T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

           

            ESAS   NO : 2020/591

            KARAR NO : 2020/700

            KARAR TR: 23.11.2020

         

ÖZET : Davacı Şirket tarafından, Şanlıurfa İli'nde faaliyet gösteren Özel U. Hastanesi ile sağlık hizmeti sunulması konusunda 2.7.2018 yılında sözleşme yapılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 12.07.2018 tarih ve E.7820074 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi işleminin iptaliistemiyle açtığı davanın ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

KARAR                                                

Davacı   : M.G. Özel Sağlık Yatırımları San. ve Tic.A.Ş.(Özel U. Hastanesi)

Vekili      : Av. S.Ç.

Davalı    : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı

Vekili      : Av. Ö.T.

                                         

O L A Y : Davacıvekili dava dilekçesinde özetle; davacı Şirkete ait Şanlıurfa İli'nde faaliyet gösteren Özel U. Hastanesi ile davalı idare arasında 2016 yılı öncesinde sağlık hizmeti alımı sözleşmesi bulunmakta iken bu sözleşmenin 2016 yılında feshedildiği, dava dilekçesi ekinde sunulan Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Rehberlik ve Kontrol Daire Başkanlığının 27.12.2017 tarih ve 15843281 sayılı yazısında, davacı Şirkete ait Özel U. Hastanesinin, PKK/KCK terör örgütü ile ilişkisi olduğundan bahisle 01.01.2017 tarihinden geçerli olan sosyal güvenlik kurumu özel sağlık hizmeti sunucularından Sağlık Hizmeti Alım Sözleşmesinin yapılmasının uygun görülmediğinin ifade edildiği, davacı Şirket tarafından Özel U. Hastanesi ile sağlık hizmeti sunulması konusunda 2018 yılında sözleşme yapılması istemiyle 02.07.2018 tarihinde davalı idareye başvuruda bulunulduğu, bu başvurunun Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 12.7.2018 tarih ve E.7820074 sayılı işlemiyle reddedildiğini ileri sürerek, yapılan işlemin iptali istemiyleadli yargı yerinde dava açmıştır.

ŞANLIURFA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ: 13.7.2018 gün ve E:2018/614, K:2018/675 sayı ile, mevcut uyuşmazlıkta taraflar arasında bir sözleşme olmadığı ve yine sözleşmenin yenilenmemesinin sözleşmeye dayanmadığı gibi bağımsız bir idari işlem olduğu bu bağlamda Mahkemelerine yöneltilen işlemin özünde idari bir işlemin iptali ile yeniden sözleşme tesisine ilişkin olduğu anlaşılmakla davanın yargı yolu bakımından reddine karar vermiştir.

Davacı vekili aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

Ankara 15. İdare Mahkemesi: 14.11.2019 gün ve E:2019/29, K:2019/1824 sayı ile, davacı şirkete ait Özel U. Hastanesinde tedavi edildiği belirtilen bütün hastaların/militanların, Şanlıurfa İli ve İlçelerindeki Devlet Hastanelerinin acil servislerinden resmi prosedüre uyularak, yoğun bakım ihtiyacına binaen bu Hastaneye sevk edildiği anlaşıldığından ve Özel U. Hastanesinde gayrı resmi olarak PKK/KCK terör örgütü militanlarının tedavi edildiğine delalet eden başkaca bilgi ya da belge de dosyaya sunulmadığından, tesis edilen işlemde sebep yönünden hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar vermiş, bu karara karşı davalı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 11. İdari Dava Dairesi: 27.2.2020 gün ve E:2020/586, K:2020/1291 sayı ile, 5510 sayılı Kanunun, sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesini düzenleyen 73. maddesinin uygulanmasından kaynaklandığı anlaşılan uyuşmazlığın görüm ve çözümünün, aynı Kanunun 101.maddesi hükmü uyarınca adli yargı yerine (iş mahkemelerine) ait olduğu gözetilmeden, uyuşmazlığın esasının incelenmesine geçilerek dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş olmasında usul hükümlerine uyarlık görülmediğinden; istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararın kaldırılmasına, dava dosyasının yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

ANKARA 15. İDARE MAHKEMESİ: 18.6.2020 gün ve E:2020/923 sayı ile, 5510 sayılı Kanunun, sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesini düzenleyen 73. maddesinin uygulanmasından kaynaklandığı anlaşılan uyuşmazlığın görüm ve çözümünün, aynı Kanunun 101. maddesi hükmü uyarınca adli yargı yerine (iş mahkemelerine) ait olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle, adli yargının görev alanına giren davanın 2577 sayılı Kanun'un 14/3-a ve 15/1-a maddeleri uyarınca görev yönünden reddi gerektiğinden,2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 19 uncu maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesince bir karar verilinceye kadar davanın ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Burhan ÜSTÜN’ün Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 23.11.2020 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; İdare Mahkemesince, idari yargı dosyası ile birlikte adli yargı dosyası da temin edilmek sureti ile 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen şekilde başvurulduğu ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, davacı Şirket tarafından, Şanlıurfa İli'nde faaliyet gösteren Özel U. Hastanesi ile sağlık hizmeti sunulması konusunda 2.7.2018 yılında sözleşme yapılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 12.07.2018 tarih ve E.7820074 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

 

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun "Sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesi" başlıklı 73. Maddesinin 1. Fıkrasında;

"Bu Kanuna göre sağlık hizmetleri, Kurum ile yurt içindeki veya yurt dışındaki sağlık hizmeti sunucuları arasında yapılan sözleşmeler yoluyla ve/veya bu Kanun hükümlerine uygun olarak genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından satın aldıkları sağlık hizmeti giderlerinin ödenmesi suretiyle sağlanır." hükmüne yer verilmiş;

26.3.2016 gün ve 29665 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmelerinin/Protokollerinin Hazırlanması ve Akdedilmesine İlişkin Yönetmeliğin "Genel İlkeler" başlıklı 5. Maddesinde;

"(1) Finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri; Kurum ile yurt içindeki ve/veya yurt dışındaki sağlık hizmeti sunucuları arasında yapılan sözleşmeler/protokoller yoluyla sağlanır.

(2) Sözleşmeler/protokoller yoluyla satın alınacak sağlık hizmetleri, bu hizmetlerin 24/3/2013 tarihli ve 28597 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde tanımlanan sağlık hizmeti sunucularının hangilerinden karşılanacağı ile sağlık hizmetlerinin satın alımına ilişkin kurallar Kurum tarafından belirlenir.

(3) Kurum, sunulan sağlık hizmetleri karşılığında, SHS’lere ilgili mevzuat ile sözleşmelerde/protokollerde belirlenen usul ve esaslar doğrultusunda ödeme yapar.

(4) Kurumca genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler ile sağlık hizmeti sunucularına, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen her türlü ödeme, ilgili mevzuata göre geri alınır.

(5) Kurum, sağlık hizmetleri sunumunda gerekli gördüğü hallerde SHS tarafından sözleşme/protokol kapsamında sunulan hizmetlere ilişkin veri ve bilgiye ulaşma ve temin etme hakkına sahiptir. Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık bilgilerinin gizliliği esastır.         

(6) Sözleşmelerin/protokollerin akdedilmesine ilişkin süreç ile bu aşamada ibraz edilmesi gereken belgeler Kurum tarafından belirlenir.

(7) Sözleşmelerde/protokollerde, ceza koşulu ve/veya fesih gerektiren fiiller, fesih uygulama kriterleri ve sözleşme/protokol yapılmayacak sürelere yer verilebilir. Bu süreler sonunda sağlık hizmeti sunucusunun başvurusu halinde gerekli şartları taşıyanlarla sözleşme/protokol yapılabilir.

(8) Sözleşmelerde/protokollerde ceza koşulu veya fesih uygulamasını gerektiren fiillerin 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yönünden de suç oluşturması halinde ilgililer hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulur.

(9) Kurumca bu Yönetmelikte belirlenen koşulların gerçekleşmesi halinde ilgili mevzuata uygun şekilde sözleşmelerde/protokollerde değişiklik yapılabilir.      

(10) Sözleşmelerde/protokollerde SHS’nin, Kurumdan doğmuş ve doğacak alacaklarını devir ve temlik edemeyeceğine ilişkin hükümlere yer verilir.

(11) Sözleşmelerde/protokollerde SHS’nin, kişilere ve Kuruma ait bilgilerin gizliliği ile ilgili yasal yükümlülüklere uyacağına ilişkin hükümlere yer verilir.

(12) Sözleşmelerde/protokollerde, SHS’nin; sahip, unvan, ortak ve adres değişiklikleri ile devri halinde hak ve yükümlülüklerine ilişkin hükümlere yer verilebilir.

(13) SHS’nin işletme hakkının devri, kiralama da dahil olmak üzere işletmenin devri gibi sonuç doğurur. Bu kapsamda devreden ile devralanın her türlü Kurum alacakları yönünden müşterek ve müteselsil sorumluluğu devam eder. Hem devredenin hem de devralanın Kurum alacakları tahsil edilmeden devralan SHS ile sözleşme/protokol yapılmaz.

(14) Kurum tarafından sözleşmesi feshedilmiş SHS ile feshe neden olan fiillere bağlı olarak oluşan Kurum alacakları tahsil edilmeden ve fesih süresi tamamlanmadan yeni bir sözleşme yapılmaz.

(15) Kurum tarafından sözleşmesi feshedilmiş SHS’nin devri halinde feshe neden olan Kurum alacakları tahsil edilmeden ve fesih süresi geçmeden devralan sağlık hizmeti sunucusu ile sözleşme yapılmaz. Sözleşme yapılmayan veya sözleşmesi feshedilen sağlık hizmeti sunucusunun muayene ve işlemlere ilişkin fatura bedelleri ödenmez.

(16) Sözleşmelerde/protokollerde, mücbir sebeplerin varlığı halinde, ceza koşulu ve feshe ilişkin yaptırımların uygulanmayacağına ilişkin hükümlere yer verilebilir.

(17) Sözleşmelerde/protokollerde, ek sözleşmelerin/ek protokollerin SHS’ler tarafından imzalanmaması durumunda, sözleşmelerin/protokollerin feshedileceğine ilişkin hükümlere yer verilebilir.

(18) Kurum, sözleşme/protokol kapsamında her türlü inceleme ve denetim yapmaya ve buna ilişkin kurallar belirlemeye yetkilidir.

(19) Kurum, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi sağlık hizmeti sunucuları tarafından yatan ve/veya günübirlik tedavi kapsamındaki hastalarda kullanılacak ve Kurumca belirlenecek olan tıbbi malzemeleri ve temini zorunlu ilaç ve/veya ilaç gruplarını, tıbbi malzeme tedarikçilerinden veya ecza depolarından temin etmek amacıyla sözleşme yapabilir, Kurum tarafından bu SHS’lere yapılan ödemeler, sağlık hizmeti sunucusunun Kurumdaki alacağından mahsup edilir.

(20) 18/4/2014 tarihli ve 28976 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Genel Sağlık Sigortası Uygulamaları Yönetmeliğinin, sözleşmelerin/protokollerin hazırlanması, akdedilmesi ve yürürlüğe konulmasına ilişkin hükümleri birlikte uygulanır." denilmiş;

"Sözleşmelerin/protokollerin hazırlanması" başlıklı 6. Maddesinde;

"(1) Sözleşmeler/protokoller, kanunlarla tanımlanmış istisnalar hariç olmak üzere Kurum tarafından hazırlanır.

(2) Kamu idareleri sağlık hizmeti sunucuları ile yapılacak sözleşmeler/protokoller, Kurum ve kamu idaresi yetkili makamının onayı ve taraflarca imzalanması ile geçerlilik kazanır.

(3) Kamu idareleri sağlık hizmeti sunucuları dışındaki diğer sağlık hizmeti sunucuları ile yapılacak sözleşmeler/protokoller, kanunlarla tanımlanmış istisnalar hariç olmak üzere Kurum onayı ile yürürlüğe girer, Kurum ve taraflarca imzalanması ile geçerlilik kazanır.

(4) Kurum, Kanunun 73 üncü maddesi gereği, sözleşme ücretine tabi olan SHS’den sözleşme imzalamak için ücret alabilir.

(5) Sözleşmelerin/protokollerin geçerlilik süresi altı aydan az olamaz. İhtiyaç duyulan alanlarda oluşturulacak alternatif geri ödeme modelleri üzerinden sağlık hizmetinin finansmanı için yapılacak sözleşmelerde süre Kurum tarafından belirlenir.

(6) Sözleşmelerin/protokollerin geçerlilik süresi sonunda; Kuruma olan borcu, Kurum bilgi işlem sistemi (MEDULA) üzerinden iletilen toplam tahakkuk tutarına göre hesaplanacak son altı aylık fatura ortalamasını aşan SHS’lerle, götürü bedel üzerinden hizmet alım sözleşmesi/protokolü olan SHS’ler hariç olmak üzere sözleşme/protokol yapılmaz.

(7) Sözleşme ve/veya SHS’nin türüne göre Kurum tarafından ilgili SHS’den teminat mektubu istenebilir. Teminat tutarının belirlenmesi ile teminat alınmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.

(8) İlk defa sözleşme/protokol yapılacak SHS’ler, mahalli sağlık hizmeti sunumu ihtiyacı, kamu yararı, aktüeryal denge, sözleşme talep eden SHS’lerin ve o bölgedeki diğer SHS’lerin niteliği değerlendirilerek Kurum tarafından belirlenir.

(9) Yeni dönem için sözleşmesi/protokolü yenilenecek SHS’ler, Kurumca daha önce yapılan tespitler, hasta memnuniyeti, kamu yararı, aktüeryal denge ve verimlilik gibi ölçütler değerlendirilerek Kurum tarafından belirlenir." denilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, davacı şirkete ait, Şanlıurfa İlinde faaliyet gösteren Özel U. Hastanesi ile davalı idare arasında 2016 yılı öncesinde sağlık alımı sözleşmesi bulunmakta iken, 7.4.2016 tarihinde bu sözleşmenin fesh edildiği; davacı tarafından yeniden sözleşmenin imzalanması istemiyle 1.6.2016 tarihinde yapılan başvurunun, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının 23.6.2016 gün ve 929 sayılı işlemi ile “Bilindiği üzere 28.03.2016 tarihli duyuru ile Kurumumuzla sözleşme imzalamak isteyen özel hastanelerin 31.03.2016 tarihi mesai saati bitimine kadar Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğüne başvurmaları gerektiği bildirilmiştir.

Bu duyuruya istinaden tarafınızca yapılan başvurunuzun, 5510 sayılı Kanunun 73.maddesinin 1.fıkrasında yer alan “Bu Kanuna göre sağlık hizmetleri, Kurum ile yurt içindeki veya yurt dışındaki sağlık hizmeti sunucuları arasında yapılan sözleşmeler yoluyla ve/veya bu Kanun hükümlerine uygun olarak genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından satın aldıkları sağlık hizmeti giderlerinin ödenmesi suretiyle sağlanır." hükmü ile 26.03.2016 tarihli ve 29665 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımlandığı tarih itibariyle yürürlüğe giren “Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmelerinin Hazırlanması ve Akdedilmesine İlişkin Yönetmelik” in "Genel İlkeler” başlığı altında yer alan; MADDE 5 - “(1) Finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri; Kurum ile yurt içindeki ve/veya yurt dışındaki sağlık hizmeti sunucuları arasında yapılan sözleşmeler/ptotokoller yoluyla sağlanır.” hükmü ile yine aynı Yönetmeliğin, “Sözleşmelerin/protokollerin hazırlanması” başlığı altında yer alan, MADDE 6-“(8) ilk defa sözleşme/protokol yapılacak SHS’ler, mahalli sağlık hizmeti sunumu ihtiyacı, kamu yararı, aktüeryaldenge, sözleşme talep eden SHS'lerin ve o bölgedeki diğer SHS'lerin niteliği değerlendirilerek Kurum tarafından belirlenir. (9) Yeni dönem için sözleşmesi/protokolü yenilenecek SHS’ler, Kurumca daha önce yapılan tespitler, hasta memnuniyeti, kamu yararı, aktüeryal denge ve verimlilik gibi ölçütler değerlendirilerek Kurum tarafından belirlenir.” hükümleri gereği değerlendirilmesi sonucunda, Kurumumuzla sözleşme yapma başvurunuz uygun görülmemiştir.” denilerek reddedildiği; davacının 2.7.2018gün 675 sayılı dilekçesi ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na " Hastanemizin Ruhsatını Kendi talebimizle 16.06.2016 Tarihinde Ruhsatını Askıya almıştık. 28.06.2018 Tarihinde Hastanenin Ruhsatını Askıdan indirip faaliyete başladık. Özel Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesinin başvurusunun imzalanmasını talep ediyoruz. Belgeler ekte sunulmuştur." diyerek tekrar başvuruda bulunduğu; ancak, davacının bu başvurusunun Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü, Kocatepe Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 12.7.2018 gün ve 7820074 sayılı işlemi ile " İlgide kayıtlı dilekçeniz Merkezimiz Müdürlüğünce incelenmiş olup, 2018 Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi imzalama talebiniz uygun görülmemiştir." denilerek reddedilmesi üzerine, bu işlemin iptali istemi ile dava açıldığı anlaşılmıştır.

Mahkememizin yerleşik içtihatlarında; bir kamu hizmetinin yürütülmesi için ihtiyaç duyulan mal veya hizmet temini sırasında, "idarede kanunilik" ilkesi gereğince idarenin belirli usul ve esaslara uymasının zorunlu kılındığı; işin sözleşmeye bağlanmasından önce geçen bu süreçte tesis edilen işlemlerin, kamu gücüne dayalı, re'sen ve tek yanlı olması nedeniyle idari işlem niteliğini taşıması karşısında, yargısal denetiminin idare hukuku ilkelerine göre idari yargı yerlerince yapılacağı; diğer taraftan işin sözleşmeye bağlanmasından sonraki işlemlerin ise, hangi hukuki rejime tabi olacağının tespiti için, yapılan sözleşmenin konusu ile içerdiği hüküm ve koşulların niteliğinin ayrıca incelenmesinin gerekeceği, bir tarafa üstün hak ve yetkiler vermeyen sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yerinin adli yargı olduğu görülmektedir.

Bu bağlamda, dava konusu irdelendiğinde, uyuşmazlığın bir sözleşmenin imzalanması aşamasından önceki aşamaya ilişkin olduğu; davalı idare ile bir protokol imzalanması isteminden kaynaklandığı; ilk bakışta bu uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği düşünülebilir ise de; davacının bu isteminin 5510 sayılı Yasanın, sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemi ve sağlık giderlerinin ödenmesini düzenleyen 73. Maddesi hükmü uyarınca reddedildiği; aynı Kanunun "Uyuşmazlıkların çözüm yeri" başlıklı 101. Maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların İş Mahkemesinde görüleceği hükmü karşısında; uyuşmazlığın bu çerçevede çözüme kavuşturulacağı açıktır.

Bu durumda, sağlık hizmetlerinin sağlanma yöntemleri ve sağlık giderleri ödemelerinden kaynaklanan uyuşmazlığın yukarıda sözü edilen Kanun ve Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından kaynaklandığı gözetildiğinde, davanın görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğusonucuna ulaşılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli olduğundan Ankara 15. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 13.7.2018 gün ve E:2018/614, K:2018/675 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle   Ankara 15. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 13.7.2018 gün ve E:2018/614, K:2018/675 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 23.11.2020 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

      Başkan                        Üye                               Üye                              Üye                  

      Burhan                       Şükrü                          Mehmet                          Birol      

    ÜSTÜN                        BOZER                      AKSU                          SONER          

 

 

 

 

 

 

                                            Üye                                Üye                              Üye                  

                                        Aydemir                         Nurdane                        Ahmet

                                          TUNÇ                           TOPUZ                      ARSLAN