T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO       : 2015 / 760

            KARAR NO : 2015 / 777

            KARAR TR   : 30.11.2015

ÖZET: Oluştuğu ileri sürülen görev uyuşmazlığının, adli yargı düzeninde yer alan mahkemeler arasında doğması nedeniyle; başvurunun 2247 sayılı Yasa’nın 1., 14. ve 27. maddeleri uyarınca reddi  gerektiği hk.

 

 

           

K  A  R  A  R

 

 

Davacı            : T.Vakıflar Bankası T.A.O.

Vekili              : Av. M.B.Ö.

Davalı             : S.A.

 

O  L  A  Y      : Davacı vekili dava dilekçesinde;  davalının kullandığı kredi hesabından tahsil edilen masrafların iadesi için Tüketici Hakem Heyetine başvurusu üzerine hakem heyetinin salt tüketici talebinin kabulü ile masrafların iadesine karar verildiğini, masrafların iade edilen kadar olmadığını, kararda masraf alınmasına ilişkin sözleşme hükmünün haksız şart olarak değerlendirildiğini, kredi sözleşmesi ve sözleşme harici ödeme planının davalı tarafından imzalandığını, masrafların müzakere edildiği ile davalı kabulünde olduğunun anlaşıldığını, sözleşmeden doğan hak ve hükümlülüklerde dürüstlük kurallarına aykırı bir şekilde tüketici aleyhine dengesizliğe de neden olmadığından haksız şartın varlığından söz edilemeyeceğini, masrafların ihtirazi kayıt olmadan ödendiğini bildirerek Nevşehir Valiliği Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığının 9.9.2013 tarih, 2013/1479 sayılı kararının iptali istemiyle dava açmıştır.

BURSA 4. TÜKETİCİ MAHKEMESİ:  3.4.2014 gün ve E:2014/510, K:2014/196 sayı ile, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 22. maddesinde il ve ilçe merkezlerinde tüketici sorunları hakem heyetinin oluşturulacağı, bu heyetlerin verdiği kararlara karşı tüketici mahkemelerine başvurulabileceğinin düzenlendiği, Tüketici Sorunları Hakem Heyetleri Yönetmeliğinde ilçe hakem heyetlerinin ilçe sınırları içinde görevli ve yetkili olduğunun düzenlendiği TSHH kararına karşı itirazı inceleme görevi itiraz edilen kararı veren TSHH’nin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemelerine ait olup bu yetki kesin yetki niteliğinde olduğundan, Nevşehir Valiliği TSHH tarafından verilen karara karşı yapılan itirazı inceleme için mahkemelerinin yetkili olmadığı gerekçesiyle mahkemelerinin yetkisizliğine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Nevşehir Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

Davacı T.Vakıflar Bankası T.A.O. vekilinin 14.5.2014 tarihinde Bursa 4. Tüketici Mahkemesinde kayda giren dilekçesi ile, mahkemelerinde görülen davanın yetki yönünden Nevşehir Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatı ile) Mahkemesi’ne gönderilmesi talep edilmiştir.

NEVŞEHİR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA)  : 13.11.2014 gün ve E:2014/669, K:2014/548 sayı ile, Dava dilekçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalının ilk itiraz olarak yetki itirazında bulunmadığı halde Bursa 4. Tüketici Mahkemesinin kendiliğinden yetkisiz olduğunu bildirerek yetkisizlik kararı veremeyeceği, kamu düzenine ilişkin ve kesin yetki olmayan hallerde tarafların davalarını genel yetkili mahkemelerde açabilecekleri gibi, sözleşmede belirledikleri mahkemede de açabilecekleri, sözleşmede belirlenen mahkemede eğer dava açılmamışsa yetki itirazının ancak ilk itiraz olarak ileri sürüldüğünde mahkemenin yetkisizlik kararı verebileceği, dava konusu hakem heyeti kararına itiraz davasında yetkinin kamu düzenine ilişkin olmadığı ve kesin olmadığı, yetki itirazında da bulunulmadığı bu durumda iş bu dava da yetkili mahkemenin Bursa 4. Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşıldığından mahkemelerinin yetkisizliğine karar vermek gerektiği gerekçesiyle mahkemelerinin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin Bursa 4. Tüketici Mahkemesi olduğuna, mahkemeler arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı çıktığından yetkili mahkemenin belirlenmesi açısından dosyanın Yargıtay ilgili hukuk dairesine gönderilmesine karar vermiş, bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Bu karardan sonra Nevşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) dosyayı mahkememize göndermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 30.11.2015 günlü toplantısında: Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

            2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sının 158. maddesinin birinci fıkrasında “Uyuşmazlık Mahkemesi adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir”. denilmiş; 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde “ Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu Kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.

Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hallerde, eğer hakemlik görevi hakim tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıdaki fıkrada yazılı adli veya idari yargı mercilerinden sayılır.” hükümleri yer almıştır.

2247 sayılı Yasanın 14.maddesine göre; olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararın kesin veya kesinleşmiş olması gerekmekte; bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, hukuk uyuşmazlıklarında ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilmektedir.

Aynı Yasa’nın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

Anılan hükümlere göre, Uyuşmazlık Mahkemesi’nce bir görev ya da hüküm uyuşmazlığının incelenebilmesi için, uyuşmazlığa konu edilen karar veya kararların, adli, idari veya askeri yargı mercilerince ya da hakemliğin hakim tarafından yerine getirilmesinde olduğu gibi yargı merci sayılanlarca verilmesi ve 14.madde kapsamında olumsuz görev uyuşmazlığının varlığından söz edebilmek için de; adli, idari veya askeri yargı yerlerinden en az ikisi tarafından kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş görevsizlik kararlarının bulunması gerekmektedir.

Olayda, Bursa 4. Tüketici Mahkemesince; yine aynı yargı düzenindeki Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verilen görevsizlik kararı üzerine; dosyanın gönderildiği Nevşehir Asliye Hukuk Mahkemesince, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verilen yetkisizlik kararının görev uyuşmazlığına konu edildiği; dolayısıyla oluştuğu ileri sürülen görev uyuşmazlığının adli yargı düzeninde yer alan mahkemeler arasında doğduğu anlaşılmaktadır.

Bu tür uyuşmazlıkların çözümü 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 22. ve 23. maddeleri uyarınca Yargıtay’ın görevleri arasında bulunduğundan, başvurunun 2247 sayılı Yasa’nın 1.,14. ve 27. maddeleri uyarınca reddi  gerekmiştir.

 

S O N U Ç  : 2247 sayılı Yasa’nın 1., 14. ve 27. maddelerinde öngörülen koşulları taşımayan  BAŞVURUNUN REDDİNE, 30.11.2015 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

 

Üye

Süleyman Hilmi

AYDIN

Üye

Yusuf Ziyaattin

CENİK

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

 

 

 

 

 

Üye

Yüksel

DOĞAN