T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2023/120

KARAR NO  : 2023/138      

KARAR TR  : 27/02/2023

ÖZET: 2918 sayılı Kanun’un Ek 2/3-a., 23/5 ve 39/3. maddeleri uyarınca verilen idari para cezasına ilişkin kararın iptal edilmesi istemiyle açılan davanın, araç trafikten men işleminin de idari yargıda konu yapılması karşısında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 3. maddesi ve aynı Kanun’un 27. maddesinin sekizinci fıkrası hükmü bir arada değerlendirildiğinde İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

 

Davacı    : M. A

Vekili      : Av. A. D. U

Davalı     : İzmir Valiliği

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. İzmir Valiliği Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünce yapılan denetim sırasında, ....AKL ....plaka sayılı aracın "ilgili belediyeden çalışma izni/ruhsatı almadan yolcu taşıdığının; başka bir araca tescilli plakanın kullanıldığı ve geçerlilik süresi dolan sürücü belgesi ile araç kullanıldığının" tespit edildiğinden bahisle, sürücü belgesi sahibi davacı adına 30/12/2021 tarih ve MA-84635143 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlenerek, davacıya 2918 sayılıKarayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3-a., 23/5 ve 39/3. maddeleri uyarınca 13.930 TL idari para cezası verilmiş, düzenlenen Araç Trafikten Men Tutanağı ile araç trafikten men edilerek muhafaza altına alınmıştır.

 

2. Davacı, idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine başvuruda bulunmuştur.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

3. Karşıyaka 1. Sulh Ceza Hâkimliği10/07/2022 tarih ve D.İş. No. 2022/2245 sayılı kararı ile, Uyuşmazlık Mahkemesinin konu ile ilgili emsal kararını göstererek, araç men tutanağı ile ilgili olarak idari yargı yerinde dava açıldığını belirterek, 5326 sayılı Kanun'un 28/1-b. maddesi uyarınca başvurunun çözümünün idari yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle başvurunun görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar vermiş, verilen karar itiraz üzerine kesinleşmiştir.

 

4. Bu kez davacı vekili, idari para cezasının iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

5. İzmir 7. İdare Mahkemesi 30/12/2022 tarih ve E.2022/1163 sayılı kararı ile, "davada aracın geçici olarak trafikten men tedbirinin aracın sürücüsü olan davacı adına değil araç sahibi dava dışı şirket adına uygulanmış olması sebebiyle 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27. maddesinin 8. fıkrasında yer alan idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi hakkında idari yargının görev alanına giren trafikten men gibi kararların da verilmiş olması halinde bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde dava açılabileceği yönündeki kuralın somut olaya uygulanamayacağı dikkate alındığında, salt davacıya trafik idari para cezası uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığın çözümünde adli yargı yeri olan sulh ceza hakimliğinin görevli olduğu" gerekçesiyle, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasına ve davanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

6. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlığı altında düzenlenen Ek 2. maddesi şöyledir:

 

“(Ek: 17/10/1996-4199/43 md.) (Değişik:18/10/2018-7148/26 md.)

Araçlarını motorlu araç tescil belgesinde gösterilen maksadın dışında kullananlar ile sürülmesine izin veren araç sahiplerine 1.002 Türk lirası idari para cezası uygulanır.

(Ek fıkra:21/2/2019-7166/5 md.) Ayrıca, araç on beş gün süre ile trafikten menedilir.

10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu kapsamında ilgili belediyeden;

a) Çalışma izni/ruhsatı almadan,

b) Alınan izin/ruhsatta belirtilen faaliyet konusu dışında,

c) Alınan izin/ruhsatta belirtilen çalışma bölgesi/güzergâh dışında

belediye sınırları dâhilinde yolcu taşımak yasaktır. Bu fıkranın (a) bendine uymayanlara 5.010 Türk lirası, (b) bendine uymayanlara 2.018 Türk lirası,(c) bendine uymayanlara 1.002 Türk lirası idari para cezası verilir. Fiilin işlendiği tarihten itibaren geriye doğru bir yıl içinde tekerrürü hâlinde, bu fıkrada yer alan idari para cezaları iki kat olarak uygulanır.

İşleteni veya sahibi, sürücüsünün kendisi olup olmadığına bakılmaksızın aracın bu maddenin üçüncü fıkrasına aykırı olarak kullanılmaması hususunda gerekli tedbirleri almak ve denetimini yapmakla yükümlüdür. Araç, bu maddenin üçüncü fıkrasının;

a) (a) bendinin ihlali hâlinde altmış gün,

b) (b) bendinin ihlali hâlinde otuz gün,

c) (c) bendinin ihlali hâlinde ise on beş gün

süreyle trafikten menedilir.

İlgili belediye tarafından tahdit veya tahsis kapsamına alınmış ve bu kapsamda verilmiş çalışma izninin/ruhsatının süresi bittiği hâlde, belediye sınırları dâhilinde yolcu taşıyan kişiye 1.002 Türk lirası idari para cezası uygulanır ve eksikliği giderilinceye kadar araç trafikten menedilir.

Ayırıcı işareti bulunmayan üçüncü fıkra kapsamındaki araçlardan taşımacılık hizmeti alanlara da 334 Türk lirası idari para cezası uygulanır.”

 

7. Kanun'un 23. maddesinin beşinci fıkrası şöyledir:

 

"Başka bir araca tescilli veya sahte plakayı takan veya kullananlara 5.000 Türk Lirası idari para cezası verilir ve araç trafikten men edilir. Ayrıca bu kişiler Türk Ceza Kanununun 204 üncü maddesi hükmüne göre cezalandırılır. "

 

8. Yine Kanun'un 39. maddesinin üçüncü fıkrası şöyledir:

 

"Sürücü belgeleri süreli olarak verilir. Belgelerin geçerlilik süreleri, yenilenmesinde aranacak şartlar ile diğer usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir. Bu şekilde yenilenen sürücü belgelerinden harç alınmaz. Geçerlilik süresi dolan sürücü belgesi ile araç kullanan sürücüye 343 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgesi geri alınır."

 

9. Uyuşmazlık Mahkemesi, 2918 sayılı Kanun'un 116. maddesi kapsamında araç tescil plakasına göre düzenlenenler dışında trafik zabıtasınca uygulanan idari para cezalarına karşı açılan davaları; bu uygulamanın idari ceza kapsamında bulunması; kanunda idari cezalarla ilgili davalarda görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; bu Kanun'da gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel ilkelere göre idari yargının görev alanında görmüştür.

 

10. 30/03/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 06/12/2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun'un 31. maddesiyle değişik3. maddesi ise şöyledir:

 

“(1) Bu Kanunun;

a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,

uygulanır.”

 

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

İlk İnceleme

 

11. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Havva AYDINLI, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 27/02/2023 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesince, anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, Mahkemece idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

12. Raportör-Hâkim Arzu ÇETİNDERE ŞAŞI’nın, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra; gereği görüşülüp düşünüldü:

 

13. Dava, 2918 sayılı Kanun’un Ek 2/3., 23/5-a ve 39/3. maddeleriuyarınca verilen idari para cezasının kaldırılması istemiyle açılmıştır.

 

14. Kabahatler Kanunu’nun 27. maddesine, 5560 sayılı Kanun ile eklenen sekizinci fıkrasında; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kurala bağlanmış, bu maddenin gerekçesinde de bu hükümle, Kabahatler Kanunu'ndaki düzenlemelerin ortaya çıkardığı bağlantı sorununa çözüm getirilmesinin amaçlandığı ifade edilmiştir.

 

15. 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren bu düzenlemeye göre, Kabahatler Kanunu’nun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda iseuygulanmayacağı ancak; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği anlaşılmaktadır.

 

16. Uyuşmazlık Mahkemesince de, idari para cezası yönünden oluşan olumsuzgörev uyuşmazlıklarının çözümünde, idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması ve dosya içeriğinden bu kararın idari yargı yerinde dava konusu edildiğinin anlaşılması halinde; idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği sonucuna varılarak, idari yargı yerince verilen görevsizlik kararlarınınkaldırılmasına karar verilmiştir.

 

17. Dosyanın incelenmesinden, araç sahibi tarafından aracın trafikten men'ine ilişkin tutanağın iptali istemiyle idari yargı yerinde açılan davada, İzmir 3. İdare Mahkemesinin 30/03/2022 tarih ve E.2022/709, K.2022/680 sayılı kararı ile davanın süreaşımı yönünden reddine karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine İzmir Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesinin 25/10/2022 tarih ve E.2022/1205, K.2022/1203 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine de Danıştay 8. Dairesinin E.2022/68 sayılı esasına kaydedildiği ve yargılamanınhalen devam ettiği anlaşılmıştır.

 

18. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir kanunla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesidir.

 

19. Davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme, yeni bir kanun ile görevsiz hale gelmiş ise, davanın açıldığı anda görevli olan ve fakat yeni kanuna göre görevsiz hale gelen mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekeceği ancak, yeni kanundaki görev kuralının, değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra açılacak davalarda uygulanacağına dair intikal hükümlerinin varlığı halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilemeyeceği açıktır.

 

20. Diğer taraftan, dava görevsiz mahkemede açılmış, bu sırada yapılan bir kanun değişikliği ile görevsiz mahkeme o dava için görevli hale gelmiş ise, mahkemenin davaya bakmaya devam etmesi gerekir.

 

21. İncelenen uyuşmazlıkta, uygulanan trafik para cezasının 5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 2918 sayılı Kanun’da da bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği ancak idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak aynı maddi olay nedeniyle, aynı araç ile ilgili olarak aracın trafikten men edilmesi kararı da verildiği ve idari yargı yerinde dava konusu edildiği anlaşıldığından, idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği kuşkusuzdur.

 

22. Bu durumda, Kabahatler Kanunu’nun 5560 sayılı Kanun’la değişik 3. maddesi ve aynı Kanun'un 27. maddesine 5560 sayılı Kanun’la eklenen sekizinci fıkra bir arada değerlendirildiğinde, 2918 sayılı Kanun’un Ek 2/3., 23/5-a ve 39/3. maddeleri uyarınca verilen para cezasına karşı açılan davanın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

23. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, İzmir 7. İdare Mahkemesinin30/12/2022 tarih ve E.2022/1163 sayılı başvurusunun reddi gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. İzmir 7. İdare Mahkemesinin 30/12/2022 tarih ve E.2022/1163 sayılı BAŞVURUSUNUN REDDİNE,

 

27/02/2023 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                  Doğan                            Eyüp                            Havva

            TOPAL                  AĞIRMAN                SARICALAR                 AYDINLI

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                               Ahmet                            Mahmut                          Bilal

                                          ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN