Ceza Bölümü         2000/71 E.  ,  2000/75 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Sanık             : A.B. 

            O L A Y          : Kars 3. Ordu Elkt. Harp Tb. Komutanlığı emrinde görevli sanık Mu. Kd. Üçvş. A.B.'nun, aynı Komutanlık emrinde görevli mağdur Mu. Kd. Çvş. R.K.'ın, Tunceli bölgesine geçici görevle gönderildiği sırada, Yapı Kredi Bankası tarafından adına çıkartılan ve posta ile birliğine gönderilen kredi kartının içinde bulunduğu zarfı 1.10.1997 günü mektup kutusunda görüp, gizlice ve sahibinin rızası olmaksızın, kullanmak ve faydalanmak kastıyla almak suretiyle astının (madununun) bir şeyini çalmak suçunu işlediği, 2.10.1997-28.10.1997 tarihleri arasında Kars İlinde bulunan çeşitli mağaza, benzin istasyonu ve ordu pazarından alış-veriş yaptıktan sonra, ödemeleri mağdura ait kredi kartı ile yaparken kendisini kart sahibi olarak tanıtmak ve imzasını da taklit etmek suretiyle hile ve desiseler yaparak ticaret sahiplerini hataya düşürüp kredi kartının asıl sahibi olan mağduru zarara uğratıp kendisine haksız menfaat sağladığı, böylece, müteselsilen dolandırıcılık suçunu da işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu'nun 132., Türk Ceza Kanunu'nun 503, 80. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 11.6.1998 gün ve E:1998/762, K: 1998/441 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi, sanığın, yüklenen suçlar nedeniyle cezalandırılmasına karar vermiş, kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay 5. Dairesi'nin, yüklenen suçların sübuta erdiğini kabul ederek, hükmün, Türk Ceza Kanunu'nun 59. maddesinin uygulanmaması ile 647 sayılı Yasa'nın 4. ve 6. maddeleri ile ilgili talepler konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi yönlerinden bozulmasına karar vermesinden sonra, aynı Mahkemece bozma ilamındaki hususlar değerlendirilerek sanığın, yüklenen suçlar nedeniyle cezalandırılmasına karar verilmiş, kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, bu kez Askeri Yargıtay 5. Dairesi, hükmün, sanığın Askeri Ceza Kanunu’nun 132. maddesi uyarınca cezalandırılmasına ilişkin kısmının onanmasına, dolandırıcılık suçu ile ilgili kısmının ise, suçun mağdurunun asker kişi olmayıp banka olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmesi gerektiği açıklanarak bozulmasına karar vermiş, Askeri Yargıtay Başsavcılığı’nın itirazı üzerine; Askeri Yargıtay Daireler Kurulu itirazın reddine karar vermiştir.           

9. PİYADE TÜMEN KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 5.4.2000 gün ve E:2000/403, K:2000/114 sayıyla; bozma ilamındaki hususları tekrar ederek, yüklenen suçun askeri suç olmadığı, asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak da işlenmediğinden sanığı yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Kars 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir.           

KARS 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 22.5.2000 gün ve E:2000/159, K:2000/201 sayıyla; yüklenen suçta zarar gören kişinin asker kişi olduğu, böylece, asker kişi sanığın, asker kişiye karşı işlediği ileri sürülen suçu nedeniyle askeri yargı yerinde yargılanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine dava dosyası, kendisine gelmekle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Mehmet KAPUSUZ, Ahmet ALKIŞ, A. Fahir KAYACAN' ın  katılımlarıyla yapılan 18.12.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ’nin davanın çözümünün askeri yargının, Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Ercan UZUNGER' in ise, adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde “dolandırıcılık” suçu nedeniyle olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.           

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir. 

            Olumsuz görev uyuşmazlığına konu  kamu davasında, sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri bir suça  bağlı bulunmadığı, askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlenmediği de açıktır.           

Dosyanın incelenmesinden, Kars ilinde görevli mağdur R.K.’ın, kredi kartını kaybetmesi nedeniyle, yeni kredi kartı alabilmek için bankaya müracaat ettikten sonra, Tunceli iline geçici görevle gittiği, arkadaşı Mu.Kd.Çvş.Faruk Arslan ile yaptığı telefon görüşmesinden, kredi kartından dolayı bankaya 246.231.545.-TL. borcu olduğunu öğrendiği, arkadaşı vasıtasıyla durumu araştırtdığı, ancak borcun kendi adına olduğu ve icra yoluyla borcun alınacağını öğrendiğinde tüm borcu ödediği, bankadan sözü edilen döneme ait hesap bildirim cetveli istediğinde, adına tahsis edilen yeni kredi kartıyla Tunceli ilinde bulunduğu sırada, tamamı Kars İlinden olmak üzere alış-veriş yapılmış olduğunu anlayıp, durumu Komutanlığa bildirdiği, Merkez Bankası kayıtlarında adının vukuatlı olarak gözükmesi sebebiyle yaptığı kredi müracaatlarının da kabul edilmediği anlaşılmaktadır. Görüldüğü üzere, sanığın bu kartı kullanarak aldığı malların bedeli mağdurun bankadaki hesabına borç olarak yazılmaktadır. Zamanı geldiğinde banka tarafından aldığı malın bedelini ödemeye davet edilecek kişi de kart sahibi olacaktır. Bu nedenle, somut olayda “dolandırıcılık” suçunun mağduru, R.K. olup, olayda asker kişi sanığın, asker kişiye karşı işlediği bir suç bulunmaktadır.           

Açıklanan nedenlerle, yüklenen eylemin asker kişi sanık tarafından asker kişiye karşı işlendiği ileri sürüldüğüne göre, davanın askeri yargı yerinde görülmesi ve 9.Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın   çözümünde  askeri  yargı  yerinin  görevli olduğuna, bu nedenle 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin 5.4.2000 günlü, E:2000/403, K:2000/114 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, Üye Ahmet ALKIŞ'ın adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki karşı oyu ile, 18.12.2000 günü kesin olarak oyçokluğuyla  karar verildi.