Ceza Bölümü         2000/13 E.  ,  2000/13 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Yakınan        : Ü.Ş.

            Sanıklar         : 1-E.K.

                                     2-İ.K. 

            O L A Y          : Bilecik 9. Jandarma Er Eğitim Alay Komutanlığı emrinde görevli sanıklar J. Er E.K. ile J. Er İ.K.'un, 3.11.1995 günü, bölüklere ekmek dağıtımı için sıraya giren erlerden mağdur J. Er Ü.Ş. ile sıraya girme hususunda tartıştıkları ve itmeleri sonucu başını ekmek arabasına çarpan mağduru 2 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaraladıkları ileri sürülerek eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 456/4. maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Eskişehir 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 2.1.1996 gün ve E:1996/50, K:1996/1 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.           

1. TAKTİK HAVA KUVVETİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 3.7.1996 gün ve E:1996/196, K:1996/246 sayıyla; sanıklara yüklenen eylemin, askeri suç olmaması, askeri bir suça da bağlı bulunmaması ve yargılama sırasında sanıkların terhis edilmeleriyle askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek dava dosyası, Bilecik Sulh Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

BİLECİK SULH CEZA MAHKEMESİ: 10.3.1998 gün ve E:1996/414, K:1998/46 sayıyla; asker kişi sanıklar hakkında, asker kişiye karşı işledikleri ileri sürülen suç nedeniyle kamu davası açıldığından, 353 sayılı Yasa'nın 17. maddesi hükmü uyarınca, yargılama aşamasında terhis edilmeleriyle askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, kendisine gelmekle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Hasan GERÇEKER, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN , Recep SÖZEN, A. Fahir KAYACAN' ın katılımlarıyla yapılan 19.6.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet ÖZDEVECİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Y.Sezai KARAA'nın, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

 ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalâa edilmektedir.     

 Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir. 

            Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir. 

            Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır. 

Somut olayda, asker kişi sanıklar hakkında, asker kişiye karşı, askeri mahalde işlendiği ileri sürülen "etkili eylem" suçu nedeniyle askeri mahkemeye kamu davası açıldığı, yargılama sırasında sanıkların terhis edildiği, dosya içindeki bilgilerden anlaşılmaktadır. Adli yargı yerinin görevsizlik kararı gerekçesinde, yargılama aşamasında sanıkların terhis edilmeleriyle askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceğinden söz edilmekte ise de; 353 sayılı Yasa'nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesinin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcüklerinin iptali karşısında, yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça  bağlı bulunmaması ve askeri mahkemede yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmiş olması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Bilecik Sulh Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın ADLİ YARGI yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle Bilecik Sulh Ceza Mahkemesi'nin 10.3.1998 günlü, E: 1996/414, K: 1998/46 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA19.6.2000 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.