Hukuk Bölümü         2013/878 E.  ,  2013/1013 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacılar : 1-Z.O.(K.),2-K.O.,3-C.O.,4- M.O.,5-Z.K.,6-M.K.(A.oğlu), 7-M.K.Ö.,8- E.K., 9- B.K.

                    10- H.K., 11- A.U.(O.),12-E.T.,13-N.K.,14-G.O.,15- M.K.,16-N.K.,17- M. K.

Vekilleri  : Av. N.A., Av. F.A.

Davalılar : 1- Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Vekili      : Av. T.K., Av. Z.B.U.

                  2- Konyaaltı Belediye Başkanlığı

Vekili     : Av. A.Y.

O L A Y  : Davacılar vekili özetle; davacıların Antalya İli, Konyaaltı İlçesi, Hurma mahallesi, 9964 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın hisseli maliki olduklarını, taşınmazın imar planında resmi kurum alanı olarak ayrıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 20.000 TL nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.

Davalılardan Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekili süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle, görev itirazında bulunmuştur.

Antalya 5.Asliye Hukuk Mahkemesi: 28.01.2013 gün ve E:2012/527 sayı ile, davalı Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilinin görev itirazının reddine karar vermiştir.

Davalılardan Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilinin, idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması yolunda süresi içinde verdiği dilekçesi üzerine, dava dosyasının onaylı bir örneği Danıştay Başsavcılığı'na gönderilmiştir.

Danıştay Başsavcısı; İdarelerin 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 8'inci maddesi uyarınca tek yanlı irade açıklamaları ile tesis ettikleri, genel ve düzenleyici imar planları ile bu planlara dayanılarak tesis edilen parselasyon, kamulaştırma, ruhsat gibi bireysel işlemler, "idari işlem, bu imar planı uyarınca yapmak zorunda oldukları program ve uygulamaları bunun için gerekli zamanda gerçekleştirmemeleri yani, bu konudaki hareketsizliklerin de, idari eylem niteliği taşıdığını belirterek, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2'nci maddesinin 1'inci fıkrasının (b) bendinde yer alan "idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları," hükmü gereğince idari yargı yerinde görülmesinin gerektiği belirtilerek, 2247 sayılı Yasa'nın 10'uncu maddesi uyarınca, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Mustafa AYSAL, Bahri AYDOĞAN, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Ayhan AKARSU ve Metin ULUKANLIGİL’in katılımlarıyla yapılan 4.6.2013 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Başvuru yazısı ve dava dosyası örneği üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalılardan Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilinin anılan Yasanın 10/2. maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve dahi 12/1.maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Danıştay Başsavcısı'nca, davalılardan Konyaaltı Belediye Başkanlığı açısından, 10.maddede öngörülen biçimde, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Selim Şamil KAYNAK’ın, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Danıştay Savcısı Mehmet Ali GÜMÜŞ’ün davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, davacıların hisseli taşınmazına, imar planında resmi kurum alanı olarak ayrılmak suretiyle kamulaştırmasız el atıldığından bahisle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 20.000 TL’nin faizi ile birlikte davalılardan tahsili istemiyle açılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması” başlıklı 8. maddesinde;  “Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda belirtilen esaslara uyulur.

                a) Bölge planları; sosyo - ekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri, faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını belirlemek üzere hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır.

                b) İmar Planları; N.ım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin N.ım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. (Değişik dördüncü cümle: 8/8/2011- KHK-648/21 md.) Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.

                Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. (Değişik üçüncü cümle: 8/8/2011- KHK-648/21 md.) Onay tarihinden itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları onbeş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar.

                Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.

                Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa gönderilir.

                İmar planları alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin görevidir. Belediye Başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip çoğaltarak tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir.

                c) (Ek: 3/7/2005 - 5403/25 md.) Tarım arazileri, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda belirtilen izinler alınmadan tarımsal amaç dışında kullanılmak üzere plânlanamaz.” hükmüne yer verilmiştir.   

Dosya kapsamında yapılan incelemede, davalı Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilince uyuşmazlık çıkarılması talebini içeren dilekçenin dosyaya sunulmasından sonra, davacılar vekili tarafından dosyaya sunulan 07.03.2013 havale tarihli cevap dilekçesinde davaya konu taşınmaza fiilen el atıldığı ve yol yapıldığı belirtilerek, adli yargı mahkemelerinin görevli olduğu ifade edilmiş ve dosyaya buna ilişkin olduğu belirtilen fotoğraflar sunulmuştur.

Dosya kapsamında yer alan Konyaaltı Belediye Başkanlığı Plan ve Proje Müdürlüğü'nün 05.10.2012 günlü cevabi yazısında, davaya konu taşınmazın bulunduğu alanda herhangi bir resmi kurum binasının bulunmadığı ve taşınmazın boş olduğu belirtilmiştir.

Her ne kadar davacılar vekili tarafından taşınmaza fiilen el atıldığı iddia olunmuş ve dosyaya buna ilişkin olduğu belirtilen fotoğraflar sunulmuş ise de, Konyaaltı Belediye Başkanlığı Plan ve Proje Müdürlüğü'nün cevabi yazısında taşınmazın bulunduğu alanda resmi kurum binasının bulunmadığı belirtilmiş olmakla birlikte, davacılar vekilince 31.08.2012 tarihli dava dilekçesinde taşınmaza fiilen el atıldığına dair bir ibareye yer verilmemiş olmasına karşın, dosyaya sunulan fotoğrafların 28.11.2011 ile 30.11.2011 tarihleri arasında olduğu anlaşılmakla, dosyaya sunulan fotoğrafların davaya konu taşınmazla ilgili olup olmadığına dair resmi bir kayıt da yer almadığından, taşınmaza fiilen el atılmadığının kabulü gerekmiştir.

Olayda, imar planının uygulaması sonucu, uyuşmazlığa konu parselin imar planında resmi kurum alanında kaldığı, taşınmaza idarece fiilen el atılmadığı, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmazın bedelinin ödenilmesi gerektiğinin iddia edildiği; davanın konusunun, davalı idarece 3194 sayılı Kanunu uyarınca kamu gücü kullanılarak tek yanlı irade ile yapılan imar planlarında yer alan davacının hissedar olduğu taşınmazın bedelinin tazminine ilişkin bulunduğu anlaşılmış olup, belirtilen duruma göre, imar planı ve buna dayalı imar uygulaması sonucunda uğranılan zararın tazminine yönelik bulunan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesinde yer alan "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında idari yargı yerince çözümlenmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, Danıştay Başsavcısı’nın başvurusunun kabulü ile, davalı Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilinin görev itirazının Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesince reddine ilişkin kararın kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ    : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Danıştay Başsavcısı’nın, BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, davalı Konyaaltı Belediye Başkanlığı vekilinin GÖREV İTİRAZININ REDDİNE İLİŞKİN Antalya 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28.01.2013 gün ve E:2012/527 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA, 4.6.2013 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.