T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO      : 2014 / 989

            KARAR NO : 2014 / 1033

            KARAR TR  : 17.11.2014

 

ÖZET :Asliye Hukuk Mahkemesince verilen karar idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle verilmiş bir görevsizlik kararı mahiyetinde olmadığından; 2247 sayılı Yasa’nın 19.maddesinde öngörülen koşulu taşımayan  BAŞVURUNUN,  aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca  REDDİ  gerektiği  hk.

 

 

 

 

 

K  A  R  A  R

 

            Davacı           : I.D.Ö.

Vekili             : Av. S. U.      (İdari Yargıda)

            Davalı            : Nüfus Müdürlüğü - ARTVİN

 

            O L A Y          : Davacı dava dilekçesinde özetle; Artvin İli,Beşağıl köyünde 1985 yılında doğduğunu, doğumunun evde gerçekleştiğini, bu nedenle doğum kaydının bulunmadığını, ailesinin isteği üzerine kendisinden önce dünyaya gelen ve hayatını kaybeden 1981 yılı doğumlu ablası I.Ö.’in nüfus kaydını kullandığını, ablasına ilişkin ölüm kaydı bulunmadığından nüfusta ablası adına yapılan kaydın kendisine aitmiş gibi göründüğünü, nüfus kaydındaki yaşı ile gerçek yaşı arasındaki farktan dolayı sorunlar yaşadığını belirterek, nüfus kaydında 1981 olan doğum tarihinin gerçek doğum tarihi olan 1985 olarak düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesi: 15.10.2010 gün ve E:2010/313,K:2010/275 sayılı kararında özetle; ‘’ … davada doğum tarihinin düzeltilmesini isteyen I. D. Ö.’in nüfusa kayıt edilmediği, bugüne dek, kendisinden önce doğmuş olan 23.11.1981 doğum tarihli kardeşinin ölmesine karşın, kaydının düşülmediği anlaşılan aynı addaki kardeşi Işılay’ın kaydını kullandığı ileri sürüldüğüne göre bu istek dikkate alındığında, doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin, nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.” demek suretiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

Davacı vekili aynı istemle bu kez idari yargı yerinde dava açmıştır.

Rize İdare Mahkemesi: 03.06.2011 gün ve E:2011/111, K:2011/299 sayı ile özetle; “Nüfus kayıtlarındaki düzeltmelerin, Medeni Kanun’un 38. maddesinde yer alan hakim kararı ile mümkün olacağı kuralı gereğince, bu konudaki uyuşmazlıkların adli yargı yerinde açılacak davalarla çözümü mümkündür.” demek suretiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiştir.

İş bu karara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay 10. Daire 04.03.2014 gün ve E:2011/10011, K:2014/1363 sayılı ilamı ile özetle; “2247 Sayılı Yasa’nın 19. maddesi uyarınca uyuşmazlığı çözmekle Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu sonucuna ulaşılması halinde,görevli mahkemenin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulması gerekirken, davanın görev yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, temyize konu İdare Mahkemesi kararı 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanuna aykırı bulunmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Rize İdare Mahkemesinin kararının bozulmasına, görevli merciin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesi için dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine.” demek suretiyle kararın bozulmasına karar vermiştir.

Rize İdare Mahkemesi: Danıştay’ın bozma ilamına uyduktan sonra, 15.09.2014 gün ve E:2014/547 sayı ile davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğini belirterek, 2247 sayılı Kanunun 19.maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Eyüp Sabri BAYDAR, Ali ÇOLAK,  Nurdane TOPUZ, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Ayhan AKARSU ve Mehmet AKBULUT’un katılımlarıyla yapılan 17.11.2014 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Selim Şamil KAYNAK’ın, başvurunun reddi yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Danıştay Savcısı Mehmet Ali GÜMÜŞ’ün başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, Artvin İli, Beşağıl köyünde 1985 yılında doğduğunu ve doğum kaydı olmadığını belirten davacının,ailesinin isteği üzerine kendisinden önce dünyaya gelen ve hayatını kaybeden 1981 yılı doğumlu ablası I. Ö.’in nüfus kaydını kullandığı, ablasına ilişkin ölüm kaydı bulunmadığından nüfusta ablası adına yapılan kaydın kendisine aitmiş gibi göründüğü, nüfus kaydındaki yaşı ile gerçek yaşı arasındaki farktan dolayı sorunlar yaşadığı iddiası ile, nüfus kaydında 1981 olan doğum tarihinin gerçek doğum tarihi olan 1985 olarak düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Anayasa’nın 158. maddesinde,Uyuşmazlık Mahkemesi’nin adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkili olduğu belirtilmiş; 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde, “Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir…” hükmü, Yargı Mercilerinin Uyuşmazlık Mahkemesine Başvurmaları başlıklı 19.maddesinde; ‘’ Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir. ‘’ denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.

Adli yargı yerinde dava açıldığı esnada yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 7. maddesinde,diğer bir mahkeme yahut idari makam veya yargı merciinin görevine giren bir dava veya iş kendisine arz olunan mahkemenin, duruşma yapmadan görevsizlik kararı verebileceği gibi davanın her safhasında kendiliğinden görevli olmadığına da karar vereceği hükmü yer almış; bu Kanunu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun, ‘’Asliye hukuk mahkemelerinin görevi” başlıklı 2.maddesinde, “ (1) Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.

 

(2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.” hükmüne yer verilmiştir.

Artvin Asliye Hukuk Mahkemesince, davada doğum tarihinin düzeltilmesini isteyen davacının nüfusa kayıt edilmediği,bugüne dek, kendisinden önce doğmuş olan 23.11.1981 doğum tarihli kardeşinin ölmesine karşın, kaydının düşülmediği anlaşılan aynı addaki kardeşinin kaydını kullandığı ileri sürüldüğünden, bu istek dikkate alındığında, doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin, nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.

Görüldüğü üzere, Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı, idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle verilmiş bir görevsizlik kararı niteliğinde olmadığından, adli ve idari yargı yerleri arasında görev uyuşmazlığı oluştuğundan söz etmek mümkün değildir.

Bu durumda, olayda, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan başvurunun, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

S O N U Ç : 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 17.11.2014 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Eyüp Sabri

BAYDAR

 

 

 

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

Üye

Ayhan

AKARSU

Üye

Nurdane

TOPUZ

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT