Ceza Bölümü 2009/34 E., 2009/34 K.

"İçtihat Metni"

Kocaeli Seymen 1. P. Tug. Tnk. Tb. Görev Kuvvet Komutanlığı emrinde görevli sanık Tnk. Er G. A.'ın, 3.8.2008 günü, aynı Komutanlık emrinde görevli diğer sanıklar Tnk. Er M. E. ve A. D. ile birlik içersinde bulunan Mehmetçik Gazinosunda temizlik yaptıkları sırada, temizliği bırakarak gazinodan çıkmak için kapıya doğru ilerlediğinde, diğer sanık M. E.'ün temizlik bitmediği için gitmemesini söylemesi üzerine aralarında çıkan tartışma sırasında "seni sinkaf ederim" demesi üzerine tartışmanın kavgaya dönüştüğü, diğer sanık A. D.'in de olaya karıştığı, sanık G. A.'ın M. E.'e, M. E. ile A. D.'in de G. A.'a yumruk ve tokat vurmak suretiyle birbirlerini yaraladıkları, böylece sanıkların, kasten yaralama ve hakaret suçunu işledikleri ileri sürülerek, sanıklar A.D. ile G. A.'ın eylemlerine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 86/2, 53/1. , sanık M. E.'ün eylemine uyan aynı Kanun'un 86/2,125/1,53/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 16.3.2009 gün ve E:2009/2004, K:2009/648 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

KOCAELİ 1. SULH CEZA MAHKEMESİ: 30.3.2009 gün ve E:2009/293, K:2009/256 sayıyla, asker kişi sanıkları, askerlik hizmet ve görevleri sırasında, askeri mahalde işledikleri ileri sürülen suçlar nedeniyle yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Muhabere Hizmet Destek Eğitim Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

MUHABERE HİZMET DESTEK EĞİTİM KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 27.7.2009 gün ve E:2009/804, K:2009/438 sayıyla, sanıklara yüklenen suçun askeri suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanıkların yargılama aşamasında terhis edilmiş olmaları nedeniyle askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesildiği açıklanarak sanıkları yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Muhabere Hizmet Destek Eğitim Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler; Ramazan ÖZKEPİR, Mehmet MUTLU, Ahmet DURU, Hasan DENGİZ, Bilgin AK, Ersun ÇETİN'in, katılımlarıyla yapılan 7.12.2009 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ'ın adli yargı, Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı İ.Bahadır ÜSTÜNEL'in davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

Aynı Yasa'nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4191 sayılı Yasa'yla değişik 17. maddesinde; "askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer" denilmekte iken, maddenin "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." tümcesi Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

Buna göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararında, sanıkların yüklenen eylemi askerlik hizmet ve görevleri sırasında ve askeri mahalde işledikleri ileri sürüldüğünden yargılamanın askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesine yer verilmiş ise de, sanıklara yüklenen eylemlerin Türk Ceza Kanunu'nda düzenlendiği, Askeri Ceza Kanunu'nda bu suçlara ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, bu nedenle yüklenen eylemlerin "askeri suç" olmadığı açıktır.

Öte yandan, sanıkların yargılama aşamasında terhis edildikleri dosya içinde bulunan bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.

353 sayılı Yasa'nın 17. maddesinde, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevinin değişmeyeceği, ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması durumunda, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği düzenlenmiş bulunduğundan ve somut olayda sanıklara yüklenen eylemlerin askeri suç olmadığı anlaşıldığından, 353 sayılı Yasa'nın 17. maddesi uyarınca davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Kocaeli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ: Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Kocaeli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 30.3.2009 gün ve E:2009/293, K:2009/256 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 7.12.2009 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.