T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS     NO   : 2022/706

KARAR NO  : 2023/39

KARAR TR   : 23/01/2023

 

 

 

ÖZET: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosunda istihdam talebinin reddi işleminin idari yargı yerinde iptali sonrası, idari işlemden dolayı mahrum kalınan mali hakların tazminine ilişkin davanın İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

K A R A R

 

 

Davacı     : A. Ç

Vekili       : Av. H. A

Davalı      : Batman Üniversitesi Rektörlüğü

Vekili       : Av. A.N.Ç

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili, müvekkilinin Batman Üniversitesinde alt işverene bağlı koruma ve güvenlik görevlisi olarak çalışmakta iken, 696 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 127. maddesi uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilmemesine ilişkin 02/04/2018 tarihli ve 1059 sayılı işlemin, Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 15/09/2020 tarihli ve E.2019/61, K.2020/1536 sayılı kararı ile iptal edildiğini, bu süreç içerisinde mahrum kaldığı, izin hakkı, açıkta geçirdiği sürelerin kıdeminden sayılması ve emeklilik hakkı kapsamında göreve başlatılmadığı dönemlerin fiili hizmet süresine eklenmesi ile bu dönemlere denk gelen sigorta primlerinin yatırılması ve manevi tazminat ödenmesi istemiyle yapmış olduğu başvurunun davalı idare tarafından reddedildiğini ileri sürerek, bu işlemin iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Batman İdare Mahkemesi 09/11/2021 tarihli ve E.2021/1053, K.2021/920 sayılı kararı ile, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü uyuşmazlığın çözümünün adli yargı mercilerinin görev alanında olduğu gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar vermiştir. Davacının istinaf talebinin reddi üzerine karar kesinleşmiştir.

 

3. Davacı vekili bu kez, aynı istemle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

4. Batman 1. İş Mahkemesi 20/10/2022 tarihli ve E.2022/586, K.2022/961 sayılı kararı ile, davanın işçi işveren arasındaki uyuşmazlıktan kaynaklanmadığı, hatalı idari işlem nedeniyle uğranılan zararın tazminine yönelik olduğu, tam yargı davası olarak idare mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirterek, yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

       

"İdari dava türleri şunlardır:

        a) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

        b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

        c) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar."

 

6. Aynı Kanun'un "İptal ve tam yargı davaları" başlıklı 12. maddesi şöyledir:

 

"İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştaya ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11 nci madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

7. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ınkatılımlarıyla yapılan 23/01/2023 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idari ve adli yargı yerleri arasında anılan Kanun’un 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı ve adli yargı dosyalarının15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacının istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin işlemlerde herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

8. Raportör-Hâkim Arzu ÇETİNDERE ŞAŞI'nın davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

9. Dava, idari yargı yerince iptal edilen idari işlemden kaynaklı göreve geç başlatılma nedeniyle uğranılan parasal hakların tazmini istemiyle açılmıştır.

 

 

10. Somut olayda, davacının Batman Üniversitesinde alt işverene bağlı koruma ve güvenlik görevlisi olarak çalışmakta iken 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosunda istihdam talebinin "güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olduğundan" bahisle 02/04/2018 tarihli ve 1059 sayılı işlemle reddedildiği, bu işleme karşı açılan davada Batman İdare Mahkemesinin 18/10/2018 tarihli ve E.2018/273, K.2018/790 sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, davacı tarafından istinaf yoluna müracaat edilmesi üzerine Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 15/09/2020 tarihli ve E.2019/61, K.2020/1536 sayılı kararı ile istinaf talebinin kabulüne, idare mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, davacının 05/05/2021 tarihinde göreve başlatıldığı, davacının bu süreç içerisinde mahrum kaldığı tüm özlük haklarının tarafına iadesi ile manevi tazminat ödenmesi istemiyle davalı idareye başvuru yaptığı, başvurunun reddi üzerine davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu talep, iş sözleşmesine bağlı işçi alacakları olmakla birlikte uyuşmazlığın esasının iş hukukuna değil, mahkemece iptal edilen idari işlem ile idare hukukuna ilişkin olduğu açıktır.

 

11. Bu durumda, davacının sürekli işçi kadrosuna istihdamının geç yapılmasından kaynaklı talep ettiği işçilik alacaklarının davacı aleyhine tesis edilen ve mahkemece iptal edilen idari işlemden kaynaklandığı, dolayısıyla buişlemden kaynaklanan tazmin isteminin de 2577 sayılı Kanun'un 2. maddesinin (b) fıkrasında belirtilen; "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında idari yargı yerinde görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

12. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Batman İdare Mahkemesinin 09/11/2021 tarihli ve E.2021/1053, K.2021/920 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Batman İdare Mahkemesinin 09/11/2021 tarihli ve E.2021/1053, K.2021/920 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

23/01/2023 tarihinde,OY BİRLİĞİYLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                   Nilgün                          Doğan                           Eyüp

            TOPAL                       TAŞ                         AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                               Ahmet                            Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN