Hukuk Bölümü 1997/44 E., 1997/43 K.

  • AYNI KONUDA FARKLI MAHKEMELERCE VERİLEN HÜKÜMLER ARASINDAKİ ÇELİŞKİNİN GİDERİLMESİ
  • AYNI YARGI DÜZENİNDEKİ MAHKEME KARARLARI ARASINDAKİ ÇELİŞKİNİN GİDERİLMESİ
  • HUKUK MAHKEMELERİNCE VERİLEN KARARLAR ARASINDA ÇELİŞKİ
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN GÖREVLERİ
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 1 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 24 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Torbalı İlçesi, Ayrancılar Beldesi, 1a-2b pafta, 213 ada, 4 sayılı parselde kayıtlı gayrimenkulün ayrı ayrı 3/8 payları N.K.K. ile S.E.'ye miras yolu ile intikal etmiş; 1/2 pay ise muris tarafından ölümünden önce eşi N.K'na devredilmiştir.

    N. K. K. ile S. E., kendilerine karşı açılan izale-i şüyu davası ile N.K.'na ait 1/2 payın E.E.'e satıldığını öğrenmişlerdir.

    1- N. K. K. tarafından, E. E.'e karşı 1.10.1996 tarihinde Şuf'a davası açılmıştır.

    TORBALI SULH HUKUK MAHKEMESİ; 7.2.1997 gün ve E. 96/524, K. 97/59 sayı ile, davanın kabulü ile sözkonusu taşınmazda kayıtlı bulunan davalı E. E.'e ait hissenin Şuf'a nedeniyle iptali ve davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

    2- N. K. tarafından, ölünceye kadar bakma akdi karşılığında bağışlamayı amaçladığı halde maliki olduğu hissenin tamamına tapuda satış yoluyla malik olan E. E.'in hileli tutum ve davranışının bu sonucu doğurduğunu ileri sürerek adı geçene karşı 25.10.1996 tarihinde tapu iptali ve tescil davası açılmıştır.

    TORBALI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 5.11.1996 gün ve 1996/735-636 sayı ile, davanın kabulü ile E. E. adına olan kaydın iptali ve davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiş; bu karar da temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

    UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNDEN İSTEK: Dava konusu edilen taşınmazdaki sözkonusu 1/2 payın, Sulh Hukuk Mahkemesince N. K. K. adına, Asliye Hukuk Mahkemesince de N. K. adına kayıt ve tescili yolunda verilen kararlar arasında meydana geldiği ileri sürülen hüküm uyuşmazlığının giderilmesi istenilmektedir.

    N. K. K. ve S. E. vekilinin yukarıda belirtilen istemi içeren 11.7.1997 tarihinde kayda giren dilekçesi ve ekleri Torbalı Sulh Hukuk Hakimliğinin 11.7.1997 günlü, 1997/24 Muh. sayılı yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Selçuk Tüzün'ün Başkanlığında, Üyeler: O. Hulusi Mustafaoğlu, M. Salim Özer, Nursel Aymakoğlu, Zafer Kantarcıoğlu, Ertuğrul Taka ve Halit Karabulut'un katılımlarıyla yapılan 29.9.1997 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa Yeğenoğlu'nun başvurunun reddi gerekeceği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Güneş ile Danıştay Savcısı Tülin Özdemir'in başvurunun reddi gerektiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 1. maddesinin birinci fıkrasında "Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu Kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir."; 24. maddesinin 2592 sayılı Kanunla değişik birinci fıkrasında ise "1 inci maddede gösterilen yargı mercilerinden en az ikisi tarafından, görevle ilgili olmaksızın kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş aynı konuya ve sebebe ilişkin, taraflarından en az biri aynı olan ve kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesi olanaksız bulunan hallerde hüküm uyuşmazlığının varlığı kabul edilir." hükümlerine yer verilmektedir.

    Anılan hükümlere göre, hüküm uyuşmazlığına neden olduğu ileri sürülen kararların, adli, idari ve askeri yargı düzenlerinden en az ikisine dahil yargı yerlerince verilmiş olması gerekmektedir.

    Olayda uyuşmazlığa konu edilen Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesi kararı ile Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi kararı aynı yargı düzenine dahil yargı yerlerince verilmiş olduğundan, ortada 2247 sayılı Yasanın 1. ve 24. maddelerinde öngörüldüğü şekilde Uyuşmazlık Mahkemesince çözümlenecek bir hüküm uyuşmazlığı bulunmamaktadır.

    Belirtilen nedenle, 2247 sayılı Yasanın 1. ve 24. maddelerine uygun bulunmayan başvurunun reddi gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine ve 2247 sayılı Yasanın 1. ve 24. maddelerine göre, Uyuşmazlık Mahkemesinin görevine girmeyen başvurunun aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddine, 29.9.1997 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.