Ceza Bölümü         2007/34 E.  ,  2007/34 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

 

Davacı           :K.H. 

Sanık             :U.T.

                         OLAY             :Kahta İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Er U.T.'in, 20.7.2006 günü saat 03:30 sıralarında, nöbet dönüşü jandarmaya ait kantinin pencere demirlerini zorlamak suretiyle içeri girdiği ve para kutusunda bulunan 50 YTL. Kadar parayı aldığı, olayın anlaşılması sonucu çaldığı paranın 25 YTL. sını teslim ettiği, .böylece, sanığın hırsızlık suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b,143,145 ve 53/1. madde ve fıkraları uyarınca cezalandırılması istemiyle Kahta Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17.11.2006 gün ve E: 2006/153, K: 2006/57 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

KAHTA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 28.11.2006 gün ve E:2006/173, K:2006/271 sayıyla; asker kişi sanığın, askeri mahalde işlediği ileri sürülen suç nedeniyle 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi uyarınca, yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle itirazı kabil olmak üzere görevsizlik kararı vermiş,  dava dosyası, 2. Ordu Komutanlığı Askeri  Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

2. ORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 19.2.2007  gün ve E:2007/297, K:2007/70 sayıyla; askeri kantinlerin sermayesi devlete ait olmadığından kantine ait para ve eşyanın Askeri Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca devlet malı sayılmadığı, bu nedenle suçun sübutu halinde eylemin, Askeri Ceza Kanunu'nda düzenlenen askeri eşyayı çalmak suçunu değil, Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturacağı, sanığın yargılama aşamasında terhis edilmekle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği nedenleriyle, yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, aynı Mahkemece, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Rıdvan ALTUN, Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, Hasan DENGİZ, İrfan YILMAZLAR, Ersun ÇETİN’in, katılımlarıyla yapılan 01.10.2007 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR ile Askeri Yargıtay  Başsavcı  Yardımcısı Müjdat TUNA’nın, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

            Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararında, karara karşı itiraz yolunun açık bulunduğunun  belirtildiği  görülmektedir. 

            5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almıştır. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, sanığa başvurabileceği kanun yolu, mercii ve şekli gösterilmeyen, itiraz yolunun açık olduğu bildirilen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa, yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, karar kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Kahta Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. 

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşma-dığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 01.10.2007 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.