T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2022/158

KARAR NO  : 2022/184      

KARAR TR  : 18/04/2022

ÖZET: İdari yargı yerinde açılan davanın öncesinde adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı anlaşıldığından,2247sayılı Kanun’un 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle, aynı Kanun’un 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİ gerektiği hk.

 

 

 

 

KARAR

 

Davacılar  : 1-D. S

                      2- N. H. S

Vekilleri     : Av. C.A

Davalı         : Tarım ve Orman Bakanlığı

 

I. DAVA KONUSU OLAY

1. Tarım ve Orman Bakanlığı 9. Bölge Ankara Şube Müdürlüğünün 13/01/2022 tarihli tutanağından, kuruma gelen telefon ihbarı üzerine, Gölbaşı Belediyesi Kırsal Kalkınma Veteriner ekipleri, Gölbaşı İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri ve hayvan severler ile birlikte Gölbaşı İlçesi ... Mah. ... Yolu üzeri No.60 adresine gidildiği ve yapılan denetimde, Ö.S isimli şahsa ait üç adet küçük ırk terrier ve bir adet kurt köpeğinin görüldüğü, şahsın köpekleri aşırı soğukta dışarıda tuttuğu, hayvanların çok yoğun şekilde titrediği, bulundukları alanların hayvan dışkıları ile dolu olduğu, önlerinde mama bulunmadığı, kaplarında bulunan suların buz tuttuğu, köpeklerin, hayvan bakım ve refahına uygun olmayan şartlarda tutulduğu, bakımlarının ihmal edildiğinin tespit edildiği, bu nedenle hayvanlara kurum tarafından el konularak hayvan severlerin araçları ile Gölbaşı Belediyesi Kırsal Kalkınma Veteriner ekiplerine teslim edildikleri anlaşılmıştır.

2. Davacılar vekili, köpeklerin davacılara ait olup olay günü Ö. S isimli şahsa kısa bir süreliğine bırakıldıklarını, hayvanların her türlü bakımlarının çok iyi bir şekilde yapıldığını belirterek, tutanağın iptali ile hayvanların davacılara teslim edilmesi istemiyle adli yargı yerine başvuruda bulunmuştur.

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

A. Adli Yargıda

3. Gölbaşı (Ankara) Sulh Ceza Hâkimliği 27/01/2022 tarihli ve D.İş. 2022/204 sayılı kararı ile, idari işleme karşı yapılan itirazı inceleme görev ve yetkisinin idari yargı yerine ait olduğunu belirterek, itirazın görev yönünden reddine karar vermiş, davacılar vekili 04/02/2022 tarihinde karara itiraz etmiş, Ankara 3. Sulh Ceza Hâkimliği 11/02/2022 tarihli ve D.İş. 2022/1667 sayılı yazısı ile, dosyanın incelenmek üzere Hakimliklerine gönderilmesini istemiştir.

4. Davacılar vekili, 27/01/2022 tarihli dava dilekçesiyle aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

B. İdari Yargıda

5. Ankara 2. İdare Mahkemesi 18/02/2022 tarihli ve E.2022/227 sayılı kararı ile, el koyma kararının5326 sayılı Kanun'un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 5199 sayılı Kanun'da da idari para cezasına ve idari tedbirlere itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği, bu durumda Kabahatler Kanunu'nun 3. maddesinde belirtildiği üzere, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacak olması nedeniyle, görevli mahkemenin belirlenmesinde 5326 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınacağından, dava konusu yaptırıma karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, anılan Kanun'un 27. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğunu belirterek, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasına ve davanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiş, getirtilen adli yargı dosyası ile birlikte dava dosyasını Uyuşmazlık Mahkemesine göndermiştir.

III. İLGİLİ HUKUK

6. Uyuşmazlık Mahkemesinin görev ve yetkileri, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 158. maddesi ile 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde açıkça gösterilmiş, Mahkeme adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili kılınmıştır.

7. 2247 sayılı Kanun’un 14. maddesi şöyledir:

“Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli ve idari yargı mercilerinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir. Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilir.

8. Aynı Kanun'un 19. maddesi şöyledir:

“Adli ve idari yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir.”

9.Kanun'un 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

İlk İnceleme

10. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer Topal’ın başkanlığında, Üyeler Birol SONER, Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN’ın katılımlarıyla yapılan 18/04/2022 tarihli toplantısında; Raportör-Hâkim Gülten Fatma BÜYÜKEREN’in, 2247 sayılı Kanun’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

11. Dosyanın incelenmesinden, davacılar vekilinin el koyma tutanağının iptali istemiyle idari yargı yerinde açtığı davada, Ankara 2. İdare Mahkemesince, davanın, Gölbaşı(Ankara)Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/01/2022 tarihli ve D.İş. 2022/204 sayılı kararı ile başvurunun görev yönünden reddine karar verilerek kesinleşmesi üzerine açıldığını belirterek davanın çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesine başvuruda bulunduğu, idari yargı dosyası ile birlikte Mahkememize gönderilen Gölbaşı(Ankara) Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/01/2022 tarihli ve D.İş. 2022/204 sayılı dosyasının incelenmesinden ise, davacılar vekilinin el koyma tutanağının iptali istemiyle yaptığı başvuruda, başvurunun görev yönünden reddine karar verildiği ve davacılar vekilince karara itiraz edildiği, itiraz incelenmeden dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği anlaşılmıştır.

12. Ankara 2. İdare Mahkemesinin 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesine başvurabilmesi için, adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunması, bunun üzerine kendisine açılan davada adli yargı yerinin görevli olduğu kanısına varması ve görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurması gerektiği açıktır. Oysa olayda, adli yargı yerince davacılar hakkında aynı konuya ilişkin olarak verilmiş ve kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı, böylece ortada 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesinde öngörülen biçimde, idari yargı yerinde açılan davanın öncesinde, adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararının bulunmadığı kuşkusuzdur.

13. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Ankara 2. İdare Mahkemesince davanın çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirtilmesi için yaptığı başvurunun, idari yargı yerinde açılan davanın öncesinde adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı anlaşıldığından, 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle, aynı Kanun’un 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddi gerekmiştir.

V. HÜKÜM

Açıklanan gerekçelerle;

2247 sayılı Kanun’un 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle, aynı Kanun’un 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE,

18/04/2022 tarihinde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                   Birol                             Nilgün                          Doğan      

          TOPAL                     SONER                          TAŞ                         AĞIRMAN        

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                              Aydemir                         Nurdane                         Ahmet

                                              TUNÇ                           TOPUZ                       ARSLAN