Ceza Bölümü         2000/75 E.  ,  2000/77 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

             Davacı           : K.H.

            Sanıklar         : 1-H.F.

                                     2-İ.A. 

            O L A Y          : Kıbrıs 28. Tüm. Zh. A. 2. Tnk. Tb. 3. Bl. Komutanlığı emrinde görevli Tnk. Er sanıklar H.F. ile İ.A.’ün, 29.8.1995 günü, birliklerinden firar ederek Güzelyurt/Güneşköy’de bulunan İ.A.’ın evine girip bir kısım eşyasını çaldıkları, böylece, hırsızlık suçunu işledikleri ileri sürülerek, haklarında hazırlık soruşturmasını yürüten Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri  Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, 20.12.1995 gün ve E:1995/1457, K:1995/91 sayıyla, işlenen suçun askeri suç olmadığı, askeri bir suça da bağlı bulunmadığı, asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak da işlenmediği gerekçesiyle yargılama görevinin adli yargıya ait olduğu açıklanarak görevsizliğine, dosyanın, görevli savcılığa gönderilmesine karar verilmiştir. 

Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı: 1.2.1996 gün ve E:1996/244, K:1996/113 sayıyla; olay bölümünde açıklanan hususları tekrar ederek sanıkların Türk Ceza Kanunu’nun 492/1, 522. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açmıştır. 

            KAHRAMANMARAŞ 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 21.5.1999 gün ve E:1996/85, K:1999/486 sayıyla; suç gününde asker kişi olan sanıklar hakkında terhis edilmelerinden önce kamu davası açılmış olması nedeniyle davaya bakma görevinin askeri yargıya ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

            KIBRIS TÜRK BARIŞ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 6.6.2000 gün ve E:2000/523, K:2000/293 sayıyla; yüklenen suçun askeri suç olmaması, askeri bir suça  bağlı bulunmaması, asker kişiye karşı, askeri mahalde ya da askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiğinin de ileri sürülmemesi ve sanıkların terhis edilmeleriyle askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin de kesilmesi nedeniyle adli yargı yerinin davanın çözümünde görevli olduğu kanaat ve gerekçesiyle 2247 sayılı Yasa'nın 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulmasına, davanın incelenmesinin, görevli yargı yerini belirleyen kararın verilmesine kadar ertelenmesine karar vermiş, dava dosyası, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Mehmet KAPUSUZ, Ahmet ALKIŞ, A. Fahir KAYACAN' ın  katılımlarıyla yapılan 18.12.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Ercan UZUNGER' in, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

           ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir. 

            Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında görevsizlik kararı veren adli yargı yerince, sanıkların yüklenen suçu işledikleri ileri sürülen günde asker kişi oldukları ve terhis edilmelerinden önce kamu davası açılmış olması gerekçesine yer verilmiş ise de; sanıkların sadece "asker kişi" olmalarının, yukarıda anılan 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesi hükmüne göre askeri mahkemede yargılanmaları için yalnız başına yeterli olmadığı, bu kriterin yanısıra asker kişi sanıklara yüklenen suçun "askeri suç" olması veya askeri suç olmasa bile asker kişiye karşı yahut askeri mahalde ya da askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlenmiş olması kriterlerinin ve bunlardan en az birinin de ayrıca mevcut olması gerekmektedir.

                       Sanıklara yüklenen, unsurları ve cezalarıyla birlikte Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen "hırsızlık" suçunun askeri suç kapsamında bulunmadığı açıktır. 

Ayrıca, aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir.           

Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir. 

            Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır. 

            Somut olayda, asker kişi sanık hakkında, "hırsızlık" suçu nedeniyle kamu davası açıldığı, görevsizlik kararı veren askeri yargı yerince, ayrıca, sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesildiği gerekçesine de yer verilmiş olup, sanıklara yüklenen suçun, asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiğinin ileri sürülmediği, bu nedenle sanıkların terhis edilmiş olup olmamalarının bir öneminin bulunmadığı açıktır. 

            Açıklanan nedenlerle, sanıklara yüklenen suç askeri suç olmadığından, asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmediğinden, davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Kahramanmaraş 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın   çözümünde  adli  yargı  yerinin  görevli olduğuna, bu nedenle Kahramanmaraş 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 21.5.1999 günlü, E:1996/85, K:1999/486 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 18.12.2000 günü kesin olarak oybirliği ile karar verildi.