T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2022/448

KARAR NO  : 2023/75      

KARAR TR  : 23/01/2023

ÖZET: 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 21. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

 

Davacı  : Ö. T. G. San.ve Tic.A.Ş.

Vekili    : Av. M. Y

Davalı   : Tepebaşı Kaymakamlığı

Vekili    : Av. A. C

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Tepebaşı Kaymakamlığı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün 18/03/2022 tarihli ve 2022/23 sayılı işlemi ile; Eskişehir ili, Tepebaşı ilçesi, ...... mahallesinde kain, davacı şirket tarafından işletilen ve 2011 yılında terk onayı yapıldığı beyan edilen İR 74044 ruhsat numaralı tuğla ve kiremit ocağında yapılan inceleme sonucu, toprak koruma projesine aykırı hareket edilerek kiremit ocağında 33.750 m²'lik bozulan alan olduğunun tespit edildiğinden bahisle 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 21. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca davacı şirket adına 736.425 TL idari para cezası verilmiştir.

2. Davacı vekili, idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine başvuruda bulunmuştur.

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

A. Adli Yargıda

3. Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliği 07/06/2022 tarihli ve D.İş 2022/2869 sayılı kararı ile, "idari yaptırım kararına ilişkin uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği ve başvuru konusunun 5326 sayılı Kabahatler Kanunu kapsamında olmadığı" gerekçesiyle, 5326 sayılı Kanun'un 28/1-b. maddesi gereğince başvurunun reddine karar vermiştir. Bu karara itiraz edilmiştir.

4. Eskişehir 2. Sulh Ceza Hakimliği 22/06/2022 tarihli ve D. İş 2022/3950 sayılı kararı ile itirazın reddine kesin olarak karar vermiştir.

5. Davacı vekili, bu kez aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

6. Eskişehir 2. İdare Mahkemesi 05/08/2022 tarihli ve E.2022/715 sayılı kararı ile, "5403 sayılıKanun uyarınca verilen idari para cezasına karşı açılan davanın, 5403 sayılı Kanun ve5326 sayılı Kabahatler Kanunu uyarınca görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu" gerekçesiyle, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasına ve davanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

III. İLGİLİ HUKUK

7. 5403 sayılı Kanun’un “Amaç” başlığı altında düzenlenen 1. maddesi şöyledir:

“Bu Kanunun amacı; toprağın korunması, geliştirilmesi, tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını sağlayacak usul ve esasları belirlemektir.”;

8. “Kapsam” başlığı altında düzenlenen 2. maddesi şöyledir:

“Bu Kanun; arazi ve toprak kaynaklarının bilimsel esaslara uygun olarak sınıflandırılması, tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerin asgari büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, arazi kullanım planlarının hazırlanması, koruma ve geliştirme sürecinde toplumsal, ekonomik ve çevresel boyutlarının katılımcı yöntemlerle değerlendirilmesi, amaç dışı ve yanlış kullanımların önlenmesi, korumayı sağlayacak yöntemlerin oluşturulması ile görev, yetki ve sorumluluklara ilişkin usul ve esasları kapsar.”

9. “Tarım dışı amaçlı arazi kullanımlarına ilişkin cezalar ve yükümlülükler” başlıklı 21. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları şöyledir:

“Tarımsal amaçlı yapılarda ve tarım dışı arazi kullanımlarında izin alınması ve toprak koruma projelerine uyulması zorunludur.

Tarımsal amaçlı yapılara ve tarım dışı arazi kullanımına izinsiz başlanılması, alınan izne uygun kullanılmaması veya hazırlanan toprak koruma projelerine uyulmaması halinde, aşağıdaki işlemler gerçekleştirilir ve yaptırımlar uygulanır:

a) Arazi kullanımı için izinsiz işe başlanılması ya da alınan izne uygun kullanılmaması halinde; valilik işi tamamen durdurur, yapılan iş tamamlanmış ise kullanımına izin verilmez. Arazi sahibine veya araziyi bozana bin Türk Lirasından az olmamak kaydıyla, kullanılan veya zarar verilen alanın her metrekaresi için on Türk Lirası idarî para cezası verilir. Büyük ova koruma alanlarında bu ceza iki katı olarak uygulanır. İdarî para cezasının tebliğinden itibaren bir ay içinde başvurularak 13 üncü veya 14 üncü maddelerdeki izinlerin alınması şartıyla işin tamamlanmasına, bitmiş ise kullanımına izin verilebilir. Başvuru yapmayanlara veya izin talepleri uygun görülmeyenlere, izinsiz bütün yapılarını yıkması ve araziyi tarımsal üretime uygun hale getirmesi için iki ay süre verilir. Verilen süre içinde izinsiz yapıların yıkılmadığı ve arazinin tarımsal üretime uygun hale getirilmediğinin Bakanlık birimlerince tespit edilmesi durumunda; valilikçe faaliyet durdurulur ve bu bendin ikinci cümlesinde belirtilen idarî para cezası üç katı olarak uygulanır. İzinsiz bütün yapılar, masrafları Bakanlıkça karşılanmak kaydıyla, bir ay içinde belediyeler veya il özel idarelerince yıkılır ve taşınmazlar tarımsal üretime uygun hale getirilir. Arazinin tarımsal üretime uygun hale getirilmesi için yıkım ve temizleme masrafları sorumlulardan Bakanlıkça genel hükümlere göre tahsil edilir.

b) Toprak koruma projelerine aykırı hareket edilmesi halinde valilik tarafından bin Türk Lirasından az olmamak kaydıyla, bozulan arazinin her metrekaresi için on Türk Lirası idarî para cezası uygulanır ve projeye uygunluk sağlanması için azami iki ay süre verilir. Büyük ova koruma alanlarında bu ceza iki katı olarak uygulanır. Bu sürenin sonunda aykırı kullanımların devam etmesi durumunda; valilikçe faaliyet durdurulur, verilen kullanım izni iptal edilir ve bu bendin birinci cümlesinde belirtilen idarî para cezası üç katı olarak uygulanır. İzinsiz bütün yapılar, masrafları Bakanlıkça karşılanmak kaydıyla, bir ay içinde belediyeler veya il özel idarelerince yıkılır ve taşınmazlar tarımsal üretime uygun hale getirilir. Arazinin tarımsal üretime uygun hale getirilmesi için yıkım ve temizleme masrafları sorumlulardan Bakanlıkça genel hükümlere göre tahsil edilir."

 

10. Öte yandan, 30/03/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 3. maddesini değiştiren 06/12/2006 tarihli, 5560 sayılı Kanun’un 31. maddesi şöyledir:

“ (1) Bu Kanunun;

a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında, uygulanır.”

 

11. Bu Kanun'un 16. maddesinde, kabahatler karşılığında uygulanacak olan idari yaptırımların idari para cezası ve idari tedbirlerden ibaret olduğu, idari tedbirlerin ise, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirler olduğu hükme bağlanmış; "Başvuru yolu" başlıklı 27. maddesinin 1. fıkrasında ise, “idari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idari yaptırım kararı kesinleşir” düzenlemeleri yer almıştır.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

A. İlk İnceleme

12. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL’ın başkanlığında, ÜyelerNilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN'ın katılımlarıyla yapılan 23/01/2023 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idari yargı yerince, anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, Mahkemece idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

B. Esasın İncelenmesi

13. Raportör-Hâkim Murat UÇUR'un, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra; gereği görüşülüp düşünüldü:

14. Dava, davacı şirket tarafından işletilen ve 2011 yılında terk onayı yapıldığı beyan edilen tuğla ve kiremit ocağında yapılan inceleme sonucu, toprak koruma projesine aykırı hareket edilerek kiremit ocağında bozulan alan olduğunun tespit edildiğinden bahisle verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılmıştır.

15. Olayda, davanın, 5403 sayılı Kanun’un 21. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca verilen idari para cezasının iptali istemiyle açıldığı, 5403sayılı Kanun’da da idari para cezasına karşı kanun yoluna ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği anlaşılmıştır.

16. Yukarıda izah edilen düzenlemelere göre; Kabahatler Kanunu’nun, idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı, diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda ise uygulanmayacağı anlaşılmaktadır.

17. İncelenen uyuşmazlıkta, 5403 sayılı Kanun’un 21. maddesi uyarınca verilen idari para cezasının,5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 5403 sayılı Kanun’da idari para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, Kabahatler Kanunu’nun 5560 sayılı Kanun’la değişik 3. maddesindebelirtildiği üzere, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı nedeniyle, görevli mahkemenin belirlenmesinde 5326 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınacağından, idari para cezasına karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, anılan Kanun'un 27. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

18. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Eskişehir 2. İdare Mahkemesince yapılan başvurunun kabulü ile Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 07/06/2022 tarihli D.İş 2022/2869 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

B. Eskişehir 2. İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile Eskişehir 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 07/06/2022 tarihli D.İş. 2022/2869 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

23/01/2023 tarihinde OY BİRLİĞİYLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                   Nilgün                          Doğan                           Eyüp

           TOPAL                       TAŞ                         AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                              Ahmet                             Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN