T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2024/55

KARAR NO  : 2024/101      

KARAR TR  : 01/04/2024

ÖZET: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosunda istihdam talebinin reddi işleminin idari yargı yerinde açılan dava sonucunda iptal edilmesi sonrası, idari işlemden dolayı mahrum kalınan mali hakların tazminine ilişkin davanın İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

 

Davacı     : A. K.

Vekili       : Av. V. T.

Davalı      : Sağlık Bakanlığı

Vekili       : Av. M. M.

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili, müvekkilinin Batman Bölge Devlet Hastanesinde alt işveren bünyesinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı kapsamında taşeron işçi olarak çalışmakta iken, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin geçici 23. maddesi uyarınca sürekli işçi kadrosuna alındığını ancak haksız yere işe başlatılmadığını, bunun üzerine açtığı davada idare mahkemesince işlemin iptal edildiğini ifade ederek; 11/11/2016 - 17/01/2020 tarihleri arasında mahrum kaldığı maaş alacakları ve özlük hakları olarak şimdilik 1.000 TL'nin, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle idari yargı yerinde dava açılmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Batman İdare Mahkemesi 27/10/2020 tarih ve E.2020/927, K.2020/782 sayılı kararı ile, iş sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlığın adli yargı yerinde çözümü gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, sürekli işçi kadrosuna geçiş yapılmadan önceki ve statü değişikliği kapsamında kalan idari başvurular neticesinde ortaya çıkan uyuşmazlıklarla ilgili olarak İdari Yargı'nın görevli olduğu tartışmasız olmakla birlikte, sürekli işçi statüsüne geçtikten sonra işveren ile işçi arasında çıkan uyuşmazlıkların çözüm yerinin değişiklik arz ettiği ve genel hükümler kapsamında İş Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmaktadır.

Nitekim; benzer bir davada, Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce verilen 18.02.2020 tarihli ve E:2020/3 K:2020/183 sayılı karar da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle; 2577 sayılı Kanun'un 15/1-a maddesi uyarınca davanın görev yönünden reddine..."

3. Davacı vekili, bu kez aynı istemle adli yargı yerinde tazminat dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

4. Batman 1. İş Mahkemesi 21/11/2023 tarih ve E.2021/833, K.2023/896 sayılı kararı ile, idari işlemden kaynaklanan tazmin isteminin idari yargı yerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...davacı, 2016 - 2020 yılları arası kadrolu personel statüsünde değildir. İş görme edimini, kadrolu olarak değil kadrosuz statüde yerine getirmiştir. Davacı daha sonra idari yargı kararı ile başından beri kadrolu sayılmıştır. Yani hukuka aykırılık iddiasının kaynağı; hizmet akdinden kaynaklı eşitsizlik/muvazaa değil, İdari işlemin geç tesisedilmesidir. Bu itibarla konunun, hizmet akdi ve iş görme edimi kurallarına göre değil de "idari yargı/statü hukuku" kurallarına çözülmesi gerekmektedir.

Kaldı ki davacının, idari bir karar ile kadroya alınmadığı işine, idare mahkemesi kararı ile iade edilmesi neticesinde, kadrolu statüde çalışamadığı döneme ilişkin eksik aldığını iddia ettiği dava konusu haklarının; 7036 sayılı Kanuna göre "iş sözleşmesinden (iş görme borcundan) kaynaklanan" bir talep değil de "idari işlemin geç veya eksik tesisinden" kaynaklanan bir talep olması hasebiyle, eldeki davanın 2577 sayılı Kanun hükümlerine göre İdare Mahkemeleri tarafından karara bağlanması gerektiğinden,

Öte yandan elde, kesinleşmiş idari yargı kararı olduğundan, hatta Sağlık Bakanlığınındavacı tarafça idareye başvurulduğu, idarece ".....atamaya esas idari yargı kararında, yoksun kalınan haklar yönünden ( dava dilekçesinde talep olmadığından) bir karar verilmediği ve adı geçenin 21/07/2020 tarihli dilekçesinin bu cihetle reddedildiği", görülmüştür. mahkememizin ayrıca muvazaa veya eşit işlem borcuna aykırılık tespiti ve tazmini işlemine de yer olmadığından,

   Bu yönde emsal karar olan ve dosyamız arasına alınan yeni tarihli Uyuşmazlık Mahkemesinin 2023/77 Esas, 2023/488 Karar ve 19/06/2023 tarihli kararında da işlenen bu husus somut olayımızla da tamamen uyuşmaktadır.

Tüm bu sebeplerle davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmesi gerekmekte olup; Davanın 6100 sayılı K. m.114/1-b ve 115/2 gereği yargı yolu dava şartı noksanlığından davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın mahkememiz açısından HMK m. 114/I.b maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE, mahkememizin yargı yolu olarak GÖREVSİZLİĞİNE,

2-Yargı yolu olarak Batman İdare Mahkemesi'nin caiz olduğuna,

3-Daha önce Batman İdare Mahkemesi'nin 2020/927 Esas, 2020/782 Karar ile idare yargının görevsiz olduğu yönünde karar verildiğinden, olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yolunun belirlenmesi için mahkememizce verilen karar kesinleştiğinde, talep halinde dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmesine..."

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

 

1. (Değişik: 10/6/1994-4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:

a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21/9/1995 tarihli ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000-4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

c) (Değişik: 18/12/1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

 

6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İptal ve tam yargı davaları" başlıklı 12. maddesi şöyledir:

 

"İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11 nci madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

A. İlk İnceleme

7. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kenan YAŞAR'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN'ın katılımlarıyla yapılan 01/04/2024 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idari ve adli yargı yerleri arasında anılan Kanun’un 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari ve adli yargı dosyalarının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacının istemi üzerine, son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin işlemlerde herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

8. Raportör-Hâkim Gülşen AKAR PEHLİVAN'ın davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

9. Dava, 696 sayılı KHK kapsamında Batman İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde, Batman Bölge Devlet Hastanesinde sürekli işçi kadrosunda çalışmakta olan davacı tarafından, haksız yere işe başlatılmaması nedeniyle 11/11/2016 - 17/01/2020 tarihleri arasında mahrum kaldığı maaş alacakları ve özlük haklarının tazmini istemiyle açılmıştır.

 

10. Somut olayda, idare bünyesinde taşeron firmaya bağlı olarak çalışmakta olan davacının 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosunda istihdam talebinin "ilgili tebliğin 5. maddesinde 04.12.2017 tarihi itibariyle kurumda çalışıyor olmak " şartını taşımadığı gerekçesiyle reddi üzerine idari yargı yerinde açılan iptal davasında, idari işlemin iptaline karar verildiği, iptal kararı sonrasında da idari işlemden dolayı kişisel haklarının doğrudan muhtel olduğu iddiasıyla tam yargı/tazminat davası açıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu kişisel hakkın toplu iş sözleşmesine bağlı işçi alacakları olmakla birlikte uyuşmazlığın esasının iş hukukuna değil, mahkemece iptal edilen idari işlem ile idare hukukuna ilişkin olduğu açıktır.

 

11. Bu durumda, davacının sürekli işçi kadrosuna haksız yere başlatılmamasından kaynaklı talep ettiği işçilik alacaklarının davacı aleyhine tesis edilen ve mahkemece iptal edilen idari işlemden kaynaklandığı, dolayısıyla buişlemden kaynaklanan tazmin isteminin de 2577 sayılı Kanunun 2. maddesinin (b) fıkrasında belirtilen; "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında idari yargı yerinde görülmesi gerekmektedir.

 

12. Belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Batman İdare Mahkemesinin 27/10/2020 tarih ve E.2020/927, K.2020/782 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan nedenlerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGI YERİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Batman İdare Mahkemesinin 27/10/2020 tarih ve E.2020/927, K.2020/782 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

01/04/2024 tarihinde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

       

          Başkan Vekili                  Üye                                Üye                             Üye

                Kenan                      Nilgün                            Doğan                           Eyüp

                YAŞAR                     TAŞ                          AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

 

                                                      Üye                                 Üye                               Üye

                                                    Ahmet                              Mahmut                           Bilal

                                                  ARSLAN                          BALLI                       ÇALIŞKAN