Hukuk Bölümü         2005/74 E.  ,  2005/118 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : A. Ç.

Vekili              : Av. G. A.

Davalı            : T. T. T. S. Tic. A.Ş.

Vekili              : Av. Ö. T. - Av. M. C.

O  L  A  Y       : T. T. T. S. Tic. A.Ş. Genel Müdürlüğünde kapsam dışı sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta iken, bu kuruluşun 18.8.1998 tarih ve 98/58 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile özelleştirme kapsamına alınması üzerine, 20.2.2000 tarihinde Türk Telekom A.Ş.’ne sözleşmeli personel olarak nakledilen davacı, 1998 yılına ait 16 ve 1999 yılına ait 30 gün olmak üzere kullandırılmayan toplam 46 gün ücretli izin alacağı karşılığı 1.904.104.000.- liranın davalıdan tahsiline hükmedilmesi istemiyle, 28.7.2003 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır.

İNCESU ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ; 9.10.2003 gün ve E:2003/16, K:2003/237 sayı ile, davacının başka kuruma atamasının yapıldığı tarihte iş yeri henüz kamu kurumu niteliğini kaybetmemiş olup %100 hissesinin özelleştirme idaresine ait bulunduğu ve davalı kurumun özel tüzel kişilik kazanmasından sonra çalışmasının olmadığı; kapsam dışı personel ile ilgili Uyuşmazlık Mahkemesinin 22.01.1996 tarih ve 1995/1-1996/1 sayılı kararında, özelleştirilen veya özelleştirme kapsamında bulunmayan kamu iktisadi teşebbüslerinde sözleşmeli veya kapsam dışı personel statüsünde çalışanların da kamu görevlisi sayıldıklarının belirtildiği; Taksan A.Ş. ile davacı arasında hukuki statünün idari hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı; davalı Taksan A.Ş.’nin özelleştirme kapsamında bulunduğu, davacının burada kapsam dışı personel olarak çalışırken 20.02.2000 tarihinde Türk Telekom’a naklen atandığı tarihte davalı iş yeri kamu kurumu niteliğini kaybetmediğinden Uyuşmazlık Mahkemesi kararının bağlayıcı olduğu, bu nedenle davanın çözümünde idari yargının görevli bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

Davacı vekili, aynı istekle,7.11.2003 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır.

KAYSERİ İDARE MAHKEMESİ TEK HAKİMİ; 4.3.2005 gün ve E:2004/1225, K:2005/215 sayı ile, 399 sayılı KHK’nin 3. maddesinde Kamu İktisadi Teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları için istihdam şekillerinin memurlar, sözleşmeli personel ve işçiler olarak sayıldığı ve işçilerin bu KHK.ye tabi olmadıklarının kurala bağlandığı, 1475 sayılı İş Kanunu kapsamında işçi ve işverenler arasında çıkan ihtilafların görüm ve çözümünde İş Mahkemelerinin görevli bulunduğu, uyuşmazlıkta davacının davalı kurumda 1475 sayılı İş Kanununa tabi olarak çalıştığı 1998, 1999 yıllarına ait toplam 46 günlük ücretli izin alacağının tahsiline karar verilmesinin istenildiği, davacının 1998-1999 döneminde statüsünün işçi olduğu ve uyuşmazlığın anılan Yasa kapsamında bulunduğu açık olmakla bu davanın görüm ve çözümünde iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, itiraz edilmeyerek kesinleşmiştir.

           İNCELEME VE GEREKÇE   : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın  Başkanlığında, Üyeler: M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Coşkun ÖZTÜRK, Serap AKSOYLU, Ayfer ÖZDEMİR, Abdullah ARSLAN ve Levent ÖZÇELİK’in katılımlarıyla yapılan 26/12/2005 günlü toplantısında;

            I-İLK İNCELEME : Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre adli ve idari yargı yerleri arasında  anılan Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacının istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği, adli yargı dosyasının da Başkanlık yazısı ile getirtilerek incelemeye alındığı ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

            II- ESASIN İNCELENMESİ: Raportör–Hakim İsa YEĞENOĞLU’nun davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Ahmet Yahya ÖZDEMİR’in  davada  adli  yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

            Dava, özelleştirilen kuruluşta kapsam dışı sözleşmeli personel olarak çalışılan sürelere ilişkin kullandırılmayan ücretli izin haklarının ödenmesi isteminden ibarettir.

233 sayılı KHK. hükümlerine tabi bir Bağlı Ortaklık iken özelleştirme programına alınan T. T. T. S. Tic. A.Ş.’deki kamuya ait %100 oranında 22.465.375.000.000.- TL nominal bedelli hisselerin tamamının, Özelleştirme Yüksek Kurulunca 13.5.2003 tarih ve 2003/28 sayı ile satışına karar verilmesi ve Özelleştirme İdaresi ile alıcı H. F. O. ve E. S. ve T. A.Ş. arasında 20.6.2003 tarihinde Hisse Satış Sözleşmesinin (10.000.000 USD bedelle) imzalanması sonucunda özelleştirme süreci tamamlanmış olup, anılan Kuruluş özel hukuk tüzel kişiliğine dönüşmüş bulunmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, özelleştirilen Kuruluşta kapsam dışı sözleşmeli personel statüsünde çalışmakta olan davacının, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 22. maddesine göre kamu kurum ve kuruluşlarına (Türk Telekom A.Ş. ) naklen atanmak için başvuruda bulunması üzerine adı geçen Kurumun Kayseri Gar Telekom sözleşmeli personel kadrosuna atamasının yapıldığı ve 20.2.2000 gününde eski kurumuyla ilişiğinin kesildiği; görev uyuşmazlığına konu olan davada, özelleştirilen kuruluşta kapsam dışı sözleşmeli personel olarak çalıştığı sürelere ilişkin ücretli izin hakları karşılığının, özel hukuk tüzel kişisi olan davalı Şirket tarafından kendisine ödenmesine hükmedilmesini istediği anlaşılmıştır.

            2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2. maddesinin değişik 1 numaralı bendinde:

            “a) (Değişik : 8.6.2000-4577/5md) idari işlemler hakkında yetki, şekil,sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları,

             b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

            c) (Değişik  : 18.12.1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.”

            İdari dava türleri olarak sayılmış olup; (c) bendinde belirtilen idari sözleşmeler dışında kural olarak, idari yargıda ancak Devlete ve kamu tüzel kişilerine karşı açılan davalara bakılabilir.

            Buna göre, incelenen uyuşmazlıkta davalı mevkiinde özel hukuk tüzel kişisinin bulunması karşısında, ortada idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava bulunduğundan sözetmek olanaksızdır.

            Uyuşmazlık Mahkemesi’nin 22.1.1996 gün ve E:1995/1, K:1996/1 sayılı ve özelleştirme kapsamında bulunan kuruluşlarda kapsam dışı statüde çalışan personelin kurumları ile olan ilişkilerinden doğan anlaşmazlıkların çözüm yerinin idari yargı olduğuna ilişkin İlke Kararının, bu kuruluşlardaki kamu hisselerinin % 50’nin altına düşmesine kadar olan süreci ilgilendirdiği; ancak, özelleştirmenin tamamlandığı andan itibaren bağlayıcılığını yitireceği açıktır.

            Öte yandan, davacının kamu personeli olması da özel hukuk tüzel kişisi aleyhine açtığı davaya idari nitelik kazandırmaya yeterli değildir.

            Belirtilen tüm bu hususlara göre, kapsam dışı sözleşmeli personel statüsünde çalıştığı sürelere ilişkin olarak davacıya, özelleştirilen kuruluşu devralan Alıcı Şirket tarafından Hisse Satış Sözleşmesi hükümleriyle belirlenen yükümlülükleri çerçevesinde ücretli izin haklarının ödenip ödenmeyeceğine ilişkin bulunan davanın, özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli bulunmaktadır.

            Açıklanan nedenlerle, Asliye Hukuk (İş) Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ    : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle İncesu Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi’nin 9.10.2003 gün ve E:2003/16, K:2003/237 sayılı GÖREVSİZLİK  KARARININ KALDIRILMASINA, 26.12.2005 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.