Ceza Bölümü 2003/64 E., 2003/64 K.

  • ASKER KİŞİNİN MÜESSİR FİİL SUÇU
  • KAMU DAVASI
  • MÜESSİR FİİL
  • SUÇUN ASKERİ OLMAMASI VE ASKERİ MAHKEMEDE YARGILANMAYI GEREKTİREN İLGİNİNDE KESİLMİŞ OLMASI
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 7 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 456 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY: Şırnak/Mezraa- 1/6. J.Komd.Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Komd. Er Kerem Kaya'nın, 3.4.2002 günü, aynı Komutanlık emrinde görevli J.Komd. Er Cemal Değirmenci ile aralarında çıkan tartışma sırasında, tekme ve yumruk vurmak suretiyle mağduru 20 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaraladığı, böylece, müessir fiil suçu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 456/4. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 2.5.2002 gün ve E: 2002/728, K: 2002/243 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    2. TAKTİK HAVA KUVVETİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 24.9.2002 gün ve E: 2002/816, K: 2002/444 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı ve yargılama sırasında sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle Türk Ceza Kanunu'nun 456/2. maddesi uyarınca yargılanması için görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Şırnak Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    Şırnak Asliye Ceza Mahkemesi, suç yerinin Beytüşşebap Asliye Ceza Mahkemesi'nin yargılama yetkisi dahilinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş, dava dosyası, Beytüşşebap Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    BEYTÜŞŞEBAP ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 17.9.2003 gün ve E: 2003/18, K: 2003/51 sayıyla; asker kişi sanığın, asker kişiye karşı, askeri mahalde suç işlediği ileri sürüldüğüne göre, eylemin askeri suç olduğu, sanığın terhis edilmesinden önce askeri mahkemede kamu davası açıldığı, bu nedenle 353 sayılı Yasa'nın 9 ve 17. maddeleri uyarınca yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Beytüşşebap Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Yalçın ACARGÜN'ün Başkanlığında, Üyeler; Süleyman ÖZCAN, Hamdi Yaver AKTAN, Muvaffak TATAR, Recep SÖZEN, Hasan DENGİZ, Mehmet Sadık LİMAN'ın katılımlarıyla yapılan 29.12.2003 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Mustafa BOZKURT'un davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a ) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b ) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c ) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Aynı Yasa'nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4191 sayılı Yasa'yla değişik 17. maddesinde; "askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer" denilmektedir.

    Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E: 1996/74, K: 1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması..." sözcükleri iptal edilmiştir.

    Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. Artık, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

    Somut olayda, unsurları ve cezalarıyla Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenmiş bulunan "müessir fiil" suçu nedeniyle kamu davası açılmış olup, bu suçun "askeri suç" olmadığı açıktır. Asker kişi sanık hakkında, asker kişiye karşı, askeri mahalde işlendiği ileri sürülen, unsurları ve cezaları Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen suç nedeniyle askeri mahkemeye kamu davası açıldığı, yargılama sırasında sanığın terhis edildiği, dosya içindeki bilgilerden anlaşılmaktadır. Adli yargı yerinin görevsizlik kararı gerekçesinde, sanığın terhisinden önce, kamu davasının askeri mahkemeye açıldığından söz edilmekte ise de; yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve 353 sayılı Yasa'nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesinin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcüklerinin iptali karşısında, sanığın askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmiş olması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Beytüşşebap Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Beytüşşebap Asliye Ceza Mahkemesi'nin 17.9.2003 günlü ve E: 2003/18, K: 2003/51 sayılı görevsizlik KARARININ kaldırılmasına, 29.12.2003 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.