Hukuk Bölümü         2004/27 E.  ,  2004/26 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : Z.K.

Vekili              : Av. Eriş Gürsel

Davalı            : S.S.K. Manisa Sigorta Müdürlüğü

O  L  A  Y    : Davalı İdarece, 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesi uyarınca davacı adına idari para cezası tahakkuk ettirilmiş; yapılan itiraz, Sigorta Müdürlüğü Ünite İtiraz Komisyonunun 18.2.2003 günlü kararıyla reddedilmiştir.

            Davacı, adına tahakkuk ettirilen idari para cezasının kaldırılması istemiyle, 6.3.2003 gününde adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur.

            MANİSA SULH CEZA MAHKEMESİ; 9.5.2003 gün ve E:2003/24 D.İş, K:2003/291 Müt. sayı ile, 506 sayılı Kanunun 140/4-3. fıkrasındaki “Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren (7) gün içinde Sulh Ceza Mahkemesine başvurabilirler” tümcesinin Anayasa Mahkemesinin 8.10.2002 gün ve E:2001/225, K:2002/88 sayılı kararıyla Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildiği ve bu kararın 26 Şubat 2003 tarih ve 25032 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği; mahkemelerin görevleri kanunla belirlendiğine göre, anılan Yasa kuralının iptaliyle Sulh Ceza Mahkemesinin görevine son verildiği; ancak Anayasa Mahkemesi iptal kararının yayımı tarihinden 1 yıl sonra yürürlüğe gireceği de hükme bağlanmış ise de, görev hususu kamu düzenine ilişkin bulunduğundan derhal uygulanması gerektiği; Anayasa Mahkemesi iptal kararındaki yürürlük süresi idareye kanunda gerekli düzenlemeyi yapma imkanı tanımak için olup, iptal kararı aleyhine düzenleme yapılamayacağına göre mahkemelerin görev hususuyla ilgili bulunmadığı; idarenin işlem ve eylemlerine karşı genel yetkili İdare Mahkemesi, özel yetkili ise Sulh Ceza Mahkemesi olup, özel yetki de kaldırıldığından, genel yetkinin İdare Mahkemesinde her zaman mevcut olması nedeniyle Sulh Ceza Mahkemesinin görevli olmadığı; Anayasanın üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesine göre Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilen bir hükümle karar verilemeyeceğine göre, eldeki davalara da uygulanacağı ve iptal kararının yayımlanma tarihinden itibaren yargı organlarını da bağlayacağı yolundaki Anayasanın 153/ son. maddesi hükmü karşısında Sulh Ceza Mahkemesinin görevinin sona erdiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

 Davacı, sözkonusu para cezasına itiraz ederek iptali istemiyle, 19.6.2003 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır.

MANİSA İDARE MAHKEMESİ; 20.6.2003 gün ve E:2003/551, K:2003/611 sayı ile, 506 sayılı Yasa’nın 140/4-3. maddesinde, idari para cezalarına karşı itiraz edilebileceğinin, itirazı reddedilenlerin ise kararın kendilerine tebliğinden itibaren (7) gün içinde yetkili Sulh Ceza Mahkemesine başvurabileceğinin öngörüldüğü; bu durumda, anılan Yasa maddesine göre verilen cezaya karşı yapılan itiraza bakma görevinin Sulh Ceza Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir

 İNCELEME VE GEREKÇE        : Uyuşmazlık   Mahkemesi  Hukuk  Bölümü’nün,  Tülay TUĞCU’nun   Başkanlığında,   Üyeler:  Dr. Atalay  ÖZDEMİR, M.Lütfü  ÜÇKARDEŞLER, Serap AKSOYLU, Z. Nurhan YÜCEL, Turgut ARIBAL  ve  Abdullah ARSLAN’ın  katılımlarıyla  yapılan 3/5/2004 günlü toplantısında, Raportör- Hakim İsa YEĞENOĞLU’ nun  davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Nevzat ÖZGÜR’ün  davada idari yargının görevli olduğu yolundaki  yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, daha önce yapılan başvuruda Başkanlık yazısı ile adli yargı yerinden kararın kesinleşme durumunun sorulması üzerine Manisa Sulh Ceza Hakimliğince sehven “dosyanın temyizen Yargıtaya gönderildiği” cevabının verilmesi nedeniyle Uyuşmazlık Mahkemesi hukuk Bölümü’nce başvurunun usul yönünden reddi yolunda karar verilmiş ise de, bu kez, her iki dava dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak, davacının istemi üzerine son görevsizlik kararı veren yargı yerince uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesi nedeniyle yeniden yapılan inceleme sonunda, adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşılmıştır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık görülmediğinden görev uyuşmazlığının esasının  incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

             ESASA İLİŞKİN İNCELEME : Dava, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun değişik 140. maddesine göre verilen idari para cezasına ilişkin işlemin iptali isteminden ibarettir.

            506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 3910 sayılı Kanun ile değişik 140. maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren (7) gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine başvurabilirler.” yolundaki üçüncü tümcesi, Anayasa Mahkemesi’nin 8.10.2002 gün ve E:2001/225, K:2002/88 sayılı kararıyla iptal edilmiş ve iptal edilen kuralın doğuracağı hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edici nitelikte görüldüğünden, Anayasa’nın 153. maddesinin üçüncü fıkrasıyla 2949 sayılı Yasa’nın 53. maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları gereğince, iptal hükmünün kararın Resmi Gazetede yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiş; bu karar, 26.2.2003 tarih ve 25032 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

            Anayasa’nın “ Anayasa Mahkemesinin kararları” başlıklı 153. maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında, “ Kanun, kanun hükmünde kararname veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmi Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmi Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.

            İptal kararının yürürlüğe girişinin ertelendiği durumlarda Türkiye Büyük Millet Meclisi iptal kararının ortaya çıkardığı hukuki boşluğu dolduracak kanun tasarı veya teklifini öncelikle görüşüp karara bağlar.” hükümlerine yer verilmiş; aynı maddenin son fıkrasında, “Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar.” hükmü yer almıştır.

Anılan hükümlere göre sözüedilen Anayasa Mahkemesi kararının hukuki sonuçları incelendiğinde: iptal hükmünün, karar 26.2.2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmış olduğuna göre,Anayasa Mahkemesi’nce belirlenen bir yıllık sürenin sona ereceği 26.2.2004 gününde yürürlüğe gireceği açık olup, ancak bu tarih itibariyle görev kuralı yürürlükten kalkacağından, yasama organınca kendisine verilen bir yıllık süre içinde herhangi bir düzenleme yapılmadığı takdirde 26.2.2004 tarihinden itibaren görevli yargı yerinin hukukun genel ilkelerine göre saptanabileceği; fakat,yasama organı tarafından, Anayasa Mahkemesi’nce verilen bir yıllık süre içinde iptal hükmü doğrultusunda yasal düzenleme yapılması halinde ise, işaret edilen yargı yerinin yeni düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren görevli olacağı tartışmasızdır.

Nitekim, 29.7.2003 tarih ve 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu’nun 51. maddesi ile, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun “ Kurumca verilecek idari para cezaları” başlıklı 140. maddesi tümüyle değiştirilmiş ve bu yeni maddenin dördüncü fıkrasının üçüncü tümcesinde “Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içinde idare mahkemesine başvurabilirler.” denilmek suretiyle, anılan Anayasa Mahkemesi kararının gereği yerine getirilmiştir.

            6 Ağustos 2003 tarih ve 25191 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 4958 sayılı Yasa’nın “Yürürlük” başlıklı 58. maddesi “Bu Kanunun;

a)     25 inci ve 36 ncı maddeleri 1.1.2004 tarihinden itibaren,  38 inci  maddesi  yayımını

izleyen ayın sonundan itibaren, 40 ıncı maddesi yayımını takip eden aybaşından itibaren, 43 üncü maddesi Kanunun yayımı tarihinden altı ay sonra,

            b)Diğer maddeleri ise yayımı tarihinden itibaren,

            Yürürlüğe girer.” hükmünü taşımakta olup; sözüedilen değişikliği öngören 51. madde 6.8.2003 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

            Öte yandan, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesidir.

            Buna göre, davanın açıldığı andaki kurallara görev görevli olan mahkeme, yeni bir yasa ile görevsiz hale gelmiş ise, ( davanın açıldığı anda görevli olan ve fakat yeni yasaya göre görevsiz hale gelen) mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekeceği; ancak, yeni yasadaki görev kuralının, değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra açılacak davalarda uygulanacağına dair intikal hükümlerinin varlığı halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilemeyeceği açıktır.

            Diğer taraftan, dava görevsiz mahkemede açılmış, bu sırada yapılan bir kanun değişikliği ile görevsiz mahkeme o dava için görevli hale gelmiş ise, mahkeme, artık görevsizlik kararı veremeyip ( yeni kanuna göre görevli hale geldiği için) davaya bakmaya devam etmesi gerekir.

            İncelenen uyuşmazlıkta, dava konusu edilen idari para cezasına ilişkin yasa kuralı değiştirilmiş ve yeni düzenleme 6.8.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olduğuna göre, görev kuralının geçmişe etkili olacağı yolundaki genel hukuk ilkesi karşısında, 506 sayılı Yasa’nın 140. maddesine göre verilen idari para cezasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde idari yargı yerleri görevli bulunmaktadır.

 Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ         :Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Manisa İdare Mahkemesi’nin 20.6.2003 gün ve E:2003/551, K:2003/611 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 3.5.2004 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.