eylem suçu nedeniyle açılan kamu davası yönünden olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN’ın adli yargı,  Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Veli ÇALIŞKAN’ın davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ 

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.           

Sanıklara yüklenen eylemlerin Türk Ceza Kanunu’nda düzenlendiği, Askeri Ceza Kanunu’nda bu suçlara ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, bu nedenle yüklenen eylemlerin “askeri suç” olmadığı kuşkusuzdur. 

12.9.2010 tarihinde yapılan halkoylaması sonucu kabul edilip, buna ilişkin Yüksek Seçim Kurulu Kararı’nın 23.9.2010 gün ve 27708 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5982 sayılı Yasa’nın 15. maddesi ile değişik T.C. Anayasa’sının 145. maddesinin birinci fıkrasında, “Askeri yargı, askerî mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütülür.  Bu  mahkemeler;  asker   kişiler   tarafından   işlenen  askerî  suçlar  ile bunların asker kişiler aleyhine veya askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidir. Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davalar her halde adliye mahkemelerinde görülür” denilmiştir. 

Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararında, asker kişi sanıkları askeri mahalde işledikleri ileri sürülen suç nedeniyle yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesine yer verilmiş ise de, özel kanun niteliğindeki Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nun 9. maddesinde yer alan “askeri mahal” kavramının Anayasa’da yapılan yeni düzenleme ile kaldırıldığı,  ayrıca Anayasa Mahkemesi’nde iptale konu olduğu, Mahkemece 15.3.2012 gün ve E:2011/30, K:2012/36 sayılı karar ile “…..askeri mahallerde…..” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği de gözetildiğinde, artık asker kişilerin askeri mahalde işledikleri suçlara ait davaların askeri yargı yerinde görülemeyeceği açıktır. 

Açıklanan nedenlerle, askeri suç olmayan, asker kişiye karşı, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmeyen eylemler nedeniyle sanıklar hakkında açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Gönen Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir. 

SONUÇ: Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Gönen Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19.12.2005  gün  ve  E:2005/360, K:2005/324 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 05.11.2012 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.