T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

            ESAS   NO : 2018 / 865

            KARAR NO : 2018 / 865

            KARAR TR: 24.12.2018

ÖZET : 4734 sayılı Yasa uyarınca ihale edilerek sözleşmeye bağlanan teknik personel hizmet alımı işinde, hakedişlerin ödenmemesi üzerine alacağın tahsiliistemiyle açılan davanın, ADLİYARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

K A R A R

 

 

          Davacı                           : B. Boğaziçi Peyzaj İnşaat Müşavirlik Teknik Hizmetler San. Tic. A.Ş

          Vekili                             : Av. M.S.Ç.

          Davalı                           : Esenyurt Belediye Başkanlığı

          Vekilleri                         : Av. K.M. Av. İ.T.S.

 

          O L A Y                        : Davacı vekili dava dilekçesi ile;müvekkili şirket ile davalı tarafın 01.01.2008- 31.12.2008 tarihleri arasında Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu kapsamında anlaşma sağlandığını yapılan anlaşma gereği müvekkili şirketin edimini ön görülen süre içinde eksiksiz bir şekilde ifa ettiğini, müvekkili şirketin sözleşme kapsamında faturalar tanzim edip davalıya gönderdiğini, bazı fatura bedellerinin ödendiğini bir kısım faturaları tebliğ alan davalının faturalara itiraz ettiğini, iade etmediği gibi fatura bedellerini de ödemediğini bu faturalardan dolayı toplamda 104.281,15 TL alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren yasal faiziyle tahsili istemiyle 17/05/2017 tarihinde adli yargı yerinde dava açmıştır.

          BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ : 03.07.2018 gün, E:2017/463, K:2018/623 sayılı dosyada "2576 sayılı kanunun Madde 5-1. (Değişik: 24/2/1988-3410/1 md.) İdare mahkemeleri, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştayda çözümlenecek olanlar dışındaki: a) İptal davalarını, b) Tam yargı davalarını, c) (Değişik : 8/6/2000 - 4577/2 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklardan hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan İdarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davaları, d) Diğer kanunlarla verilen işleri, Çözümler. 2. Özel Kanunlarda Danıştayın görevli olduğu belirtilen ve İdari Yargılama Usulü Kanunu ile idare mahkemelerinin görevli kılınmış bulunduğu davaları çözümler.

          Taraflar arasında 2007/187074 İhale kayıt numaralı sözleşme olduğu, iş bu sözleşmenin 38. Maddesinde, sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu açıkça belirtilmiştir.

          HMK. Madde 21- (1) Aşağıdaki hâllerde, davaya bakacak mahkemenin tayini için yargı yeri belirlenmesi yoluna başvurulur: a) Davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin davaya bakmasına herhangi bir engel çıkarsa, b) İki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesi konusunda bir tereddüt ortaya çıkarsa, c) İki mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse. ç) Kesin yetki hâllerinde, iki mahkeme de yetkisizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse.

          Taraflar arasındaki uyuşmazlığın İdarenin sorumluluğunda olduğu açıkça anlaşıldığından işbu davaya bakmakla yetkili ve görevli mahkemenin idare mahkemeleri olması bu nedenle davanın idareye karşı tam yargı davası olarak yöneltilebileceği " görüşüyle dosyaya sunulan sözleşmenin 38.maddesi ve 2576 sayılı kanunun 5.maddesi gereğince mahkemenin görevsizliğine, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiş, istinaf edilmeyen kararın 10/09/2018 tarihi itibarıyla kesinleştiği anlaşılmıştır.

          Davacı vekili aynı taleple 26/10/2018 tarihinde idari yargı yerinde dava açmıştır.

          İSTANBUL 4. İDARE MAHKEMESİ : 05.11.2018 gün ve E:2018/2138 sayı ile "Olayda; davacı tarafından, 4734 Sayılı Kamu ihale Kanunu ve 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca davalı idare ile 01/01/2008-31/12/2008 tarihleri arasını kapsayan dönem için Teknik Personel Hizmeti Alımı sözleşmesi imzalandığı, davalı idarenin sözleşme dolayısıyla ödemesi gereken hakediş tutarlarım ödemediğinden bahisle bakılmakta olan davanın açıldığı görülmektedir.

          Kamu ihaleleri çerçevesinde ortaya çıkan uyuşmazlıklar açısından, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu veya sair ihale mevzuatı çerçevesinde ihale aşamasında tesis edilen işlemlerden doğabilecek uyuşmazlıkların idari yargı yerlerince; ihale safhası tamamlanıp, taraflar arasında sözleşme imzalandıktan sonra sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların ise adli yargı mercilerince çözümlenmesi gerekmektedir.

          Bu durumda, davaya konu uyuşmazlığın davacı ile idare arasında imzalanan sözleşmeden ve bu sözleşmenin uygulanmasından kaynaklandığı, ihale aşamasına ilişkin olmadığı, ödenmeyen hakediş tutarlarının iadesine ilişkin olduğu, anlaşıldığından uyuşmazlığın çözümünde adli yargı mercilerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

          Açıklanan nedenlerle; Mahkememizin görevine girmeyen ve Bakırköy 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/07/2018 tarih ve E:2017/463,K:2018/623 sayılı kararı ile de görevsizlik verilen bu davada, görevli mahkemenin belirlenmesi için dava dosyasının 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 19. maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine, Uyuşmazlık Mahkemesince bir karar verilinceye kadar yargılamanın ertelenmesine" karar vererek her iki dava dosyasını 22.11.2018 tarih ve 2018/2138 E. sayılı üst yazı ile Mahkememize göndermiş, başvuru 07.12.2018 tarihinde kayıt altına alınmıştır.

          İNCELEME VE GEREKÇE :

          Uyuşmazlık Mahkemesi’nin, Başkan Hicabi DURSUN, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Süleyman Hilmi AYDIN, Aydemir TUNÇ ve Nurdane TOPUZ'un katılımlarıyla yapılan 24.12.2018 günlü toplantısında:

          l-İLK İNCELEME :

          Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; İdare Mahkemesince, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının, ekindeki adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

          II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Engin SELİMOĞLU’nun, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

          Dava, 4734 sayılı Yasa uyarınca ihale edilerek sözleşmeye bağlanan teknik personel (5 adet inşaat mühendisi, 5 adet mimar, 3 adet harita mühendisi, 1 adet elektrik mühendisi, 1 adet makine mühendisi, 1 adet şehir plancısı) hizmet alımı işinde, 7, 8 ve 9 numaralı hakedişlerin ödenmemesi üzerine alacağın tahsili istemiyle açılmıştır.

          Dosyanın incelenmesinden; davacı şirket ile davalı Belediye Başkanlığı arasında imzalanan sözleşmeyi takiben, davacı şirketin sözleşme hükümlerini yerine getirmesine rağmen hak ediş faturaları düzenlenen 7, 8 ve 9 no'lu hak ediş ücretlerinin sözleşmeye aykırı olarak ödenmediği iddiasıyla davalı Esenyurt Belediyesine karşı dava açıldığı anlaşılmıştır.

          04.01.2002 tarih ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun

           ''Amaç'' başlıklı 1.maddesinde; ''Bu Kanunun amacı, kamu hukukuna tabi olan veya kamunun denetimi altında bulunan veyahut kamu kaynağı kullanan kamu kurum ve kuruluşlarının yapacakları ihalelerde uygulanacak esas ve usulleri belirlemektir.'' denilmiştir.

          “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde de; “Aşağıda belirtilen idarelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihaleleri bu Kanun hükümlerine göre yürütülür:

          a) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı; döner sermayeli kuruluşlar, birlikler (meslekî kuruluş şeklinde faaliyet gösterenler ile bunların üst kuruluşları hariç), tüzel kişiler,

          b) Kamu iktisadi kuruluşları ile iktisadi devlet teşekküllerinden oluşan kamu iktisadi teşebbüsleri,

          c) Sosyal güvenlik kuruluşları, fonlar, özel kanunlarla kurulmuş ve kendilerine kamu görevi verilmiş tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar (mesleki kuruluşlar ve vakıf yüksek öğretim kurumları hariç) ile bağımsız bütçeli kuruluşlar,

          d) (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilenlerin doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları her çeşit kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketler,

          e) 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ile bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketlerin yapım ihaleleri

          Ancak, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve bu Fonun hisselerine kısmen ya da tamamen sahip olduğu bankalar, 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar ve bu bankaların doğrudan veya dolaylı olarak birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları şirketler ( (e) bendinde belirtilen yapım ihaleleri hariç) 4603 sayılı Kanun kapsamındaki bankaların 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa tabi gayrimenkul yatırım ortaklıkları ile enerji, su, ulaştırma ve telekomünikasyon sektörlerinde faaliyet gösteren teşebbüs, işletme ve şirketler bu Kanun kapsamı dışındadır.''denilmiştir.

          05.01.2002 tarih ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun

          ''Kapsam'' başlıklı 2. maddesinde; ''Bu Kanun, Kamu İhale Kanununa tabi kurum ve kuruluşlar tarafından söz konusu Kanun hükümlerine göre yapılan ihaleler sonucunda düzenlenen sözleşmeleri kapsar.'' denilmiş, ''İlkeler'' başlıklı 4.maddenin 3.fıkrasında; ''...Bu Kanun kapsamında yapılan kamu sözleşmelerinin tarafları, sözleşme hükümlerinin uygulanmasında eşit hak ve yükümlülüklere sahiptir. İhale dokümanı ve sözleşme hükümlerinde bu prensibe aykırı maddelere yer verilemez. Kanunun yorum ve uygulanmasında bu prensip göz önünde bulundurulur.''denilmiştir.

          Belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun kamu hukukunu ilgilendiren yasalar olması nedeniyle, sözleşme aşamasına kadar yasaya dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerekmekte ise de, sözleşme yapıldıktan sonra tesis edilse bile sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanmayan, sözleşmeden doğan bir hak veya alacağın takibi niteliğini taşımayan, idarenin kamu gücüne dayanarak ve tek yanlı olarak tesis ettiği idarî işlemlerin iptali istemiyle açılan veya bu nitelikteki idarî işlemler nedeniyle doğan tazminat istemleri nedeniyle açılan davaların da idarî yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır.

          İdari sözleşmeler, idarelerin tek yanlı, kamusal yetkiye dayanarak, kamu hizmetinin gereklerinin yerine getirilmesi için kamu yararı amacı ile taraflar arasında akdedilen ve idareye üstün hak ve yetkiler veren, gerektiğinde tek yanlı değişiklik ve fesih yetkisini de idareye tanıyan nitelikte sözleşmelerdir. Kamu idarelerinin özel hukuk alanında akdettikleri sözleşmelerin ise; idari sözleşme niteliği taşımayıp, özel hukuk kurallarına göre düzenlendiği kuşkusuzdur.

          Öte yandan, idarelerce mal veya hizmet alımı için ihaleye çıkılması safhasında ihalenin sonuçlanıp kesinleşmesine kadar geçen aşamada tesis edilen işlemlerin idari nitelikte olduğu kabul edilmekte ve bu aşamada ortaya çıkan anlaşmazlıkların çözümünün idari yargı yerlerine, ihalenin kesinleşmesi ve sözleşmenin akdedilmesinden sonraki aşamada idare ile yüklenici arasındaki sözleşmenin uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerlerine ait olduğunda kuşku bulunmamaktadır.

          Açıklanan nedenlerle davanın görüm ve çözümü adli yargı yerinin görevine girdiğinden, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin Başvurusunun Kabulü ile Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03.07.2018 gün ve E:2017/463, K:2018/623 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

          S O N U Ç : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin Başvurusunun Kabulü ile Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03.07.2018 gün ve E:2017/463, K:2018/623 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 24.12.2018 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

      Başkan                               Üye                               Üye                              Üye

      Hicabi                              Şükrü                          Mehmet                          Birol      

    DURSUN                           BOZER                         AKSU                          SONER          

 

 

 

 

                                                  Üye                                Üye                              Üye    

                                        Süleyman Hilmi                 Aydemir                        Nurdane

                                              AYDIN                          TUNÇ                          TOPUZ