Ceza Bölümü         1999/27 E.  ,  1999/36 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Sanıklar         :1-B.U.

                                    2-M.A.A.

                                    3-B.A. 

            O L A Y          : Askerlik görevi ile yükümlü sivil kişi sanık B.U.’un, 1995 yılı Aralık celbinde sevke tabi olması nedeniyle Gaziosmanpaşa Askerlik Şubesi Başkanlığı'na başvurarak rahatsızlığını beyan etmesi ve İstanbul Deniz Hastanesi Baştabipliği'ne sevkinin yapılması, bu arada 500 Evler Hayat Hastanesinde görevli diğer sanık Em. Tbp. Alb. M.A.A. ile anlaşarak, ameliyat olmadığı halde 13-20.5.1995 tarihleri arasında hastanede yatmış ve sol böbreği alınmış gibi düzenleme tarihi 25.11.1995 günü olan sahte raporu tanzim ettirmesi ve vücuduna ameliyat görüntüsü vermek için kesi yaptırıp diktirmesi ve bu raporla birlikte İstanbul Deniz Hastanesi Baştabipliği'ne başvurması, sanığın yapılan muayenesinde böbreğinin alınmadığının tespit edilmesi üzerine, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 81. maddesinde düzenlenen “askerlikten kurtulmak için hile yapmak” suçundan soruşturma emri verilen ve sanıklar hakkında hazırlık soruşturmasını yürüten Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı 26.12.1995 gün ve E: 1995/1391, K:1995/51 sayıyla; bilirkişi olarak dinlenen İstanbul Deniz Hastanesi Baştabipliği emrinde görevli Dz. Tbp. Bnb. Şerafettin Özer’in beyanı ile düzenlenen raporun, sahte olmakla beraber askerlikten kurtulmayı sağlayacak yeterlilikte “hile ve desise” sayılamayacağının, aldatıcılık vasfını taşımadığının belirlenmiş olması nedeniyle sanıklara yüklenen suçun Türk Ceza Kanunu’nun 354. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı, bu suçun da askeri suç olmadığı, askeri bir suça da bağlı bulunmadığı, sanıkların sivil kişi oldukları, 353 sayılı Yasa’nın 11. maddesi uyarınca soruşturma görevinin adli savcılığa ait olduğu gerekçesiyle görevsizliğine, dosyanın görevli savcılığa gönderilmesine karar vermiştir. 

            Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı: 5.2.1996 gün ve E:1996/2280, K:1996/159 sayıyla; olay bölümünde açıklanan hususları tekrar ederek ve sanık B.U.’un askerlikten kurtulabilmek için yüklenen eylemi işlediğini ileri sürerek, ayrıca suç günü 500 Evler Hayat Hastanesi Başhekimi olarak görevli sanık B.A.’ın da sahte olarak düzenlenen raporu tasdik etmesi nedeniyle tüm sivil kişi sanıkların eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 64. maddesi delaletiyle Türk Ceza Kanunu’nun 339/1. maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açmıştır.        

 Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi: 15.2.1996 gün ve E:1996/79, K:1996/39 sayıyla; suçun işlendiği ileri sürülen yer itibariyle yetkisizlik kararı vermiştir.

             Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesi: 17.7.1996 gün ve E:1996/52, K:1996/131 sayıyla; suçun işlendiği ileri sürülen yer itibariyle, yetkili yargı yerinin Beyoğlu Ağır Ceza Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. 

            BEYOĞLU 2. AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 9.10.1996 gün ve E:1996/225, K:1996/214 sayıyla; iddianamede yer alan gerekçeye ve tüm dosya içeriğine göre, sahte olduğu iddia edilen raporun, sanıklardan B.U.’u askerlikten kurtarmak amacı ile düzenlendiği ileri sürüldüğüne göre, sanıklara yüklenen eylemin 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun 81. maddesinde düzenlenen “askeri suç” u oluşturduğu, bu suçtan da sanıkları yargılama görevinin askeri mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşmiştir. 

            KUZEY DENİZ SAHA KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 22.5.1997 gün ve E:1997/372, K:1997/170 sayıyla; olay bölümünde açıklanan ve askeri savcılığın görevsizlik kararı gerekçesini oluşturan hususları tekrar ederek yüklenen suçun askeri suç olmadığı, askeri bir suça da bağlı bulunmadığı ve sanıkların sivil kişi oldukları gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. 

            Böylece, adli ve askeri yargı yerleri arasında 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş, dosya, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 8.6.1999 günlü yazısı ile Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’na gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN , Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ’ ın katılımlarıyla yapılan 6.12.1999 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Cemil KAYILIOĞLU’ nun davanın çözümünün askeri yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu’nun “asker olmayan kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmaları koşullarını” düzenleyen 11. maddesi (A) bendinde, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun “Askerlikten kurtulmak için hile yapanlar” başlığı altında düzenlenen 81. maddesinde yer alan suçun sivil kişiler tarafından işlenmesi halinde askeri mahkemelerde yargılanacakları hususu belirtilmektedir. 

            Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında; görevsizlik kararı veren askeri mahkemece sanıklara yüklenen suçun “askeri suç” olmadığı gerekçesine yer verilmiş ise de; olay kısmında ve yerel mahkemelerin görevsizlik kararlarında belirlendiği üzere sivil kişi sanıklara yüklenen eylem “askerlikten kurtulmak için sahte rapor tanzim etmek” ten ibarettir.          

Bu durumda; 353 sayılı Yasa’nın 11. maddesi hükmü uyarınca davanın çözümü askeri yargı yerine aittir. 

            Açıklanan nedenlerle, davanın askeri yargı yerinde görülmesi ve Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

            SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın ASKERİ YARGI yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin 22.5.1997 günlü, E:1997/372, K:1997/170 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 6.12.1999 günü kesin olarak OYBİRLİĞİ ile karar verildi.