Ceza Bölümü         2001/129 E.  ,  2001/139 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık             : M.N.T. 

            O L A Y          : Ballı 5. J. Snr. Tb. 1. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Er M.N.T.’in, 14.2.1997 günü rahatsızlığı nedeniyle gittiği tabur revirinde, kendisini muayene eden doktor tarafından azarlanmasına içerleyerek, 15.2.1997 günü, koğuştan aldığı G3 piyade tüfeği ile rastgele havaya on sekiz el ateş ettiği, silahın elinden alınmasından sonra, hücum yeleğinden çıkardığı el bombasının pimine parmağını takarak bombayı patlatacağını söylediği, olay yerine gelen Ütğm. M.D.’ın sanığı ikna ederek bombayı elinden aldığı, böylece, sanığın askeri eşyayı hususi menfaatinde kullanmak ve amire mukavemet suçlarını işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu’nun  130, 90/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 18.8.1997 gün ve E:1997/694, K:1997/370 sayılı iddianamesiyle ve sanığın, bu eylemlerinden dolayı kapatıldığı disiplin odasında bulunmakta iken, 25.2.1997 günü, disiplin odası nöbetçilerine küfür ederek, odanın camlarını kırdığı, tehditler savurduğu, olay yerine gelen nöbetçi amiri J.Ütğm. E.K.’ya vurmaya kalkıştığı, küfürler edip, tehditler savurduğu, bu arada yasa dışı örgüt mensuplarını övücü ve savunucu mahiyette sözler sarfettiği ve dosya içinde mevcut doktor raporlarına göre  24.7.1996 tarihinden itibaren askerliğe elverişli olmadığının belirlendiği ileri sürülerek, görevli memura hakaret, fiilen taarruz, tehdit, kamu malını kasten tahrip, görevli memura mukavemet ve kanunun cürüm saydığı fiili övmek suçlarından, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 266/2. maddesi delaletiyle 269, 516/3, 522, 312/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle de Uludere Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 31.12.1997 gün ve E:1997/150, K:1997/85 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            ULUDERE ASLİYE CEZA MAHKEMESİ : 17.3.1998 gün ve E:1998/2,K:1998/30 sayıyla; yüklenen eylemlerin 353 sayılı Yasa’nın 11. maddesi kapsamında olduğu ve suçlar arasında bağlılık bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

 2.Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nce, görevsizlik kararı verilerek gönderilen dava dosyasının, 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca açılan dava dosyası ile birleştirilerek yapılan yargılaması sonunda, sanığın yüklenen eylemler nedeniyle (Askeri Ceza Kanunu’nun 130. maddesi uyarınca açılan kamu davasının, korku, kaygı ve panik yaratacak biçimde meskun mahalde silahla ateş etmek suçunu oluşturduğu kabul edilerek Türk Ceza Kanunu’nun 264/7. maddesi uyarınca cezalandırılmasına) cezalandırılmasına karar vermiş, Askeri Yargıtay 4. Dairesi, sanığa yüklenen korku, kaygı ve panik yaratacak biçimde meskun mahalde silahla ateş etmek, kamu malını tahrip etmek, kanunun suç saydığı fiili övmek suçları açısından hükmün görev, diğer suçlar açısından eksik soruşturma  nedeniyle  bozulmasına karar vermiştir. 

            2. TAKTİK HAVA KUVVET KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 16.5.2001 gün ve E:2001/805,K:2001/285 sayıyla; bozma ilamında yazılı hususları tekrar ederek, sanığın, suç tarihinde askerliğe elverişsiz durumda olduğu, bu nedenle sivil kişi konumunda bulunduğu,yüklenen  korku, kaygı ve panik yaratacak biçimde meskun mahalde silahla ateş etmek, kamu malını tahrip etmek, kanunun suç saydığı fiili övmek suçlarının 353 sayılı Yasa'nın 11. maddesi kapsamında bulunmaması nedeniyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

 İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Tamer KORKMAZ, M.Sadık LİMAN'ın katılımlarıyla yapılan 24.12.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı İrfan YILMAZLAR’ın, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında sanığa yüklenen, kamu malını tahrip etmek ve kanunun suç saydığı fiili övmek suçları açısından, Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.           

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

Aynı Yasa'nın "Askeri mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi iki suç işlenmesi halinde yargılama önceliği" başlığı altında düzenlenen 13. maddesinde; "Bir kişi hakkında askeri mahkemelerin görevli olduğu bir suç ile adliye mahkemelerine ait diğer bir suçtan dolayı aynı zamanda kovuşturmaya başlanmış olursa, sanık önce askeri suçtan dolayı askeri mahkemede sonra da adliye mahkemesine ait suçtan adliye mahkemesinde yargılanır.

             Askeri mahkemeler bu durumlarda yargılamayı ivedilikle sonuçlandırırlar ve diğer suçla ilişkin davaya bakan adliye mahkemesi de cezaların içtimaına ait kuralları uygular." hükmü yer almaktadır.

 Dosyanın incelenmesinde, Diyarbakır Askeri Hastanesi’nce 5.3.1997 ve 24.9.1997 tarihlerinde düzenlenen Sağlık Kurulu Raporlarına göre, sanığın 24.7.1996 gününden itibaren askerliğe elverişli olmadığının tesbit edildiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Anılan raporların kapsam ve hukuki sonuçlarına göre, sanığın suç gününde "asker kişi" sıfatı kendiliğinden kalkmış sayılacağından, 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesi anlamında "asker kişi" olarak kabul edilmesi mümkün değildir.

Açıklanan nedenle, 353 sayılı Yasa'nın asker olmayan (sivil) kişilerin askeri mahkemelerde yargılanma koşullarını belirten 11. maddesi ile 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu'nun benzer düzenlemeyi içeren Ek-6. maddesi yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir. 

            Sanığın suç gününde “asker kişi” sıfatını taşımaması ve olumsuz görev uyuşmazlığına konu yüklenen suçların da 353 sayılı Yasa’nın 11.  ve 1632 sayılı Yasa’nın Ek-6. maddesinde yer almaması karşısında davanın, adli yargı yerinde görülmesi ve Uludere Asliye Ceza Mahkemesi’nin sanık hakkında kamu malını tahrip etmek ve kanunun suç saydığı fiili övmek suçlarından dolayı açılan kamu davası nedeniyle verdiği görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

SONUÇ         : Davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Uludere Asliye Ceza Mahkemesi'nin, kamu malını tahrip etmek ve kanunun suç saydığı fiili övmek suçlarından dolayı açılan kamu davası nedeniyle verdiği 17.3.1998 günlü, E:1998/2, K:1998/30 sayılı görevsizlik KARARININ kaldırılmasına, 24.12.2001 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ  ile karar verildi.