T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2023/623

KARAR NO  : 2023/723      

KARAR TR  : 18/12/2023

ÖZET:Trafik kazasından kaynaklanan veİcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesine göre açılan itirazın iptali davasının, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

Davacı  : ...Sig.A.Ş.

Vekili   : Av. E. Ş

Davalı  : Karayolları Genel Müdürlüğü

Vekili   : Av. F. Y.K

 

I. DAVA KONUSU OLAY  

 

1. Davacı vekili, müvekkili şirkete sigortalı ... HE ...plaka sayılıaracın 15/06/2012 tarihinde İstanbul E-80 TEM yolu Ispartakule Viyadüğündesürücüsünün kontrolünde seyir halinde iken, yolun orta bariyerinde bulunan ve yola düşen karayolları levhasının aracın sol ön ve arka lastik kısımlarına çarparak, trafik kazasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin gerçekleşen kaza sonucu 1.163 TL tutarındaki tazminatı 15/07/2012 tarihinde sigortalısına ödediğini, ödenen bu miktardan davalının sorumlu olduğunu, sigortalıya ödenen meblağın tahsili amacıyla Ankara 25. İcra Müdürlüğünün E.2012/15257 sayılı takip dosyası ile borçluya ödeme emri gönderildiğini, ancak davalının 20/11/2012 tarihinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu ileri sürerek, gerçekleşen maddi hasarlı trafik kazasından ötürü müvekkilinin sigortalısına ait ... HE ... plaka sayılı araçta meydana gelen hasar sonucu ödenen meblağdan davalının asli kusurlu ve sorumlu olması nedeniyle, takibe giren miktar yönünden haksız itirazlarının iptaline, bu miktar üzerinden %40'dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 02/04/2013 tarih ve E.2013/220 K.2013/146 sayı ile, somut olayda, davanın dayanağı davalı Karayolları Genel Müdürlüğünün Karayolları tabelasının düşerek hasar vermesi olarak gösterildiği, işin ticari bir iş olmadığı, haksız fiile dayalı olarak açıldığı, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan bahisle dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar vermiş, bu karara karşı temyiz isteminde bulunulmuş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 20/03/2014 tarih ve E.2014/4769, K.2014/3876 sayılı kararı ile, davalı idare aleyhinde hizmet kusuruna dayanılarak dava açıldığı, mahkemece yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu biçimde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, davalı idare vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

 

3. Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 19/11/2014 tarih ve E.2014/888, K.2014/459 sayılı kararı ile, yargı yolu nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...görevsizlik kararına karşı yapılan temyiz üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/4769-3876 sayılı kararında, davanın idari yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle verilen kararı bozduğu, Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği gibi, davacının istemi, davalı kurumun hizmet kusuruna dayandığından, İYUK'nın 2. maddesi gereğince davanın tam yargı davası olarak idari yargıda açılması gerektiği kanaatine varılmış olup, yargı yolu nedeniyle dava dilekçesinin reddine..."

 

4. Davacı vekili bu kez, trafik kazası sonucunda doğan zararın sigortalıya ödenmesi nedeniyle, alacağınfaizi ile birlikte davalı idareden rücuen tazmini istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

5. İstanbul 7. İdare Mahkemesi 19/02/2015 tarih ve E.2015/319, K.2015/250 sayılı kararı ile, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-a maddesi uyarınca görev yönünden reddine karar vermiş, bu karara karşı istinaf isteminde bulunulmuş, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü Kurulu 12/01/2016 tarih ve E.2016/141, K.2016/28 sayılı kararı ile, itirazın reddine ve kararın onanmasına karar vermiş, bu karara karşı karar düzeltme isteminde bulunulmuş, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü Kurulu 02/06/2016 tarih ve E.2016/2281, K.2016/2479sayılı kararı ile, karar düzeltme istemin reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Görevsizlik kararının ilgili kısmı şöyledir:

 

"... 2918 sayılı Kanunun Karayolu Trafik Güvenliği başlıklı 13. maddesinin 1. fıkrasında Karayolunun yapımı, bakımı, işletilmesi ile görevli ve sorumlu bütün kuruluşlar, karayolu yapısını, trafik güvenliğini sağlayacak durumda bulundurmakla yükümlüdür hükmü yer almaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden; bakılmakta olan davanın, İstanbul E-80 karayolu orta bariyerde bulunan Karayolları Genel Müdürlüğü'ne ait levhanın yola düşmesi sonucu 34 HE 2780 plakalı aracın seyrettiği yolun yol güvenliğine uygun olmamasına bağlı davalı idarenin hizmet kusuru nedeniyle oluşan zararın tazmini istemiyle açıldığı görülmekte olup, 2918 sayılı Kanun ile yolun işletilmesi ve yol güvenliğini sağlayacak durumda bulundurma hususunda sorumluluğu bulunan davalı idarenin, bu sorumluluğunu yerine getirilmediği iddiasından kaynaklanan davanın, yukarıda yer verilen mevzuat hükmü uyarınca adli yargı mercilerince çözümlenmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle; davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 15/1-a maddesi hükmü uyarınca görev yönünden reddine…"

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

6.       2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İlamsız takip” başlıklı Üçüncü Bap, 42-49. maddelerinde takip yöntemleri gösterilmiş; "Takip talebi ve muhtevası" başlıklı 58. maddesinde, takip talebinin icra dairesine yazı ile veya sözlü olarak veya elektronik ortamda yapılacağına işaret edilmiş,"Ödeme emri ve muhtevası" başlıklı 60. maddesine göre, takip talebi üzerine icra müdürünce ödeme emri düzenleneceği belirtilmiş,Kanun'un 62-65. maddelerinde itiraza ilişkin hükümlere yer verilmiş, 66. maddesinde, süresi içinde yapılan itirazın takibi durduracağı kurala bağlanmıştır.

 

7.       2004 sayılı Kanun'un "a) İtirazın iptali" başlıklı67. maddesi şöyledir:

 

"(Değişik: 18/2/1965-538/37 md.)

(Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/15 md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.

(Değişik: 9/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.

İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.

(Mülga dördüncü fıkra: 17/7/2003-4949/103 md.)

Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.

(Ek fıkra: 2/7/2012-6352/11 md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır."

 

8.       2004 sayılı Kanun'un "İcra daireleri" başlıklı 1. maddesinin birinci fıkrasında, “Her asliye mahkemesinin yargı çevresinde yeteri kadar icra dairesi bulunur” denilmektedir.

 

9. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

"1. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:

   a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21/9/1995 tarihli ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000-4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

   b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları

c) (Değişik: 18/12/1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler.

3. (Mülga: 2/7/2018 - KHK-703/185 md.)"

 

 

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

10. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN'ın katılımlarıyla yapılan 18/12/2023 tarihli toplantısında; dosya üzerinde 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesinin, anılan Kanun'un 14. maddesine göre olumsuz görev uyuşmazlığı bulunduğunun ileri sürülebilmesi için davanın “tarafları, konusu ve sebebinin aynı” olması koşulunun öngörüldüğü, buna göre; adli yargı yerinde aynı somut olay nedeniyle borçlunun itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemiyle; buna karşılık idari yargı yerinde rücuen tazminat davası açılmış ise de; ikinci davanın, ilk davada verilen karar doğrultusunda oluşturulduğu ve “itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi” istemi yönünden görev uyuşmazlığının doğduğu kanaatine varıldığından ve sonuçta Mahkemece idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

11. Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN'ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

12.     Dava, davalı idarenin sorumluluk sahasındaki yolda meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebiyle oluşan hasar bedelinin tahsili amacıyla yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.

 

13.     Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, itiraz nedeniyle takibin durması üzerine alacaklıya, itirazın iptali için 2004 sayılı Kanun'da iki yola başvurma olanağı tanınmış olup, bunlardan birincisi, 67. maddeye göre mahkemeye başvurmak, İkincisi ise 68, ek 68/a ve ek 68/b maddelerine göre tetkik merciinden itirazın kaldırılmasını istemektir. İncelenen uyuşmazlıkta alacaklı konumundaki davacı tarafından, 67. maddeye göre mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptali davası açılmıştır.

 

14.     Yukarıda hükmü yazılı 67. maddede sözü edilen mahkeme ile icra dairesinin bulunduğu yargı çevresi bakımından bağlı olduğu asliye mahkemesinin anlaşılması ve takip hukukuna özgü bulunan itirazın iptali davasının adli yargı yerinde görülmesi gerektiği açıktır.

 

15.     Bu duruma göre, İcra ve İflas Kanunu’nun değişik 67. maddesine göre açılan itirazın iptali davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır. Kaldı ki davanın idarenin hizmet kusuru sonucu oluşan trafik kazasından kaynaklanan rücuan tazminat davası olarak kabulü halinde de, Uyuşmazlık Mahkemesinin yerleşik içtihatları gereği 2918 sayılı Kanun uyarınca açılan her türlü sorumluluk davalarında adli yargı görevlidir.

 

 

16. Yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurularak, Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2014 tarih ve E.2014/888, K.2014/459 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2014 tarih ve E.2014/888, K.2014/459 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

18/12/2023 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                       Üye                                Üye                              Üye

          Muammer                   Nilgün                            Doğan                           Eyüp

          TOPAL                      TAŞ                            AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Ahmet                               Mahmut                          Bilal

                                          ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN