Ceza Bölümü 2008/20 E., 2008/20 K.

"İçtihat Metni"

Davacı:K.H.

Sanıklar :1- G. H. 2- C. Ç.

O L A Y: Tarsus/ Taşobası Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Uzm. Çvş. Garip Helli'nin, 9.4.2001 günü, firari bir askerin sevki için Tarsus İlinden Tekirdağ İli Çerkezköy İlçesine görevli olarak gittiği, görev dönüşünde kendisine önceden ödenmiş olan avansı kapatmak için ilgili firmalardan aldığı yolcu taşıma biletlerini ibraz ettiği, biletlerin incelenmesinde, Tarsus ilinden İstanbul iline gidişte kullandığı biletin aslında 36YTL. değerinde iken 76 YTL. olarak üzerinde tahrifat yapılmak suretiyle miktarının değiştirildiği, dönüşte kullandığı 10.4.2001 tarihli biletin ise, sanık Garip Helli'nin teklifi üzerine, otobüs firmasında görevli sivil kişi sanık Cem Çapkın tarafından 56 YTL. olarak düzenlendiği, bilet alt koçanının ise 36 YTL olduğu, böylece, sanıkların özel evrakta sahtekarlık, devleti dolandırmaya eksik teşebbüs suçlarını işledikleri ileri sürülerek, eylemlerine uyan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 345,80,504/7,61,522.madde ve fıkraları uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 25.6.2001 gün ve E: 2001/1437, K: 2001/109 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

TARSUS AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 3.7.2001 gün ve E: 2001/166, K: 2001/185 sayıyla; asker kişi sanığı, askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlediği ileri sürülen suç nedeniyle, suça iştirak ettiği ileri sürülen sivil kişi sanığın da aynı mahkemede asker kişi sanık ile birlikte yargılanmasının gerektiği açıklanarak, her iki sanığı birlikte yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, 6. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

6. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 7.7.2005 gün ve E:2005/231, K:2005/659 sayıyla; firari asker sevkinin jandarmanın askeri görevlerinden olduğu, ancak seyahat şirketlerinden bilet alınması işleminin askeri hizmetle bir ilgisinin bulunmadığı, bu nedenle 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı, diğer sanığın ise sivil kişi olduğu ve yüklenen eylemin aynı Yasa'nın 11. maddesinde sayılan suçlardan olmadığı açıklanarak, sanıkları işledikleri ileri sürülen suç nedeniyle yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın askeri savcı ve sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay 3. Dairesi, firar halinde iken yakalanan kaçak askerlerin sevki görevinin jandarmanın askeri görevlerine girdiğini, ancak ilgili firmalardan alınan otobüs biletleri üzerinde tahrifat yapmak veya üzerine gerçeğe aykırı miktar yazdırmak suretiyle işlediği ileri sürülen suça sivil kişi sanığın iştiraki söz konusu olduğundan 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca her iki sanığın birlikte adli yargı yerinde yargılanmaları gerektiği açıklanarak hükmün onanmasına karar vermiş, kesinleşen karar ve dava dosyası, 6. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca Mahkememize gönderilmiştir.

Mahkememize gönderilen dava dosyasında Uyuşmazlık Mahkemesi'nce 1.10.2007 gün ve E:2007/35, K:2007/35 sayılı kararı ile, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilip, dosyanın Mahkemesine gönderilmesinden sonra, bu kez dosyadaki eksiklik giderilip, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararı kesinleştirilerek dava dosyası, 6. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler; Rıdvan ALTUN, Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, İrfan YILMAZLAR, Yavuz SAYALGI, Ersun ÇETİN'in, katılımlarıyla yapılan 02.06.2008 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerlerince verilen görevsizlik kararları nedeniyle Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ :Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözü-münde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR'ün adli yargı, Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı İlker Bahadır ÜSTÜNEL'in davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

Sanıklardan Garip Helli Jandarma Personeli olduğuna göre, Jandarmanın hangi nitelikteki görevler ile görevlendirildiğine ilişkin yasal düzenlemenin göz önünde tutulması, suça konu olayın meydana geldiği sırada yerine getirilmekte olan görevin, Yasa'da belirtilen görevlerden hangisine uygun olduğunun incelenmesi gerekmektedir.

2803 sayılı Jandarma Teşkilat Görev Ve Yetkileri Kanunu'nun 7. maddesinde, Jandarmanın sorumluluk alanlarında genel olarak görevleri:

q)Mülki görevleri;

Emniyet ve asayiş ile kamu düzenini sağlamak, korumak ve kollamak, kaçakçılığı

men, takip ve tahkik etmek, suç işlenmesini önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin dış korunmalarını yapmak,

r)Adli görevleri;

İşlenmiş suçlarla ilgili olarak kanunlarda belirtilen işlemleri yapmak ve bunlara ilişkin adli hizmetleri yerine getirmek,

s)Askeri görevleri;

Askeri kanun ve nizamların gereği görevlerle Genelkurmay Başkanlığı'nca verilen görevleri yapmak,

t)Diğer görevleri;

Yukarıda belirtilen görevler dışında kalan ve diğer kanun ve nizam hükümlerinin icrası ile bunlara dayalı emir ve kararlarla Jandarmaya verilen görevleri yapmak, şeklinde sayılmıştır.

Jandarma Teşkilatı Görev Ve Yetkileri Yönetmeliğinin, "Jandarmanın Askeri Görevleri" başlığı altında düzenlenen 134. maddesinde, " Askeri kıt'a ve kurumlardan kaçanlar ile izin ya da hava değişimi sürelerini geçirenlerden yakalananlar, askerlik şubelerinin istemi üzerine jandarma nezarethanesinde tutulurlar. Bunlar, askerlik şubelerince gerekli işlemleri tamamlandıktan sonra kıt'a ve kurumlarına jandarma muhafazasında sevk edilirler". denilmektedir.

2803 sayılı Kanun'un 15 ve Yönetmeliğin 186. maddelerine göre jandarma personelinin askeri hizmete ilişkin eylemlerinden dolayı askeri yargıya tabi bulundukları kuşkusuzdur.

353 sayılı Yasa'nın "Müşterek Suçlar" başlığı altında düzenlenen 12. maddesinde, "Askeri mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi kişiler tarafından bir suçun müştereken işlenmesi halinde eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı bir suç ise sanıkların yargılanmaları askeri mahkemelere; eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı olmayan bir suç ise adliye mahkemelerine aittir" denilmek suretiyle askeri olan suçlar ile askeri olmayan suçlara göre görevli yargı yeri belirlenmiştir.

Sanıklara yüklenen ve Türk Ceza Kanununda düzenlenen "özel evrakta sahtekarlık, devleti dolandırmaya eksik teşebbüs" suçlarının "askeri suç" olmadığı açıktır.

Bu durumda sanık Garip Helli'nin teklifi üzerine, sivil kişi sanık Cem Çapkın tarafından 10.4.2001 tarihli 36 YTL değerinde olan biletin 56 YTL olarak düzenlendiği, böylece birlikte işlendiği ileri sürülen eylem nedeniyle, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca, sanığın adli yargı yerinde, 36 YTL tutarında olan bilet üzerinde tahrifat yapmak suretiyle 76 YTL olarak miktarını değiştirdiği ileri sürülen eylemi hakkında askeri yargı yerinde yargılanması gerekmektedir.

Ancak, iddianamenin incelenmesinden, sanığın işlediği ileri sürülen eylemler hakkında ayrı ayrı kamu davası açılmayıp, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 345,80,504/7,61,522. maddeleri uyarınca cezalandırılması belirtilerek, bir suç işlemek kararının icrası cümlesinden olarak kanunun aynı hükmünün birkaç defa ihlal edilmesinin, muhtelif zamanlarda vaki olsa bile bir suç sayılacağı, fakat bundan dolayı terettüp edecek cezanın altıda birden yarıya kadar artırılacağını öngören Türk Ceza Kanunu'nun 80. maddesinin uygulanmasının istenilmesi suretiyle eylemlerin tek bir suç sayıldığı anlaşılmıştır.

353 sayılı Yasa'nın "Bağlı suçlar" başlığı altında düzenlenen 18. maddesinde, "Bir kimse birkaç suçtan sanık olur veya bir suçta ne sıfatla olursa olsun birkaç sanık bulunursa bağlılık var sayılır"; buna paralel olarak düzenlenen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Bağlantı kavramı" başlıklı 8. maddesinde de, "(1) Bir kişi, birden fazla suçtan sanık olur veya bir suçta her ne sıfatla olursa olsun birden fazla sanık bulunursa bağlantı var sayılır.

(2) Suçun işlenmesinden sonra suçluyu kayırma, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme fiilleri de bağlantılı suç sayılır" denilmiştir.

Açıklanan nedenlerle, asker kişinin işlediği ileri sürülen eyleme sivil kişinin iştirakinin söz konusu olduğu, yüklenen eylemin "askeri suç" kapsamında bulunmadığı, iddianame içeriği ve sevk maddeleri gözetildiğinde, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca sanıkların birlikte adli yargı yerinde yargılanmaları gerektiği sonucuna varıldığından, Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi'nin 3.7.2001 gün ve E:2001/166, K:2001/185 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 02.06.2008 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.