T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS    NO   : 2022/758

KARAR NO : 2023/109

KARAR TR  : 27/02/2023

ÖZET: Davalı idarenin hizmet kusuru nedeniyle meydana geldiği ileri sürülen zararın tazmini istemiyle açılan davanın İDARİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

          

K A R A R

            

            

Davacı    : R. S. A.Ş.

Vekili      : Av. Ö. K. S

Davalılar: 1-İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Vekili      : Av. N. D

 2-İZSU Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü

Vekili      : Av. Ç. A

 

I. DAVA KONUSU OLAY

                     

1.Davacının sahibi olduğu .... DB .... plaka numaralı aracın, apartmanlarının otoparkında park halinde iken, 25/09/2019 tarihinde başlayan çok şiddetli yağış ve fırtına sırasında sokağın ve otoparkın sel suları ile dolması sonucu hasara uğradığı ileri sürülerek, 10.700 TL maddi zararın tazmini istemiyle adli yargı yerinde dava açılmıştır.

 

2. Davalılar vekilleri, cevap dilekçesinde davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğinden bahisle görev itirazında bulunmuştur.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

3. İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi 21/04/2022 tarih ve E.2021/319, K.2022/169 sayılı kararı ile, davanın davalılardan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden hizmet kusuruna dayandığı, görüm ve çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle, açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı İZSU yönünden ise, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar vermiş, bu karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.

 

4. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 21/09/2022 tarih ve E.2022/1441, K.2022/1346 sayılı kararı ile, 2918 sayılı Kanun ve yargısal içtihatlar uyarınca davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine kesin olarak karar vermiştir.

 

 

 

5. İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi 04/10/2022 tarih ve E.2022/377 sayılı kararı ile, bozma kararına uyulup uyulmama konusunun duruşmada dikkate alınmasına karar vermiş, bu karar davalı idarelere 10/10/2022 tarihinde tebliğ edilmiştir.

 

6. Davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin 19/10/2022 tarihli Danıştay Başsavcılığına hitaplı dilekçesi ile olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemiyle başvuruda bulunması üzerine dilekçe, dava dosyasının örneği ile birlikte Danıştay Başsavcılığına gönderilmiştir.

 

B. Olumlu Görev Uyuşmazlığı Çıkarılmasına İlişkin Danıştay Başsavcılığı Talebi

 

7. Danıştay Başsavcısı, idarenin kendisine görev olarak verilen kamu hizmetini yürüttüğü sırada hizmet kusuru oluşturan eylemleri nedeniyle bireylerin uğradıkları zararların tazmini ile yükümlü olduğunun idare hukuku ilkelerinden olduğu gerekçesiyle, 2247 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Başsavcılık başvurusunun usul sorununun tartışıldığı kısmı şöyledir:

 

"... 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 10. maddesinin üçüncü fıkrasında, görev itirazının yargı merciince yerinde görülerek görevsizlik kararı verilmesi halinde, görev konusunun Uyuşmazlık Mahkemesince incelenebilmesi, temyizen bu kararın bozulmuş ve yargı merciince de bozmaya uyularak görevli olduğuna karar verilmiş bulunması şartına bağlanmış ise de; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun ile değişik 45. maddesinin 5. fıkrasında; Bölge İdare Mahkemesinin, davaya görevsiz mahkemenin bakmış olması halinde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, Bölge İdare Mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararlarının kesin olduğu hükmüne yer verilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesinin 1. fıkrasının a/3 bendinde; mahkemenin görevli olmasına rağmen görevsizlik kararı vermiş olması halinde, bölge adliye mahkemesinin, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyayı kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar vereceğinin hüküm altına alınması karşısında, bakılan davada; davalı idarelerce, davanın görüm ve çözümünün İdari Yargı’nın görevine girdiği ileri sürülerek yapılan görev itirazının kabulü ile davanın yargı yolu dava şartının mevcut bulunmaması nedeniyle usulden reddi yolundaki İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21/04/2022 tarih ve E.2021/319, K.2022/169 sayılı kararının, istinaf başvurusu sonucu İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 21/09/2022 tarih ve E.2022/1441, K.2022/1346 sayılı kararıyla kesin olarak kaldırılmasından sonra İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin E:2022/377 esasına kaydedilen dosyada, davalı idarelerden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından verilen 19/10/2022 tarihli olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemine ilişkin dilekçede usulde eksiklik görülmeyerek işin esasına geçildi: ..."

 

8. Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığınca, 2247 sayılı Kanun'un 13. maddesine göre Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının da yazılı düşüncesi istenilmiştir.

 

 

 

III.BAŞSAVCILIK DÜŞÜNCESİ

 

9. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, davacının park halindeki aracında meydana gelen zararın tazminine ilişkin uyuşmazlığın çözümünün, davalı idarenin görevinde olan kanalizasyon hizmetinin yürütülmesi yönünden kusurunun ya da idarenin sorumluluğunu gerektirecek başka bir nedenin bulunup bulunmadığının belirlenmesine bağlı bulunduğu; bu belirlemenin ise, Anayasa ve kanun hükümleri çerçevesinde idari yargı yerlerince yapılabilecek nitelikte olduğundan; davanın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle, Danıştay Başsavcılığının 2247 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince yapmış olduğu başvurunun kabulü ile İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/10/2022 tarihli ve 2022/377 Esas sayılı görevlilik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği yönünde düşünce bildirmiştir.

IV. İLGİLİ HUKUK

 

Mevzuat

 

10. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun "Amaç" başlıklı 1. maddesinde, Kanun'un amacının karayollarında can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlayacak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemek olduğu; “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde, bu Kanun'un trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri bunların uygulamasını ve denetlenmesini ilgili kuruluşları ve bunların görev, yetki ve sorumluluk, çalışma usulleri ile diğer hükümleri kapsadığı ve bu Kanun'un karayollarında uygulanacağı hüküm altına alınmış; "Tanımlar" başlıklı 3.maddesinde de trafik, yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketleri olarak; karayolu, trafik için kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlar olarak tanımlanmıştır.

 

11. Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrası şöyledir:

 

"İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür."

 

12. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

   "1. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:

   a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21/9/1995 tarihli ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000-4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

   b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları

c) (Değişik: 18/12/1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler."

 

 

V. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

13. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Havva AYDINLI, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN'ın katılımlarıyla yapılan 27/02/2023 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin, anılan Kanun'un 10/2. maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve 12/1. maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Danıştay Başsavcısınca 10. maddede öngörülen biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliğiyle karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

14. Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

15. Dava, apartman otoparkında park halindeki sigortalı aracın yağan yağmur nedeniyle oluştuğu öne sürülen maddi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.

 

16. Somut olayda, 25/09/2019 tarihinde İzmir ilinde aşırı yağış sebebiyle rögar ve derelerin taşması ve oluşan sel sonucunda kasko sigorta poliçesi bulunan .... DB .... plaka sayılı aracın hasar gördüğünden bahisle, meydana gelen hasar bedeli olan 10.700 TL'nin araç sahibine yapılan ödeme tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile ödenmesi istemiyle adli yargıda açılan davada, davalı idare tarafından, davanın görüm ve çözümünün idari yargının görevine girdiği ileri sürülerek, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istenildiği anlaşılmıştır.

 

17. Kamu hizmeti yürüten idarenin bu hizmeti yürüttüğü sırada verdiği zararın tazmini istemiyle açılan dava, kamu hizmetinin yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, bu hizmetin yürütülmesinde hizmet kusuru veya başka nedenle idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığının saptanmasını gerektirmektedir. Bu hususların saptanması ise idare hukuku ilkelerine göre yapılabileceğinden, 2577 sayılı Kanun'un ilgili maddesi kapsamında bulunan tam yargı davasının görüm ve çözümünde idari yargı yeri görevli bulunmaktadır.

 

18. Bu durumda, davalı idarelerin hizmet kusuru nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemi niteliğindeki davanın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

19. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Danıştay Başsavcısının başvurusunun kabulü ile davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin yaptığı görev itirazının reddine ilişkin İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/10/2022 tarih ve E.2022/377 sayılı kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

 

VI. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Danıştay Başsavcısının BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin yaptığı görev itirazının reddine ilişkin İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/10/2022 tarih ve E.2022/377 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,

 

27/02/2023 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                  Doğan                            Eyüp                             Havva

           TOPAL                  AĞIRMAN                SARICALAR                   AYDINLI

 

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                              Ahmet                             Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                       ÇALIŞKAN