Ceza Bölümü         2001/89 E.  ,  2001/81 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Yakınan        : A.K. 

            Sanıklar         : 1-Y.D.

                                     2-E.A.

                                     3-S.B. 

                                     4-Ö.Ö.

                                     5-A.Ş.            

            O L A Y          : Kiğı/Bingöl 1. İç Güvenlik Tb. Krh. Ve Krh. Dest. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık P. Çvş. A.Ş.'ın, izinde bulunduğu 19.11.1998 günü, yakınan ile on milyon liraya anlaşarak, diğer sivil kişi sanık S.B.'yu şoförü olarak tanıtıp tenha bir yerde buluştukları, yakınan ile arabanın arka koltuğunda cinsel ilişkiye girdikten sonra yakınanın giyineceği sırada diğer sanık S.B.'nun zorla ırzına geçtiği ve sanıkların kendi aralarında yaptıkları plan doğrultusunda yanlarına gelen diğer sivil kişi sanıklar E.A., Ö.Ö. ve Y.D.'ın da zorla yakınanın ırzına geçtikleri ileri sürülerek, sivil kişi sanıklar Y.D., E.A., Ö.Ö. ve S.B.'nun eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 416/1, 417., asker kişi sanık A.Ş.'ın eylemine uyan aynı Kanun'un 65/3. maddesi delaletiyle 416/1, 417. (4 kez) maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 31.12.1998 gün ve E:1998/7213, K:1998/266 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

ESKİŞEHİR AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 23.3.1999 gün ve E:1999/11, K:1999/89 sayıyla; Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi kapsamında kalan ırza geçme suçunun işlenmiş olduğu ileri sürüldüğüne göre, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca sanıkları yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş,  temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 1. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri  Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

            1. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Mahkemesi, sanığın askerlik görevini yaptığı birliği itibariyle yetkisizlik kararı vermiş, dava dosyası, Jandarma Asayiş Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

            JANDARMA ASAYİŞ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 30.6..2000 gün ve E:2000/755, K:2000/382 sayıyla; 26.5.2000 tarihinde yürürlüğe giren 26.3.2000 gün ve 24001 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4551 sayılı Yasa'nın, 38. maddesi ile Askeri Ceza Kanunu'nun 152. maddesi yürürlükten kaldırıldığından, sanıklara yüklenen ırza geçme suçunun askeri suç olma niteliği ortadan kalkmış olup, asker kişiye karşı, askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlendiğinin de ileri sürülmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş,  dava dosyası, aynı Mahkemece, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ' ın  katılımlarıyla yapılan 11.6.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Cemil KAYILIOĞLU'nun, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Dosyanın incelenmesinde, askeri yargı yerince verilen görevsizlik kararının, sanıklardan S.B.'ya tebliğ edilmediği  anlaşılmıştır. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece sanık S.B.'ya tebliğ edilmeyen görevsizlik kararının kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur.

            Açıklanan nedenlerle, Jandarma Asayiş Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmektedir.

 SONUÇ: 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine, 11.6.2001 günü  kesin olarak oybirliği ile karar verildi.