T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2024/99

KARAR NO  : 2024/107      

KARAR TR  : 01/04/2024

ÖZET: Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çeşitli Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerinde usta öğretici olarak çalışırken iş akdi feshedilen davacının, İş Kanunu’ndan kaynaklanan parasal haklarının ödenmesi istemiyle açtığı davanın ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

K A R A R

 

Davacı     : M. S. K. P.

Vekilleri   :Av. Ö. F. Ç., Av. O. A.

Davalı     : Milli Eğitim Bakanlığı

Vekili       : Av. İ. Ü. Ç.

 

I. DAVA KONUSU OLAY  

 

1. Davacı vekili, müvekkilinin 01/10/1992 - 19/06/2018 tarihleri arasında davalı kurum bünyesinde bulunan çeşitli Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerinde usta öğretici olarak görev yaptığını, 19/06/2018 tarihinde iş akdinin davalı tarafından çıkış kodu 22 olarak gösterilerek sona erdirildiğinden bahisle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve ileride arttırılmak üzere kısmi alacak olarak şimdilik, 10 TL kıdem tazminatı, 10 TL ihbar tazminatı olmak üzere toplam 20 TL alacağının fesih tarihinden itibaren itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte tahsili istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. İnegöl 1. İş Mahkemesi 28/09/2023 tarih ve E.2023/120, K.2023/281 sayılı kararı ile, davanın idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle 6100 sayılı Kanun'un 114/1-b ve 115/2. maddeleri uyarınca yargı yolunun caiz olmaması sebebiyle usulden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Dosya kapsamında davacının Milli Eğitim Bakanlığına bağlı çeşitli Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerinde "usta öğretici" olarak çalıştığını iddia ettiği, SGK işe giriş bildirgelerinde de davacının İnegöl Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu tarafından Usta Öğretici meslek kodu ile işe giriş bildirgelerinin düzenlendiği, davacı ile Bakanlığa bağlı Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü arasındaki ilişkinin İdarece yapılan görevlendirmeye dayalı olduğu, göreve alınma, çalışma koşulları ile ödenecek ücretin statü hukuku içinde düzenlendiğinin sabit olduğu, usta öğreticinin 4857 sayılı İş Kanunu (4857 sayılı Kanun) kapsamında işçi sayılmadığı Yargıtay içtihatları ile de açık olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;

1-Dava konusu uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek, 6100 sayılı Kanun'un 114/1-b ve 115/2 maddeleri gereğince davanın yargı yolu caiz olmaması sebebiyle USULDEN REDDİNE..."

 

3. Davacı vekili, bu kez 20/12/2022 tarihinde iş akdinin davalı tarafından çıkış kodu 5 olarak gösterilerek sona erdirildiğinden bahisle şimdilik 10 TL kıdem ve 10 TL ihbar tazminatının fesih tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikteödenmesi istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

4. Bursa 2. İdare Mahkemesi 02/02/2024 tarih ve E.2023/1882 sayılı kararı ile, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu gerekçesiyle, 2247 sayılıKanun'un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve dosya incelemesinin bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Dosyanın incelenmesinden; Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çeşitli Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerinde 01.10.1992 tarihinden itibaren işten çıkarıldığı 20.12.2022 tarihine kadar usta öğretici olarak çalıştığı, çıkış kodunun 5 olarak gösterildiği, belirli süreli iş sözleşmeleri imzalatılarak çalıştığı süre boyunca defalarca giriş çıkış yapılarak çalışma devamlılığının sağlandığı, 22.12.2022 tarihinde çıkış kodu 5 ile işten çıkışının yapıldığı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10,00 TL kıdem tazminatı ve 10,00 TL ihbar tazminatı olmak üzere toplam 20,00 TL'nin iş akdinin fesih tarihinden 20/12/2022 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açmış olduğu davada İnegöl 1. İş Mahkemesinin 28.09.2023 tarih ve E:2023/120 K:2023/281 sayılı ilamıyla; özetle; SGK işe giriş bildirgelerinde davacının İnegöl Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu tarafından usta öğretici meslek kodu ile işe giriş bildirgesi düzenlendiği, davacı ile Bakanlığa bağlı Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü arasındaki ilişkinin idarece yapılan görevlendirmeye dayalı olduğu, göreve alınma, çalışma koşulları ile ödenecek ücretin statü hukuku içinde düzenlendiğinin sabit olduğu, usta öğreticinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında işçi sayılmayacağının Yargıtay içtihatları ile de açık olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın çözüm yerinin idari yargı yeri olduğu ve yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, istinaf yoluna başvurulmaması üzerine anılan kararın 25/10/2023 tarihinde kesinleştiği ve 20/12/2023 tarihli mahkememiz kayıtlarına giren dilekçeyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlıkta yukarıda hükmüne yer verilen mevzuat hükümleri dikkate alındığında davacı ile davalı idare arasında bir hizmet ilişkisinin kurulduğu ve davacının talep etmekte olduğu tazminatın İş Kanunu'ndan kaynaklanan haklardan olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın adli yargı yerinde bakılacağı sonucuna varılmıştır.

Nitekim Uyuşmazlık Mahkemesinin 28/11/2022 tarih ve E:2022/576 K:2022/615 sayılı kararı da bu yöndedir.

Açıklanan nedenlerle; Mahkememizin görevsizliğine, 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca, adli yargı yerince verilen önceki görevsizlik kararma ilişkin dava dosyası da UYAP ortamında temin edilmek suretiyle görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine, Uyuşmazlık Mahkemesi kararı gelinceye kadar iş bu dava hakkında karar verilmesinin ertelenmesine…"

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

5. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun, 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılan2. maddesi şöyledir:

 

"Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu Kanun'a göre sigortalı sayılırlar…"

 

6. 506 sayılı Kanun'un "Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri" başlıklı mülga 134. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanun'un uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür."

 

7. 5510 sayılı Kanun'un "Tanımlar" başlıklı3. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

 

"Bu Kanunun uygulanmasında;

...

6) Sigortalı: Kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişiyi,

...

ifade eder.

..."

 

8. 5510 sayılı Kanun'un 79. madde ile başlayan 4. Kısmında, primlere ilişkin hükümlere yer verilmiştir.

 

9. 5510 sayılı Kanun'un "Uyuşmazlıkların çözüm yeri" başlıklı 101. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür."

 

10. 4857 sayılı İş Kanunu’nun "Amaç ve kapsam" başlıklı1. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.

Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

İşyerleri, işverenler, işveren vekilleri ve işçiler, 3 üncü maddedeki bildirim gününe bakılmaksızın bu Kanun hükümleri ile bağlı olurlar."

 

11. 4857 sayılı Kanun'un8. maddeyle başlayan "İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi" başlıklı İkinci Bölümünde kıdem tazminatı, ücretli izin, bildirim süresinden kaynaklanan yükümlülük ve haklara ilişkin hususlarayer verilmiştir.

 

12. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun "İş mahkemelerinin kuruluşu" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun hükümlerine göre belirlenir.

   (2) İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde iş mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. İhtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.

   (3) İş mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince, bu Kanundaki usul ve esaslara göre bakılır."

 

13. 7036 sayılı Kanun'un "Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 3. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

 

"(1)Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."

 

 

14. 7036 sayılı Kanun'un "Görev" başlıklı 5. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri;

a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,

b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,

c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar."

 

15. 7036 sayılı Kanun'un "Geçiş Hükümleri" başlıklı geçici 1. maddesi şöyledir:

 

"(1) Mülga 5521 sayılı Kanun gereğince kurulan iş mahkemeleri, bu Kanun uyarınca kurulmuş iş mahkemeleri olarak kabul edilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam olunur.

(2) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.

(3) Başka mahkemelerin görev alanına girerken bu Kanunla iş mahkemelerinin görev alanına dâhil edilen dava ve işler, iş mahkemelerine devredilmez; kesinleşinceye kadar ilgili mahkemeler tarafından görülmeye devam olunur.

(4) İlk derece mahkemeleri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararlar, karar tarihindeki kanun yoluna ilişkin hükümlere tabidir."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

16. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kenan YAŞAR'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 01/04/2024 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesince, anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

17. Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN'ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

18. Dava, davacının davalı idare bünyesindeki çeşitli Halk Eğitim Merkezi Müdürlüklerinde usta öğretici olarak çalıştığı döneme ilişkin, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacağının faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.

 

19. Davacının, idareyle arasında bir hizmet ilişkisi kurulduğu, talep edilen alacakların, İş Kanunu’ndan kaynaklanan haklardan olduğu dikkate alındığında, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

20. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak; Bursa 2. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile İnegöl 1. İş Mahkemesince verilen28/09/2023 tarih ve E.2023/120, K.2023/281 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Bursa 2. İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ileİnegöl 1. İş Mahkemesince verilen28/09/2023 tarih ve E.2023/120, K.2023/281 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

01/04/2024 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

        

          Başkan Vekili                  Üye                                Üye                             Üye

                Kenan                      Nilgün                            Doğan                           Eyüp

                YAŞAR                     TAŞ                          AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

 

                                                      Üye                                 Üye                               Üye

                                                    Ahmet                              Mahmut                           Bilal

                                                  ARSLAN                          BALLI                       ÇALIŞKAN