T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO       : 2015 / 674

            KARAR NO  : 2015 / 687

            KARAR TR   : 26.10.2015

ÖZET : İdari para cezasından kaynaklanan ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın, 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesi gözetildiğinde ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

                                                          

 

 

 

K  A  R  A  R

           

Davacı             : Palandöken İlçe Belediye Başkanlığı

Vekilleri          : Av. O. A.-Av. N. A. B.-Av. A.S.D.

Davalı             : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı

Vekili              : Av.Y. E. B.

 

O L A Y         :  Davacı vekilleri, müvekkiline gönderilen 3 adet ödeme emri tebligatı ile; 2012/16131 E. sayılı ödeme emri ile, 2010/03-2010/04 aylarına ait prim borcu olarak asıl ve gecikme zammı toplamı: 271,86 TL;  2012/16132 E. sayılı ödeme emri ile, 2012/09 ayına ait issizlik sigortası prim borcu olarak asıl ve gecikme zammı toplamı: 1.238,08 TL ve 2012/16133 E. sayılı ödeme emri ile,2010/03-2010/04 aylarına ait idari para cezası asıl ve gecikme zammı toplamı: 3.198,90 TL’nin ödenmesinin ihtar edildiğini; müvekkili idarenin davalı Kuruma böyle bir borcu bulunmadığını ifade ederek;  2012/16131, 2012/16132 ve 2012/16133 takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemiyle 24.12.2012 tarihinde adli yargı yerinde dava açmıştır.

ERZURUM İŞ MAHKEMESİ:31.12.2012 gün ve E:2012/678, K:2012/679 sayı ile, davacı vekilinin özetle; Müvekkili idareye, 18/12/2012 tarihinde tebliğ alınan, 3 adet ödeme emri tebligatı ile, pirim borcu, işsizlik borcu pirim borcu ile idari para cezası asıl ve gecikme zammının ödenmesinin ihtar edildiğini, müvekkili kuruma yapılan icra takiplerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu bu itibarla, müvekkili idare aleyhine 2012/16131-2012/16132-2012/16133 sayılı icra takip dosyaları üzerinden gerçekleştirilen icra takiplerinin iptallerine karar verilmesini talep etmiş ise de, 5510 sayılı yasanın 102. Maddesinde düzenlendiği üzere, idari para cezası asıl ve gecikme zamlarına ilişkin, yapılacak itirazlar ile davaların idari yargıda görüleceğinin düzenlendiği, davaya konu edilen 2012/16133 sayılı takip dosyasındaki borcun konusunun idari para cezası asıl ve gecikme zammı olduğunun davacı tarafından dosyaya sunulan ödeme emri ile dava dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı gerekçesiyle; davacı davalı kurum tarafından 2012/16133 sayılı icra takip dosyası üzerinden gerçekleştirilen idari para cezası asıl ve gecikme zammına ilişkin takibin iptali istemiyle Mahkemelerinde dava açmış ise de, 5510 sayılı yasanın 102 maddesinde düzenlendiği üzere davaya bakmaya idari yargı görevli olduğundan, davacının idari para cezasına ilişkin davasının Görev yönünden dava şartları yokluğundan reddine; davacının davalı kurum tarafından 2012/16131-16132 sayılı icra takip dosyaları üzerinden gerçekleştirilen icra takiplerinin iptallerine ilişkin davasının, davacı buna ilişkin harç ve masrafları yatırdığında bu dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine ve o esas üzerinden yürütülmesine karar vermiş, bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Davacı vekilleri bu defa, 2012/16133 takip numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle 17.1.2013 tarihinde idari yargı yerinde dava açmıştır.

Erzurum 2.İdare Mahkemesi; 30.4.2014 gün ve E:2013/37, K:2014/463 sayı ile, uyuşmazlığın esasını inceleyerek dava konusu işlemin iptaline karar vermiş; itiraz edilmesi üzerine Erzurum Bölge İdare Mahkemesi; 1.12.2014 gün ve E:2014/798, K:2014/872 sayı ile, dava konusu ödeme emrinin 5510 sayılı Yasa uyarınca verilen idari para cezasından kaynaklandığı, anılan Kanunun 88. maddesinde, Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesinin yetkili olduğunun açıkça belirtilmiş olması karşısında, davanın görüm ve çözümünde idari yargı merciilerinin görevli olmadığı, davada iş mahkemesinin görevli olduğu; bu durumda, Erzurum 2. İdare Mahkemesi'nin 2013/37 esas sayılı dosyasında açılan bu davanın, Erzurum İş Mahkemesinde açılan davada verilen görevsizlik kararı üzerine açıldığının anlaşılması karşısında, Mahkemece, davada görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvuruda bulunulması ve işin incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin ertelenmesi gerekirken, işini esasına girilerek karar verilmesinde hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle; itirazın kabulüne, Erzurum 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 30/04/2014 gün ve E:2013/37, K:2014/463 sayılı kararının bozulmasına, yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermiş;  karar düzeltme istemi de aynı Mahkemenin 24.2.2015 gün ve E:2015/111, K:2015/65 sayılı kararıyla reddedilmiştir.

ERZURUM 2.İDARE MAHKEMESİ; 24.4.2015 gün ve E:2015/259 sayı ile, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun Yargı merciilerinin uyuşmazlık mahkemesine başvurmaları başlıklı 19. maddesi hükmüne yer verdikten sonra;  5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 88. maddesinde; " ... Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir. Yetkili iş mahkemesine başvurulması alacakların takip ve tahsilini durdurmaz." hükmünün yer aldığı; 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 37. maddesinin üçüncü fıkrasında ise; " Süresi içinde ödenmeyen sosyal sigorta ve genel sağlık sigortası primleri, işsizlik sigortası primleri, idari para cezaları, gecikme zamları, katılım payları Kurum alacağına dönüşür ve bu alacakların tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır." hükmüne yer verildiği; dava dosyasının incelenmesinden, davacı idare ile E. Ç. Y. İ. Mak. İmalat, Tamir ve Bakımı Şirketi arasında 01.04.2010 tarihinde Palandöken ilçe Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü Asfalt Plenti 2010 Yılı Nisan/Aralık Ayları Arası Aylık Periyodik Bakım ve Onarım Sözleşmesi imzalandığı, söz konusu şirket çalışanı Yahya ÇOBAN'ın iş kazası sonucu ölmesi sonrasında davalı idarece inceleme başlatıldığı, inceleme sonucu 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 8 inci maddesinde öngörülen sigortalı işe giriş bildirgesinin Kuruma sigortalının çalışmaya başladığı tarihten önce verilmediği, yine aynı Yasa'nın 86 ncı maddesinde öngörülen 2010/3 aylarına ilişkin asil veya ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinin, anılan maddenin uygulanmasına ilişkin Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ'de belirtilen süre içinde Kuruma verilmediğinin tespit edildiği ve davacı Kurumun da bu konuda sorumluluğu bulunduğundan bahisle 5510 sayılı Yasa'nın 102 nci maddesi uyarınca 05.07.2012 günlü ve 12.121.935 sayılı işlem ile 2.916,00 TL idari para cezası uygulandığı, bu cezanın tahsisli amacıyla gecikme faizi ile birlikte toplam 3.198,90.-TL tutarlı 2012/16133 sayılı ödeme emrinin düzenlendiği, söz konusu ödeme emrinin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığının anlaşıldığı;  olayda, dava konusu ödeme emrinin 5510 sayılı Yasa uyarınca verilen idari para cezasından kaynaklandığı görülmekte olup, anılan Kanunun 88. maddesinde, Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesinin yetkili olduğunun açıkça belirtilmiş olması karşısında, davanın görüm ve çözümünde idari yargı merciilerinin görevli olmadığı, davada adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varıldığı; diğer taraftan, davanın ilk olarak Erzurum İş Mahkemesinde açıldığı ve adı geçen Mahkemenin 31.12.2012 gün ve E: 2012/678, K: 2012/679 sayılı kararı ile uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verildiğinden görevli yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmesinin gerektiği gerekçesiyle; adli yargının görev alanına giren davada Mahkemelerinin görevli olmadığına, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve dosya incelemesinin bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 26.10.2015 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;  İdare Mahkemesince, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, adli ve idari yargı yerleri arasında “2012/16133 takip numaralı ödeme emrinin iptali istemi yönünden” olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının Mahkemece, ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK’in, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca verilen idari para cezasından kaynaklanan -gecikme zammı dahil- 3.198,90 TL tutarlı 5.12.2012 tarih ve 2012/16133 takip numaralı ödeme emrinin iptali isteminden ibarettir.

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 140. maddesinin 9.5.2007 gün ve 5655 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 4. fıkrasında, “İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk eder ve tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ödenir veya aynı süre içinde Kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî para cezası kesinleşir. Mahkemeye başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ödenmeyen idarî para cezaları, bu Kanunun 80 inci maddesi hükmü gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir. İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz ve yargı yoluna başvurulmaksızın tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme, idarî para cezalarına karşı Kuruma itiraz etme veya yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. Ancak, Kurumca itirazın reddedilmesi veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi halinde, daha önce tahsil edilmemiş olan dörtte birlik ceza tutarı, 80 inci madde hükmü de dikkate alınarak tahsil edilir” denilmiş; 80. maddesinin yedinci fıkrasında ise, "Kurum alacaklarının tahsilinde 21.7.1953 tarih ve 6183 sayılı Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, alacaklı Sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir" hükmüne yer verilmiştir.

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, bu düzenlemelere göre, idarî para cezalarının ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk edeceği ve tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ödeneceği veya aynı süre içinde Kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebileceği, itirazın takibi durduracağı, Kurumca itirazı reddedilenlerin, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilecekleri nedeniyle tahakkuk aşamasında idare mahkemelerinin görevli oldukları, kurum alacaklarının tahsilinde ise, 6183 sayılı Yasa hükümleri uygulanmak suretiyle düzenlenecek ödeme emrine karşı açılacak davalara bakma görevinin, 80. maddenin yedinci fıkrasında açıkça belirtildiği gibi Sigorta Müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesine ait olduğu sonucuna varmıştır.

Ancak, 506 sayılı Kanun’un yukarıda sözü edilen maddeleri 31.5.2006 gün ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.

5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinde, “(…)İdarî para cezaları ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir.

İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme idari para cezasına karşı yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. (İptal üçüncü cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 28/11/2013 tarihli ve E.: 2013/40, K.: 2013/139 sayılı Kararı ile.) (…)

Mahkemeye başvurulması idari para cezasının takip ve tahsilini durdurmaz. Tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ödenmeyen idari para cezaları, 89 uncu madde hükmü gereğince hesaplanacak gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir.(…)” denilmiş; 88. maddesinde ise, “(…)Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır. Kurum, 6183 sayılı Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı ile diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır.

Kurum, 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen alacakları hariç olmak üzere her türlü alacağın teminatını teşkil etmek üzere Yeni Türk Lirası ve/veya yabancı para birimi üzerinden ticari işletme, taşınır ve/veya taşınmaz rehni dahil olmak üzere her türlü teminat almaya yetkilidir.

Kurumun 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen prim ve diğer alacakları amme alacağı niteliğinde olup, imtiyazlı alacaktır. Kurumun taraf olduğu her türlü dava ve icra takiplerinin kısmen veya tamamen aleyhe neticelenmesi halinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda yazılı tazminat ve cezalar Kurum hakkında uygulanmaz.

Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun uygulamasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir. Yetkili iş mahkemesine başvurulması alacakların takip ve tahsilini durdurmaz(…)”hükmü yer almıştır.

Öte yandan, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 37. maddesinin üçüncü fıkrasında, “Süresi içinde ödenmeyen sosyal sigorta ve genel sağlık sigortası primleri, işsizlik sigortası primleri, idarî para cezaları, gecikme zamları, katılım payları Kurum alacağına dönüşür ve bu alacakların tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır” denilmiştir.

Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesidir.

            Davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme, yeni bir yasa ile görevsiz hale gelmiş ise, (davanın açıldığı anda görevli olan ve fakat yeni yasaya göre görevsiz hale gelen) mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekeceği; ancak, yeni yasadaki görev kuralının, değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra açılacak davalarda uygulanacağına dair intikal hükümlerinin varlığı halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilemeyeceği açıktır.

            Diğer taraftan, dava görevsiz mahkemede açılmış, bu sırada yapılan bir kanun değişikliği ile görevsiz mahkeme o dava için görevli hale gelmiş ise, mahkeme, artık görevsizlik kararı veremeyip (yeni kanuna göre görevli hale geldiği için) davaya bakmaya devam etmesi gerekir.

Olayda, davacı idare ile E. Ç. Y.İ. Mak. İmalat, Tamir ve Bakımı Şirketi arasında 01.04.2010 tarihinde Palandöken İlçe Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü Asfalt Plenti 2010 Yılı Nisan/Aralık Ayları Arası Aylık Periyodik Bakım ve Onarım Sözleşmesi imzalandığı, söz konusu şirket çalışanı Y.Ç.nin iş kazası sonucu ölmesi sonrasında davalı idarece inceleme başlatıldığı, inceleme sonucu 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 8. maddesinde öngörülen sigortalı işe giriş bildirgesinin Kuruma sigortalının çalışmaya başladığı tarihten önce verilmediği, yine aynı Kanunun 86. maddesinde öngörülen, 2010/3 aylarına ilişkin asıl veya ek nitelikteki aylık prim ve hizmet belgelerinin, anılan maddenin uygulanmasına ilişkin Aylık Prim ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ'de belirtilen süre içinde Kuruma verilmediğinin tespit edildiğinden bahisle,  5510 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca 05.07.2012 günlü ve 12.121.935 sayılı işlem ile 2.916,00-TL idari para cezası kesildiği; daha sonra, bu cezanın tahsili amacıyla gecikme faizi ile birlikte toplam 3.198,90.-TL tutarlı, 5.12.2012 tarihli,  2012/16133 takip no.lu ödeme emrinin düzenlendiği ve davacı tarafından bu ödeme emrinin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır.

Bu durumda, söz konusu ödeme emrine karşı açılan davada, 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesi gözetildiğinde İş Mahkemesinin görevli olduğu kuşkusuzdur.

Açıklanan nedenlerle, Erzurum 2.İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Erzurum İş Mahkemesi’nin 31.12.2012 gün ve E:2012/678, K:2012/679 sayılı görevsizlik kararının, -gecikme zammı dahil- 3.198,90 TL tutarlı 5.12.2012 tarih ve 2012/16133 takip numaralı ödeme emrine ilişkin kısmının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç  : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Erzurum 2.İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile Erzurum İş Mahkemesinin 31.12.2012 gün ve E:2012/678, K:2012/679 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ -gecikme zammı dahil- 3.198,90 TL tutarlı 5.12.2012 tarih ve 2012/16133 takip numaralı ödeme emrine ilişkin kısmının KALDIRILMASINA, 26.10.2015  gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

 

Üye

Süleyman Hilmi

AYDIN

Üye

Yusuf Ziyaattin

CENİK

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

 

 

 

 

 

Üye

Yüksel

DOĞAN