T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2023/326

KARAR NO  : 2023/549      

KARAR TR  : 25/09/2023

ÖZET: Davacının 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi statüsüne geçiş aşamasında çalıştığı hizmet kodunun hatalı bildirildiğinden bahisle düzeltilmesi istemiyle yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ve işlemden kaynaklanan parasal haklarının ödenmesi istemiyle açılan davanın İDARİ YARGI yerinde görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

                                              

 Davacı          : Y.A

 Vekili            : Av. Ö.F.G

                Davalı          : T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı - Tapu ve Kadastro Genel  

                                       Müdürlüğü Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü

 Vekili           : Av. S.E.A

Adli Yargıda

Feri Müdahil: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı

              Vekili             : Av. Y.S

 

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili, Tapu ve Kadastro 4. Bölge Müdürlüğü bünyesinde elektrik-elektronik teknisyeni olarak daimi işçi statüsünde çalışan müvekkilinin, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçiş yaptığı tarihten itibaren iş yeri çalışma kodunun, temizlik görevlisi şeklinde hatalı olarak bildirildiğini, bu hatanın düzeltilmesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddedildiğini ifade ederek, bu işlemin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek iptali ile müvekkilinin işyeri çalışma kodunun hatalı olarak bildirilmesinden kaynaklanan parasal haklarına karşılık, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla 500 TL'nin ödenmesine karar verilmesi istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Bursa 1. İdare Mahkemesi 29/06/2021 tarih ve E.2021/606, K.2021/573 sayı ile, uyuşmazlığın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar vermiş, bu karar istinaf yoluna başvurulmayarak kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"Uyuşmazlığın davacının, davalı idare tarafından (taşeron şirket bünyesindeyken) elektrik-elektronik teknisyeni olarak istihdam edilmesine karşın sözleşmede belirtilen istihdam şekline aykırı olarak çalışma kodunun temizlik işçisi olarak kayıtlara işlenmesinin özlük hakları yönünden mağduriyetine yol açtığından çalışma kodunun elektrik-elektronik teknisyeni olarak değiştirilmesi isteminden kaynaklandığı anlaşılmakta olup, davacının sürekli işçi kadrosunda çalıştığı dikkate alındığında, İş Mahkemeleri Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işverenler arasında iş hukukuna ait her türlü uyuşmazlığın çözüm yerinin iş mahkemeleri olduğunu belirten yasa hükmü karşısında, idari bir sözleşme ile kamu kurum veya kuruluşuna kamu hukuku bağı ile bağlı olmayan, özel hukuk sözleşmesi ile istihdam edilen, bu nedenle kamu görevlisi olmayan ve İş Kanununa göre işçi sayılan davacı ile işveren arasında çıkan uyuşmazlığın görüm ve çözümü adli yargıya ait olduğundan, anılan işleme karşı açılan davanın görev yönünden reddi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır."

 

3. Davacı vekili bu kez aynı istemle ancak parasal talebini 1.000 TL olarak belirterek adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

4. Bursa 1. İş Mahkemesi 06/10/2022 tarih ve E.2022/16, K.2022/402 sayı ile, dava konusu olayın idari yargının görev alanı içerisinde olması nedeniyle HMK 114. maddesi uyarınca yargı yolu caiz olmadığından davanın usulden reddine karar vermiş, istinaf yoluna başvurulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 18/01/2023 tarih ve E.2022/3300, K.2023/44sayı ve "Belirtilen uyuşmazlık; kadroya geçiş sırasında yapılan idari işleme ve bundan kaynaklanan zarara yönelik olup sürekli işçi statüsüne geçiş yapıldıktan sonra işveren ile işçi arasında çıkan uyuşmazlık niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan; benzer mahiyetteki davaların idari yargıda çözüme bağlandığı da yukarıda belirtilmiştir." gerekçesi ile, istinaf başvurusunun reddine karar vermiş ve görevsizlik kararı kesinleşmiştir. Görevsizlik kararının ilgili kısmı şöyledir:

 

   "Somut uyuşmazlıkta dava; davalı idare bünyesinde personel hizmeti alımı yoluyla alt işveren şirket personeli olarak görev yapmakta iken, 20/11/2017 tarihinde kabul edilen ve 24/12/2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin(01/02/2018 tarih ve 7079 sayılı Kanun ile Kanunlaşan) 127. maddesiyle 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23. madde uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının temizlik görevlisi olan Sosyal Güvenlik Kurumu kaydının elektirik teknisyeni olarak değiştirilerek tespitine ilişkin olup dosya içeriğinin incelenmesinde; davacı vekilince davacının fiilen geçişten sonra da elektrik teknisyeni olarak çalıştırıldığı,696 sayılı KHK ile temizlik görevlisi meslek kodu ile 4d kadrosuna geçirildiğinin ve bu hususun hatalı olduğunun ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır.

   2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde idari yargı yetkisinin sınırları belirlenmiştir. Davacının "temizlik görevlisi" olarak sürekli işçi kadrosuna geçirilmesi bir idari işlem olup, davacı da idareden kadroya geçiş sırasında hatalı kabul edilen meslek kodunun değiştirilmesini istemekte ve dava konusu uyuşmazlık bu idari işlemden kaynaklanmaktadır. Bu sebeplerle idari işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın çözüm yerinin idari yargı olduğu açıktır.( 9 HD. 2021/6767 E.2021/11375, 9 HD. 2021/1478 E. 20210514 K., ANKARA BİM 4. İdari Dava Dairesi 2019/1316 E. 2020/192 K., Bursa BAM 3.HD. 2022/715 E. 2022/571 K., Ankara Bam 30. HD. 2022/3935 E. 2022/3419 K., Antalya Bam 2022/211 E. 2022/2125 K.) "

 

            III. İLGİLİ HUKUK

 

A. Mevzuat

 

6. 7079 sayılı Kanun ile Kanunlaşan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 127. maddesi ile eklenen 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi şöyledir:

 

 

"5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri (MİT Müsteşarlığı hariç) ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, bu Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı listede yer alan idarelerin merkez ve taşra teşkilatlarında; ödemeleri merkezi yönetim, sosyal güvenlik kurumu, fon, kefalet sandığı, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığı, gençlik hizmetleri ve spor il müdürlüğü bütçelerinden veya döner sermaye bütçelerinden, anılan liste kapsamındaki diğer idareler için ise kendi bütçelerinden karşılanan 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında yükleniciler tarafından 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olanlar;

   a) 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (1), (4), (5), (6), (7) ve (8) numaralı alt bentlerinde belirtilen şartları taşımak,

   b) Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak,

   c) Bu kapsamda çalıştırılmalarına ilişkin olarak açtıkları davalardan ve/veya icra takiplerinden feragat edeceğine dair yazılı beyanda bulunmak,

   ç) En son çalıştığı idare ile daha önce kamu kurum ve kuruluşlarında alt işveren işçisi olarak çalıştığı iş sözleşmelerinden dolayı bu madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmek,kaydıyla, bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren on gün içinde idaresinin hizmet alım sözleşmesinin yapıldığı birimine, sürekli işçi kadrolarında istihdam edilmek üzere yazılı olarak başvurabilirler. Başvuranların şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, bu tespite itirazların karara bağlanması, şartları taşıyanların idarelerince belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak yazılı ve/veya sözlü ya da uygulamalı sınava alınması, sınav sonuçlarına itirazların karara bağlanması ve sınavda başarılı olanların kadroya geçirilmesine ilişkin süreç bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren doksan gün içinde idarelerince sonuçlandırılır. Sınavlarda başarılı olanlar, varsa bu fıkranın (c) bendinde öngörülen davalardan feragat ettiklerini tevsik eden belgeyi ve/veya icra takibine konu alacaktan feragat ettiğine dair icra müdürlüğünden alınacak belgeyi ibraz etmek, bu fıkranın (ç) bendinde öngörülen sulh sözleşmesini ibraz etmek ve öngörülen şartları taşımaya devam etmek kaydıyla, sınav sonuçlarının kesinleşmesini müteakip, her bir sözleşme itibarıyla, yüklenicinin hakedişlerinin ödendiği bütçe, teşkilat ve birim/yerleşim yeri adına vize edilmiş sayılan sürekli işçi kadrolarına idarelerince topluca geçirilir. Bu fıkra kapsamında feragat edilen davalara veya takiplere ilişkin yargılama ve takip giderleri davacı veya takip eden üzerinde bırakılır ve taraflar lehine vekalet ücretine hükmolunmaz, hükmedilenler tahsil edilmez ve bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar tahsil edilenler ise iade edilmez. Bu fıkra kapsamında yapılacak sulh sözleşmelerinden damga vergisi alınmaz.

   Birinci fıkrada yer alan 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalışıyor olmak şartının tespitinde, Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmiş olan sigortalı işe giriş bildirgeleri, işten ayrılış bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgeleri esas alınır. Ancak söz konusu tarihe ilişkin olarak anılan Kuruma yasal süresi dışında verilen belgelere dayanılarak bu madde hükmünden yararlanılamaz. 4/12/2017 tarihi itibarıyla çalıştırılmakta olduğu idarelerince tespit edilenlerden, hakkında bu tarihten sonra işten ayrılış bildirgesi verilenler bu madde hükümlerinden yararlanabilir.

   Sürekli işçi kadrolarına geçirileceklerin kadroları, başka bir işleme gerek kalmaksızın geçiş işleminin yapıldığı tarih itibarıyla sürekli işçi unvanı ile ihdas edilmiş sayılır. İhdas edilen kadrolar ilgili idarelerce adedi, bütçe ve teşkilatı ile birimi/yerleşim yeri belirtilmek suretiyle geçiş işlemlerinin yapıldığı tarihten itibaren iki ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığına bildirilir. Sözleşmeleri askıya alınanlar ile askerde bulunanların kadroları hariç olmak üzere bu şekilde ihdas edilen sürekli işçi kadroları, herhangi bir sebeple boşalması halinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır.

   Sürekli işçi kadrolarına geçirilenler, birinci fıkrada öngörülen şartları taşıdıkları sürece ve çalıştırıldıkları teşkilat ve birimde geçiş işlemi yapılmadan önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebilir. Bunların istihdam süreleri hiçbir şekilde sosyal güvenlik kurumlarından emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihi geçemez. Özel güvenlik görevlilerinden bu madde kapsamında geçiş işlemleri yapılanlar, 5188 sayılı Kanun hükümlerine de tabi olmaya devam eder.

   Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakla birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir. Bu madde kapsamındaki idarelerde; 6356 sayılı Kanunun geçici 7 nci maddesinde belirtilen mevcut işyerleri bakımından anılan Kanuna uygun olarak yetki başvurusunda bulunulabilir, ancak geçişi yapılan işçiler için yeni tescil edilen işyerlerinde, geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin sona erme tarihinden sonra yetki başvurusunda bulunulabilir.''

 

          7. Aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 113. maddesi ile eklenen 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun geçici 7. maddesi şöyledir:

 

"(1) 5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli (I) sayılı listede yer alan idareler ile birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketler, anılan Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23 üncü ve geçici 24 üncü maddeleri uyarınca sürekli işçi kadrolarına, geçici işçi pozisyonlarına veya işçi statüsüne geçirilen işçilerinden; geçişten önce işçinin çalıştığı alt işveren işyerinin girdiği işkolu mevcut işyerinin girdiği işkolu ile aynı olanları o işkolundaki mevcut işyerinden, farklı olanları ise geçişten önce işçinin çalıştığı alt işveren işyerinin girdiği işkolunda yeni tescil edilecek işyerlerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirir. (2) Birinci fıkra kapsamındaki işyerlerinin her biri bu Kanunun uygulanması bakımından bağımsız bir işyeri sayılır. (3) Birinci fıkra kapsamında yeni tescil edilen işyerlerinden bildirilen işçiler, bu madde kapsamındaki idarelerde geçiş işleminden önce alt işveren işçileri için Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve en son sona erecek olan toplu iş sözleşmesinin sona ermesiyle birlikte 4 üncü maddeye uygun şekilde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilir. (4) Bu maddenin uygulanmasında bu Kanunun bu maddeye aykırı diğer hükümleri uygulanmaz."

 

8. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi şöyledir:

 

"1. İdari dava türleri şunlardır:

a) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

c) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler."

 

B. Yargı Kararları

 

9. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 01/07/2021 tarih ve E.2021/6767, K.2021/11375 sayılı bozma kararında, özetle; sürekli işçi kadrosuna geçirilmesinin bir idari işlem olup davacı idareden kadroya geçiş sırasında hatalı kabul edilen meslek kodunun değiştirilmesi istemine ilişkin uyuşmazlığın kadroya geçiş sırasında yapılan idari işleme yönelik olup sürekli işçi statüsüne geçiş yapıldıktan sonra işveren ile işçi arasında çıkan uyuşmazlık niteliğinde olmadığı gibi, alt işveren işçisi olarak çalıştığı kadro öncesi döneme ilişkin muvazaa iddiasına dayalı alacak davası mahiyetinde de olmadığı ve uyuşmazlığın çözümünde idari yargının görevli olduğu ifade edilmiştir.

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

10. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 25/09/2023 tarihli toplantısında; dosya üzerinde 2247 sayılı Kanun’un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, adli yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece, ekinde idari yargı dosyasının örneği ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliğiyle karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

11. Raportör-Hâkim Taşkın ÇELİK'in davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

12. Dava, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'ne bağlı 4.Bölge Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren alt işverenlere bağlı şekilde istihdam edilen davacının, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri gereğince daimi kadroya alınırken işyeri çalışma kodunun 3114.02 (elektrik-elektronik teknisyeni) olarak bildirilmesi gerekirken 9112.06 (temizlik görevlisi) olarak gösterilmeye başlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle,bu hatanın düzeltilmesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddedilmesine ilişkin işlemin iptali ile davacının işyeri çalışma kodunun hatalı olarak bildirilmesinden kaynaklanan parasal haklarına karşılık,fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla idari yargıda 500 TL'nin, adli yargıda 1.000 TL'nin ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

 

13. Uyuşmazlık konusu olayda, davacının talebinin sürekli işçi kadrosuna geçtikten sonraki bir duruma ya da olguya ilişkin olmadığı, kadroya geçişi öncesindeki mesleğinin hizmet türüne işlenirken hata yapıldığı iddia edilerek dava konusu yapıldığı, 696 sayılı KHK kapsamında davalı idare bünyesine sürekli işçi kadrosuna geçiş sürecinde hizmet türünün hatalı girildiğinden bahisle bunun düzeltilmesine ilişkin bu uyuşmazlığın iş sözleşmesinden doğmadığı, dolayısıyla uyuşmazlığın işçilik haklarından kaynaklı olmayıp İş Kanunu'na tabi bulunmadığı, sürekli işçi kadrosuna geçiş işlemlerinin bir bütün halinde idari nitelikte olduğu ve uyuşmazlığın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu anlaşılmıştır.

 

14. Yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurularak, Bursa 1. İdare Mahkemesince verilen 29/06/2021 tarih ve E.2021/606, K.2021/573 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Bursa 1. İdare Mahkemesince verilen 29/06/2021 tarih ve E.2021/606, K.2021/573 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

25/09/2023 tarihinde, OY BİRLİĞİYLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

          Başkan                        Üye                                 Üye                              Üye

          Muammer                   Nigün                            Doğan                           Eyüp

          TOPAL                       TAŞ                            AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                               Ahmet                            Mahmut                          Bilal

                                              ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN