T.C.

    UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO         : 2019/486

KARAR NO    : 2019/504

KARAR TR     : 30.09.2019

ÖZET: İdari yargı yerinde açılan davanın öncesinde adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı anlaşıldığından, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİ gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

K  A  R  A  R

 

 

Davacı            : A. Gıda Çelik İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.

Vekili              : Av. E.S.

Davalı             : Konak Kaymakamlığı

Vekili              : Av. G.E.

 

O L A Y         : Konak Kaymakamlığı İlçe tarım ve Orman Müdürlüğü’nün 15.02.2019 gün ve 35-2019-25-017 sayılı İdari Para Cezası Yaptırım Kararı ile,  İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü kontrol görevlilerince 21.12.2018 tarihinde, davacıya ait işletmede yapılan resmi kontrol sonucunda ilgili işletme tarafından üretilmiş olan “A. Marka Brendi Orange Seti-45 ml”  adlı ürünlerin Türk Gıda Kodeksi Distile Alkollü İçkiler Tebliğine aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle, 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca davacı adına 18.381,00 TL idari para cezası verilmiş, 15.02.2019 gün ve …E.540924 sayılı yazı ile davacıya bildirilmiştir.

Konak Kaymakamlığı İlçe tarım ve Orman Müdürlüğü’nün 14.02.2019 gün ve 35-2019-25-014 sayılı İdari Para Cezası Yaptırım Kararı ile,  İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü kontrol görevlilerince 21.12.2018 tarihinde, davacıya ait işletmede yapılan resmi kontrol sonucunda ilgili işletme tarafından üretilmiş olan “Meşe Aromalı Sıvı Karışım Viski Kiti-45 ml”  adlı ürünlerin Türk Gıda Kodeksi Distile Alkollü İçkiler Tebliğine aykırı olduğunun tespit edildiğinden bahisle, 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca davacı adına 18.381,00 TL idari para cezası verilmiş, 15.02.2019 gün ve …E.538814 sayılı yazı ile davacıya bildirilmiştir.

Davacı vekili, 15.02.2019 gün ve …E.540924 sayılı yazı ile bildirilen  idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine itirazda bulunmuştur.

İZMİR 4. SULH CEZA HÂKİMLİĞİ: 15.04.2019 gün ve D.İş. No: 2019/983 sayı ile, davacı adına verilen idari para cezası ile birlikte ayrıca ürünün Türk Gıda Kodeksi Distile Alkollü İçkiler Tebliğine aykırı olduğu gerekçesi ile toplatılması kararı da verildiği, bu durumda 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesinde yer alan düzenleme gereği itiraza konu somut olay bakımından davanın çözümünün idari yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar vermiş, davacı tarafından yapılan itiraz,  İzmir 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 26.04.2019 gün ve D. İş. No: 2019/1844 sayılı, davalı  tarafından yapılan itiraz,  İzmir 5. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30.04.2019 gün ve  D. İş. No:2019/1885 sayılı kararı ile kesin olarak reddedilmiştir.

Davacı, bu kez, 15.02.2019 gün ve …E.538814 sayılı yazı ile bildirilen  idari para cezasının iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

İZMİR 6. İDARE MAHKEMESİ: 21.05.2019 gün ve E:2019/539 sayı ile,  5996 sayılı Kanun’un 36 ve 41. maddeleri arasında idari para cezası ve yaptırım gerektiren fiil ve haller sayılmış iken, 42. maddesinde bu cezaların uygulanması, tahsili ve itiraz yolu düzenlenmiş, ancak yasa koyucu tarafından 5996 sayılı Kanunda, bu kanun hükümlerine göre verilecek olan idari yaptırımlara ve para cezalarına karşı itiraz ve dava açma yoluna ilişkin hükümlere yer verilmemiş olduğundan söz konusu Kanun kapsamında uygulanan idari yaptırımlar ve para cezaları 5326 sayılı Kabahatler Kanununa tabi hale gelmiş olup, esasen özel kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde bir bütün olarak idari tedbirlerden doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün Sulh Ceza Mahkemesinin (Hâkimliğinin) görev alanına girdiği sonucuna varıldığı açıklanarak, bu durumda davacı tarafından üretilen ürünlerin, yine davacıya verilen para cezası şeklinde tesis edilen dava konusu işleme karşı İdare Mahkemelerine başvurulacağına ilişkin mevzuatta özel hüküm bulunmayan idari yaptırımlara, Kabahatler Kanunu’nun genel hükümlerinin uygulanması ile bu yaptırımlara ilişkin uyuşmazlıkların görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasına ve davanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesinin Hicabi DURSUN’un başkanlığında, Üyeler Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN’ın katılımlarıyla yapılan 30.09.2019 tarihli toplantısında, Raportör – Hâkim Gülten Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili  Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

Uyuşmazlık Mahkemesi’nin görev ve yetkileri, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 158. maddesi ile 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde açıkça gösterilmiş, Mahkeme adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili kılınmıştır.

2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli ve idari yargı mercilerinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir.

Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilir”, 19. maddesinde, “Adli ve idari yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine  kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada  görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir” denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

 Dosyanın incelenmesinden, davacı vekilinin, Konak Kaymakamlığı İlçe tarım ve Orman Müdürlüğü’nün 14.02.2019 gün ve 35-2019-25-014 sayılı İdari Para Cezası Yaptırım Kararı ile davacı adına verilen ve 15.02.2019 gün ve … E.538814 sayılı yazı ile davacıya bildirilen idari para cezasının iptali istemiyle  idari  yargı yerinde açtığı davada,  İzmir 6. İdare Mahkemesi’nce davanın İzmir 4.Sulh Ceza Hakimliğinin görevsizlik kararı üzerine açıldığı belirtilerek, davanın çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

Somut olayda, idari yargı dosyası ile birlikte Mahkememize gönderilen İzmir 4.Sulh Ceza Hakimliğinin 15.04.2019 gün ve D.İş. No: 2019/983 sayılı dava dosyasının incelenmesinde, davacı vekilinin, Konak Kaymakamlığı İlçe tarım ve Orman Müdürlüğü’nün 15.02.2019 gün ve 35-2019-25-017 sayılı İdari Para Cezası Yaptırım Kararı ile davacı adına verilen ve 15.02.2019 gün ve … E.540924 sayılı yazı ile davacıya bildirilen idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine başvuruda bulunduğu, Hakimlikçe başvurunun görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmış,  davacı tarafından bu dosyaya konu edilen idari yaptırım kararının kaldırılması istemiyle adli yargı yerine dava açıp açmadığı konusunda bir bilgi olmadığı gibi, adli yargı yerince davacı hakkında bu işlem ile ilgili olarak verilmiş bir görevsizlik kararının da bulunmadığı anlaşılmıştır.

İzmir 6. İdare Mahkemesi’nce 2247 sayılı Kanun’un 19. maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesi’ne başvurulabilmesi için, adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunması, bunun üzerine kendisine açılan davada adli yargı yerinin görevli olduğu kanısına varması ve görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurması gerektiği açıktır. Oysa olayda, adli yargı yerince davacı hakkında aynı konuya ilişkin olarak verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda, ortada 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen biçimde, idari yargı yerinde açılan davanın öncesinde, adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararının bulunmadığı kuşkusuzdur.

Açıklanan nedenlerle, İzmir 6. İdare Mahkemesi’nce davanın çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirtilmesi için yaptığı başvurunun, idari yargı yerinde  açılan davanın öncesinde adli yargı yerince aynı konuda verilmiş kesin veya kesinleşmiş bir görevsizlik kararı bulunmadığı anlaşıldığından, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle,  aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.

 

S O N U Ç: 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde belirtilen koşulların oluşmaması nedeniyle,  aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 30.09.2019 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

Başkan

Hicabi

DURSUN

Üye

Şükrü

BOZER

Üye

Mehmet

AKSU

Üye

Birol

SONER

 

 

 

 

 

 

Üye

Aydemir

TUNÇ

Üye

Nurdane

TOPUZ

Üye

Ahmet

ARSLAN