Ceza Bölümü 1996/40 E., 1996/40 K.

  • YARGI KARARI NİTELİĞİ BULUNMAYAN SAVCILIK, KAYMAKAMLIK VE VALİLİK KARARLARI
  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI NİTELİĞİ BULUNMAMASI
  • SAVCILIK VE KAYMAKAMLIK KARARLARIYLA VALİLİK KARARI ARASINDA OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN GÖREV ALANI
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 10 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 1 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Çubuk İlçesi Akkuzu Köyü sakinlerinden Havva Onbaşı 3.9.1996 tarihli dilekçesiyle Kaymakamlığa başvurarak, köy içi Hatip mevkiinden geçen çay yatağına, Osman, Yusuf ve Mevlüt Onbaşı isimli şahısların duvar örmek ve ağaç dikmek suretiyle tecavüzde bulunduklarını, bundan dolayı çay kenarında tapulu 3102 parselde bulunan evinin, ahırının ve tarlasının su taşkınlarından zarar gördüğünü ileri sürerek tecavüzün önlenmesini istemiştir.

    Çubuk Kaymakamlığınca yaptırılan incelemeler sonucu 5.9.1996 gün ve 16. sayıyla tecavüzün men'ine, tecavüz edilen yerlerin çay yatağı olması sebebiyle Hazineyi temsilen Mal Müdürlüğüne teslimine, mütecavüzlerin 3091 sayılı yasanın 15. maddesine göre cezalandırılacaklarının kendilerine duyurulmasına ve TCK. 513. maddesi uyarınca gerekli işlemin yapılması için karar ve dosyanın bir suretinin Çubuk Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar vermiştir.

    ÇUBUK CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI: 11.9.1996 gün ve 2073/51 sayıyla;Sanıkların eylemleri dere yatağını işgal niteliğinde olduğundan T.C.K. 513. madde kapsamında bulunmadığı, 3621 sayılı Kıyı Yasasının 15/a-1 maddesini ilgilendirdiği ve idari para cezasını gerektirdiği, bu cezanın da aynı Yasanın 15/3 maddesi uyarınca Vali tarafından verileceği gerekçesiyle Savcılığın görevsiz olduğuna ve dosyanın Ankara Valiliğine gönderilmesine karar vermiştir.

    Ankara Valiliği: 20.9.1996 gün ve 8/1769 sayıyla, Uyuşmazlık Mahkemesine başvurarak, dava konusu çay yatağının 3621 sayılı yasaya dayanılarak çıkarılan Yönetmeliğin 4. maddesinde tanımlanan akarsu yatağı olmadığının anlaşıldığı bu nedenle olaya 3621 sayılı Yasanın uygulanamayacağını, TCK 513.maddesine göre işlem yapılması gerektiğini ileri sürerek Savcılıkla aralarında meydana gelen uyuşmazlığın 2247 sayılı Yasanın 10. maddesi uyarınca çözümlenmesini istemiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümü, Selçuk Tüzün'ün Başkanlığında, İrfan Kılınç, Teoman Üneri, Seydi Yetkin, Fahrettin Demirağ, Dr. Ferhat Ferhanoğlu, A. Necmi Özler'in katılmaları ile yaptığı 20.12.1996 günlü toplantıda, raportör Hakim Ayten Anıl'ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı Erdoğan Güneş ile Askeri Yargıtay Başsavcısı yerine katılan Hava Hakim Yarbay A. Fahir Kayacan'ın, başvurunun reddi gerektiği yolundaki yazılı düşünceleri doğrultusunda sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 1. maddesinde Uyuşmazlık Mahkemesinin, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili bir yüksek mahkeme olduğu belirtilmiştir. Yasanın 10. maddesinde, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarma: adli, idari ve askeri yargı merciinde açılmış olan davada ileri sürülen görev itirazının reddi üzerine ilgili Başsavcı tarafından görev konusunun incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesinden istenmesidir, şeklinde tanımlanmıştır. 14. maddesinde ise: adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması halinde olumsuz görev uyuşmazlığının meydana geleceği öngörülmüş; aynı Yasanın 27. Maddesinde de: Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri, önce şekil ve süre yönünden inceleyeceği, yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istekleri reddedeceği kabul edilmiştir.

    Olayda, Kaymakamlıkça akarsu yatağına vaki tecavüzün önlenmesi talebi kabul edilerek bu yönde alınan kararın cezai müeyyidelerinin Türk Ceza Yasasında yer alması bakımından dosya savcılığa gönderilmiştir. Savcılık anlaşmazlığın 3621 sayılı yasayı ilgilendirdiğinden bahisle ve idari para cezası kesme görevinin Valiliğe ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Valilik ise kendisini görevli görmeyerek Uyuşmazlık Mahkemesine başvurmasına karar vermiş bulunmaktadır.

    Gerek savcılığın görevsizlik kararı, gerekse Valiliğin Uyuşmazlık Mahkemesine başvurusu, 2247 sayılı Yasanın 10 ve 14. maddelerinde öngörülen adli, idari veya askeri yargı yerleri arasında tarafları konusu ve sebebi aynı olan bir dava niteliğinde değildir.

    Açıklanan nedenlerle Uyuşmazlık Mahkemesinin görevine girmeyen başvurunun 2247 sayılı Yasanın 1 ve 27. maddeleri uyarınca reddi gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre Uyuşmazlık Mahkemesinin görevine girmeyen başvurunun 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Yasanın 1 ve 27. Maddeleri uyarınca reddine, 20.12.1996 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.