Hukuk Bölümü         2002/81 E.  ,  2002/74 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           :H.O.

Vekili              :Av. S.Ö.

Davalı          :Bitlis Valiliği ( İl Sağlık  Müdürlüğüne izafeten)

Vekili              :Hazine Av. R.K.

O  L  A  Y       :Serbest eczacılık yapan davacı, İl Sağlık Müdürlüğü ile anlaşma yapma isteğinin cevap verilmeyerek reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle, idari yargı yerinde dava açmıştır.

            VAN İDARE MAHKEMESİ; 14.2.2002 gün ve E:2001/646, K:2002/60 sayı ile, bir sözleşmenin idari sözleşme sayılabilmesi için sürekli bir kamu hizmetinin görülmesi amacını taşıması, taraflardan birinin idare olması ve kamu hukukuna özgü, kamu hukukundan doğan şart ve hükümlerin sözleşmede yer almasının zorunlu bulunduğu; eczaneler ile idareler arasındaki sözleşmelerin nitelikleri değerlendirildiğinde, bunun idari bir sözleşme olmayıp, özel hukuk hükümleri çerçevesinde yapılan bir sözleşme olduğu; bu durumda, davanın görüm ve çözümü görevinin adli yargı yerine ait bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Davacı vekili, bu kez, anlaşma yapma isteğinin cevap verilmeyerek reddine dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğunun ve anlaşma yapılması gerektiğinin tespiti ile muarazanın giderilmesine karar verilmesi istemiyle, 21.3.2002 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır.

            BİTLİS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 16.4.2002 gün ve E:2002/31, K:2002/32 sayı ile,davada öncelikle idari eylem ve işlemlerin açıklanmasının gerektiği; idari işlemin, idari organ ve makamların idare hukuku alanındaki irade açıklamaları olup, kamu tüzelkişilerinin idari işlevleriyle ilgili her işleminin esas itibariyle idari işlem olarak kabul edildiği; idari işlemin en önemli özelliğinin tek taraflı bir irade beyanı ile hukuksal sonuç doğurması, karşı tarafın irade açıklamasını gerektirmemesi olduğu; idarenin yaptığı her işlemin hukuksal niteliğinin bir idari işlem olmayabileceği; taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulmadığı bir aşamada idarenin tek taraflı ve hukuksal sonuç doğurmaya elverişli beyanının bir idari işlem olacağı, çünkü ortada henüz tarafların karşılıklı irade beyanları ile oluşturdukları ve özel hukuk alanında sonuç doğuracak bir sözleşmenin bulunmadığı; olayda, davacının idare ile eczacılık sözleşmesi yapmak isteğinde bulunduğu, idarenin ise cevap vermeyerek davacının talebini zımnen reddettiği; böylece, henüz taraflar arasında özel hukuk alanında sonuç doğuracak bir sözleşme kurulmadığı; davacı vekilinin dava dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği emsal kararlar da taraflar arasında özel hukuk alanını ilgilendiren sözleşme yapıldıktan sonra meydana gelen uyuşmazlıklarla ilgili olup, dava konusu edilen olayla bir ilgisi bulunmadığından Mahkemece emsal olarak kabul edilmediği; taraflar arasında henüz kurulmuş geçerli bir sözleşme bulunmadığı ve işlem idari nitelikte olduğundan davaya bakma görevinin idari yargıya ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar da, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

             İNCELEME VE GEREKÇE   : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler: Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Ayla ALKIVILCIM, Ahmet BAŞPINAR, Ertuğrul TAKA ve Hıfzı ÇUBUKLU’ nun katılımlarıyla yapılan 18.11.2002 günlü toplantısında, Raportör- Hakim İsa YEĞENOĞLU’ nun  davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu ve adli yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak, davacının istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık görülmediğinden esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verildi.

             ESASA İLİŞKİN İNCELEME :

            Dava, Bütçe Uygulama Talimatında öngörülen biçimde eczane tarafından anlaşma yapmak için yapılan başvurunun İl Sağlık  Müdürlüğünce cevap verilmeyerek reddi yolundaki işlemin iptali isteminden ibarettir.

            Tedavi  Yardımı Hakkında 7 Seri  No’lu  2001  Mali Yılı  Bütçe  Uygulama  Talimatının “ Eczanelerle Yapılacak Anlaşma” başlıklı 14. maddesinin ilk üç bendinde, “ 14.1.Yönetmelik gereğince, kurumlarca ilaç ve gereçlerin sağlanmasının mümkün olmadığı hallerde, kurumlarla eczaneler arasında yapılacak anlaşmaya esas teşkil etmek üzere Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti ile Bakanlığımız arasında PROTOKOL (Ek-4) imzalanmıştır.

            14.2.Kurumlarla anlaşma yapmak isteyen eczacının, protokol ekindeki ‘BAŞVURU FORMU’ nu bağlı bulunduğu Türk Eczacıları Birliği Bölge Eczacı Odasına onaylatması gerekmektedir.

            14.3. Kurumlar ‘Protokol’de yer alan usul ve esaslar çerçevesinde %5 indirimli ve yukarıda belirtilen işlemleri tamamlayan her eczane ile protokol ekinde yer alan örnek ‘eczanelerle yapılacak anlaşma’ formuna göre ( bu protokoldeki hükümlere aykırı hareketleri nedeniyle anlaşmaları feshedilenler hariç) anlaşma yapacaktır. (...)” denilmiş ve konuya ilişkin diğer hususlar ise takibeden 6 bent halinde belirlenmiştir.

            Maliye Bakanlığı ile Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti arasında “Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği” uyarınca kurum mensuplarının eczanelerden temin edecekleri ilaçlarla ilgili olarak, kurumlarla eczaneler arasında yapılacak anlaşma için: protokol kapsamına kimlerin girdiği; ilaçların verilmesi, bedelinin tahsili, fiyat küpürlerinin reçeteye yapıştırılması gibi hangi esasların uygulanacağı; eczanelerin sözleşmelerinin hangi hallerde feshedileceği ve fesih süreleri ile eczanelerin sözleşmeyi ne şekilde feshedebileceği; ödemelerin ne kadar sürede yapılacağı; ihtilaf halinde ne yapılacağı; kurumlarla eczaneler arasında bu protokol esaslarına göre anlaşma yapılacağı ve yürürlük hususlarında görüş birliğine varılarak protokol imzalanmıştır.

            Bu düzenlemelere göre reçete muhteviyatı ilaçları %5 indirimli olarak vermeyi kabul eden ve protokol ekinde yer alan “ Başvuru Formu” nu bağlı bulunduğu T.E.B. Bölge Eczacı Odasına onaylatarak kurumlara başvuran eczanelerle ( başvuru formuyla bütün halde olan      “Eczanelerle Yapılacak Anlaşma”) anlaşma imzalanacağı ve protokolde belirlenen hükümlerin de bu anlaşmanın ekini oluşturacağı anlaşılmaktadır.

            Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 178. sayılı KHK.’nin 10. maddesi ile, kamu harcamalarında tasarruf sağlanması, tutarlı, etkili ve dengeli bir bütçe politikasının yürütülmesi amacıyla kamu istihdam politikası ve giderlerle ilgili kanun, tüzük, kararname ve yönetmeliklerin uygulanmasını düzenlemek, yürürlükte bulunan mevzuatın mali hükümlerinin uygulanmasını yönlendirmek, bu konuda ortaya çıkacak her türlü meseleyi çözmek ve tereddütleri gidermek konusunda Maliye Bakanlığı yetkili kılınmış olup, idareye tanınan bu düzenleme yetkisine dayanılarak çıkarılan Bütçe Uygulama Talimatının, idare hukuku alanını ilgilendiren objektif ve genel düzenlemelerden olduğu kuşkusuzdur.

Olayda, davacı eczacı tarafından Bütçe Uygulama Talimatında öngörüldüğü şekilde kuruma başvuruda bulunulmuş ise de, bu başvurunun zımnen reddedildiği; adli yargı yerine ait dava dosyasında bulunan savunma dilekçesinde, davalı Kurumca, protokolde belirtilen fesih nedenlerinin dışında ve OHAL Bölgesine özgü güvenlik soruşturması nedeninin öne sürüldüğü; diğer taraftan, taraflar arasında önceki dönemde anlaşma yapıldığından sözedilmediğinden davacı hakkında protokolde öngörülen fesih nedenleri ve fesih süreleri sözkonusu olmayıp, uyuşmazlığın sözleşme öncesi idari aşamaya ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır.

            Bu durum karşısında, Bütçe Uygulama Talimatında öngörülen biçimde yapılan başvurunun zımnen reddi, genel düzenleyici işleme dayalı olarak tesis edilen olumsuz bir uygulama işleminden ibaret olduğundan, bu işleme karşı açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-a. maddesinde sayılan idari dava türlerinden iptal davası kapsamında görüm ve çözümünde idari yargı yeri görevli bulunmaktadır.

            Açıklanan nedenlerle, Van İdare Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ         : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Van İdare Mahkemesi'nin 14.2.2002 gün ve E:2001/646, K:2002/60 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA 18.11.2002 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE  karar verildi.